"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2673 E., 2024/1711 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 34. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/718 E., 2022/406 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Mekke/Arabistan'da bulunan şantiyesinde 03.06.2016 ile 25.02.2017 tarihleri arasında demir ustası olarak aylık net 3.000,00 USD ücret karşılığı çalıştığını, işyerinde çalışma saatlerinin haftanın altı günü 07.00 ila 19.00 saatleri arasında olduğunu ancak beton dökümü gece vakti yapıldığı için işin 23.00, 24.00 saatlerine kadar uzayabildiğini, günde iki kez yarımşar saat çay ve 1 saat yemek molası olduğunu, vize işlemleri sebebiyle 45 günde bir Türkiye'ye dönmek zorunda olan davacının burada 7-10 gün bekledikten sonra tekrardan Mekke'ye dönmek suretiyle çalıştığını, davacının çalışma dönemi boyunca hak kazandığı aylık ücretinin yalnızca 7.000,00 TL’sinin 2016 yılında ödendiğini, bakiye ücretinin dava tarihine kadar ödenmediğini ileri sürerek eksik ödenen ücret alacağı ile ödenmeyen fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Şirketin Mekke ve hatta Arabistan’da herhangi bir şantiyesi bulunmadığını, davacının 03.06.2016 tarihinde Türkiye’de bulunan merkez adresinde çalışması için işe alındığını ancak devamsızlık yapmaya başlaması nedeniyle çıkışının verilmesinin düşünülmesine karşın işten ayrılış bildirgesinin verilmesinin unutulduğunu, kimsenin 7 ay boyunca ücret almaksızın çalışmayacağını, bu iddianın hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları, yurda giriş-çıkış kayıtları ile tanık ifadeleri birlikte değerlendirildiğinde davacının 03.06.2016-15.12.2016 tarihleri arasında davalı Şirketin Suudi Arabistan'da bulunan şantiyesinde çalıştığı, 15.12.2016 tarihinde yurda giriş yaptığı ve davalı Şirkette çalışmaya devam ettiği ve son olarak 25.02.2017 tarihinde işten ayrıldığı, buna göre davacının 03.06.2016-15.12.2016 tarihlerinde davalı Şirketin yurt dışı şantiyesinde, 16.12.2016-25.02.2017 tarihleri arasında Türkiye'de bulunan işyerinde aylık 3.000,00 USD ücret karşılığı çalıştığı, haftanın 6 günü 07.00 ila 17.00 saatleri arasında çalışarak ara dinlenmeler düşüldüğünde haftalık 6 saat fazla çalışma yaptığı, aylık ücreti ile fazla çalışma ücretlerinin ödendiğinin davalı işveren Şirketçe ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davalı Şirketin Arabistan’da ya da başka herhangi bir ülkede işyeri veya şantiyesinin bulunmadığını, davacının bu iddiasını ispata ilişkin hiçbir delilin de sunulmadığını,dinlenen tanıklarca da bu durumun ifade edildiğini, davacıyı yurt dışına yetkilisi G.Y. olan dava dışı .... Proje Danışmanlık Mimarlık Ltd. Şti.nin götürdüğünün anlaşıldığını,
2. Davacı sendikalı işçi olmadığından, ücretin belirlenmesinde işçi sendikası tarafından bildirilen verilerin esas alınamayacağını,
3. Uyuşmazlıkta yabancılık unsuru nedeniyle Suudi Arabistan hukukunun uygulanmasının gerektiğini,
4. Tanık anlatımları dikkate alındığında fazla çalışma ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek ve resen dikkate alınacak hususlar da gözetilmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararın ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, iş sözleşmesine uygulanacak hukuk, husumet, hizmet süresi ve aylık ücret miktarının tespiti, davacının bakiye ücret ile fazla çalışma ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un 24/1 hükmüne göre hukuk seçimi, taraflarca açıkça yapılabileceği gibi zımni olarak da yapılabilir. Yabancılık unsuru taşıyan bir iş sözleşmesinin varlığı karşısında, Türk hukukuna göre açılmış bir davada davalı tarafça en geç cevap dilekçesi ile yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde itirazda bulunulmaması yahut en geç ön inceleme duruşmasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamış olmaları durumunda uyuşmazlığa uygulanacak olan hukukun Türk hukuku olarak zımnen seçilmiş olduğunun kabulü gerekir. Buna göre somut uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.