Logo

9. Hukuk Dairesi2024/13703 E. 2024/16131 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, işsizlik ödeneği talebi reddedilen davacı tarafından açılan tespit ve alacak davasında, faiz başlangıç tarihi ve vekâlet ücretine ilişkin hususlar.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı SGK Başkanlığı aleyhine olan vekâlet ücretine hükümde tespit edilen hata, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesinin 2. fıkrası uyarınca ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

KARAR : Davanın kısmen kabulü

TEMYİZ EDENLER : Davalı ... vekili ve davacı vekili

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tespit ve alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalı ... (...) Genel Müdürlüğü vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 341 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, ilk derece mahkemeleri tarafından verilen ve miktar veya değeri 28.250,00 Türk lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre bozma kararından sonra İlk Derece Mahkemesince, 6100 sayılı Kanun’un 373 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca verilen kararda, hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 27.033,00 TL olup belirtilen miktar, İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 28.250,00 TL’nin altında kalmaktadır. Belirtilen sebeple davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; işveren tarafından yapılan feshin haksız olduğunu, müvekkilinin haksız feshe bağlı işçilik hak ve alacaklarının işverenden tahsili için yasal süreç başlatıldığını, dava şartı arabuluculuk sürecinde işverence yapılan feshin haksız olduğu ve işçiye kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ücreti alacağı ödenmesi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin arabuluculuk son tutanağı ile birlikte davalı Kuruma başvurarak işsizlik ödeneği bağlanmasını talep ettiğini, ancak Kurumun müvekkilinin ilk çıkıştaki fesih kodunu gerekçe göstererek talebi reddettiğini, oysa müvekkilinin işsizlik ödeneğinden yararlanma koşullarının tümüne sahip olduğunu, kendi isteği olmadan ve kusuru dışında işsiz kaldığını, iş sözleşmesinin sona ermesinden önceki son 120 gün iş sözleşmesine tâbi olarak çalıştığını, son üç yıl içinde en az 600 gün süre ile işsizlik sigortası primi ödendiğini ve yasal süre içinde davalı Kuruma başvurduğunu, (46) olan fesih kodunun arabuluculuk tutanakları doğrultusunda (04) kodu olarak düzeltilmesine, müvekkilinin işsizlik ödeneği almaya hak kazandığının tespiti ile davalı ...'a yapılan başvuru tarihinden itibaren işlemiş işsizlik ödeneklerinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... (SGK) Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde; davacının talep ve tespitini istediği hususlarda talep edilen işlemi yerine getirmesi gereken kurumun ... Genel Müdürülüğü olduğunu, davanın ... Genel Müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiğini, müvekkili Kurumun ilgili olayda bir husumeti bulunmadığını, bu sebeple husumet itirazında bulunduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; her ne kadar arabuluculuk tutanağında ihbar ve kıdem tazminatı hususunda anlaşılmışsa da fesih nedeninin güncellenmesi gerektiğini gösterir bir ibare bulunmadığını, bu durumda işsizlik ödeneğinin hak etme koşulları yerine gelmediğinden davacının başvurusunun reddedildiğini, yapılan işlemlerde mevzuata aykırı bir hususun söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 18.10.2022 tarihli kararıyla; işsizlik ödeneği ve çıkış kodunun düzeltilmesine ilişkin davanın SGK Başkanlığına yöneltilemeyeceği, ... Genel Müdürlüğünün ise mezkur talebe ilişkin sınırlı bir inceleme yetkisinin bulunduğu, Kurumun yetkisinin sınırının arabuluculuk tutanağındaki anlaşma hususunun teyidi ve işverenin çıkış kodunun değiştirilmesine yönelik herhangi bir bildirimde bulunup bulunmayacağına ilişkin işverenden bilgi talebinden ibaret olduğu, işverenden gelecek olan cevaba göre işlem yapılacağı, verilen bilginin yerindeliği konusunda herhangi bir değerlendirme yapamayacağı, davacının kodun değiştirilmesi için işverene veya işveren ile birlikte SGK Başkanlığına başvuruda bulunmadığı, işverenin cevabi müzekkeresine göre iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin belirtildiği, arabuluculuk tutanağında ise kodun değiştirileceğine yönelik anlaşma sağlandığına yönelik herhangi bir ifade bulunmadığı gerekçeleriyle davanın SGK Başkanlığı yönünden husumet yokluğundan reddine, ... Genel Müdürlüğü yönünden ise esastan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 18.05.2023 tarihli kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararının usule, kanuna ve dosya içeriğine uygun olduğu, aksine itirazlarının hiçbirinin yerinde görülmediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 14.12.2023 tarihli ilâmıyla; işten ayrılış kodunun düzeltilmesine yönelik tespit davalarının yasal muhatabı işveren olduğundan Mahkemece işten çıkış kodunun düzeltilmesi talebi yönünden davalı ... Genel Müdürlüğü hakkında husumetten ret kararı verilmesi gerektiği, işsizlik ödeneği yönünden ise iş sözleşmesinin 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun (4447 sayılı Kanun) 51 inci maddesinin (c) bendinde belirtilen sebepler kapsamında sona erdiğinin kabulü ile işsizlik ödeneğine hak kazanmak için gerekli diğer şartların gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilâmı doğrultusunda davanın SGK Başkanlığı yönünden husumet yokluğundan reddine, işsizlik ödeneği talebinin ... Genel Müdürlüğü yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... genel Müdürlüğü vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; faiz başlangıç tarihinin ilk başvuru tarihi olması gerektiğini ve aleyhlerine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesi miktardan reddedildiğinden, temyiz sebeplerine yer verilmemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, faiz başlangıç tarihi ve vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 371 inci maddesi.

2. Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası ile 13 üncü maddesi hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta; dava, davalı SGK Başkanlığı yönünden bozmadan önce verilen kararda olduğu gibi husumet yokluğundan reddedilmiştir. Davacının, bozma sonrası aldırılan bilirkişi raporunda hesaplanan alacak miktarını yalnızca davalı ... Genel Müdürlüğü yönünden ıslah ettiği ve davalı SGK Başkanlığı yönünden ıslah talebinde bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalı SGK Başkanlığı lehine bozma öncesinde olduğu gibi 500,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebidir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B. Davacı Temyizi Yönünden

1. Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı tarafın İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (7) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine;

"7-Davanın davalı SGK Başkanlığı yönünden husumet yokluğundan reddi nedeni ile belirlenen 500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı SGK Başkanlığına ödenmesine," ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

12.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.