"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ..., Su ve Gaz İşçileri Sendikasının (... Sendikası) üyesi olduğunu, davalıya ait işyerinde alt işverenler nezdinde elektrik teknisyeni olarak çalıştığını, Yüksek Hakem Kurulunun 28.03.2016 tarihli ve 2016/89 Esas, 2016/289 Karar sayılı kararıyla işyerinde uygulanan 15.09.2015-28.02.2017 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin ve Yüksek Hakem Kurulunun 06.11.2018 tarihli ve 2018/1066 Esas, 2018/1825 Karar sayılı kararıyla işyerinde uygulanan 01.04.2018-31.03.2020 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin davacı hakkında uygulanmadığını ve bir kısım alacaklarının ödenmediğini, davalı işverenin ödenmeyen alacaklardan asıl işveren sıfatıyla sorumlu olduğunu ileri sürerek gece çalışması, ücret farkı, ikramiye, yakacak yardımı, bayram yardımı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacı ile davalı arasında herhangi bir iş sözleşmesi bulunmadığını, davacının yüklenici firmanın işçisi olduğunu, davalı ... AŞ'nin (...) ihale makamı konumunda olduğunu, davacının çalışmaları sebebiyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, alt işverene bırakılan hizmet alım işinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun (4734 sayılı Kanun) 62/1-(e) hükmüne göre değil aynı Kanun'un 3. maddesinin (g) bendi kapsamında ihale edildiğini, kendilerinin ihalede yer almadığını, bu nedenle bağlayıcı olmadığını, davalı Kurumun toplu iş sözleşmesinden sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının dava dışı yüklenici firma işçisi olarak davalıya ait işyerinde çalıştığı, davalı işverenin asıl işveren sıfatıyla davacının çalışmalarından doğan alacaklardan sorumlu olduğu, davacının sendika üyesi olduğu, toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı bulunduğu, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödenmediği, dosyada bulunan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu gerekçesiyle toplanan kanıtlara ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının kapsamında çalıştığı hizmet alım sözleşmeleri itibarıyla asıl işveren olduğu anlaşılan davalının, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2/7 hükmü uyarınca davacının taleplerinden sorumlu tutulmasının yerinde olduğu, dosyadaki yazılara, hükmün kanuni ve hukuki gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davacının talep ettiği alacakların ... Sendikası ile ihbar olunan Şirketler arasında Yüksek Hakem Kurulunun kararı ile imzalanan toplu iş sözleşmesinden kaynaklandığını, davalı ...'ın ihale makamı konumunda olduğunu, davalı Kuruma husumet yöneltilemeyeceğini, davacının çalışmaları sebebiyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını,
2. Alt işverene bırakılan hizmet alım işinin 4734 sayılı Kanun'un 62/1-(e) hükmüne göre değil aynı Kanun'un 3. maddesinin (g) bendi kapsamında ihale edildiğini,
3. Davalı Kuruma toplu iş sözleşmesinden kaynaklı müteselsil sorumluluk yüklenemeyeceğini,
4. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaların, dosya arasında bulunan puantaj kayıtlarına, özlük dosyasına ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı şekilde yüksek miktarda hesaplandığını,
5. Zamanaşımı def'inin dikkate alınmadığını ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacaklardan davalının sorumlu olup olmadığına ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.