Logo

9. Hukuk Dairesi2024/1425 E. 2024/7326 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı, davacının başından itibaren davalı şirketin işçisi sayılıp sayılamayacağı ve ilave tediyeye hak kazanıp kazanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının hizmet alım sözleşmelerine uygun şekilde çalıştığı, yaptığı işin yardımcı iş niteliğinde olduğu, davacı ile davalı arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu ve davacının asıl işlerde çalıştırıldığı iddia ve ispat edilmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verildiği ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir. Davalı taraf aleyhine hüküm altına alınan herhangi bir alacak miktarı olmaması karşısında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) bünyesinde bulunan Afşin-Elbistan Linyitleri İşletme Müdürlüğünün Elbistan bölümünde aşçı olarak alt işverenleri yıllara göre değişen firmalarda çalıştığını, müvekkilinin çalıştığı dönemde alacaklarının, asıl işveren işçilerine ödenen ücretten düşük ödendiğini ileri sürerek EÜAŞ ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun ve davacının baştan itibaren EÜAŞ'ın işçisi olduğunun tespiti ile ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; taleplerin zamanaşımına uğradığını, dava konusu işin müvekkili Kurumun asıl işi olmadığını, davacının müvekkili Şirket işçisi olmadığını, alt işverenler ile yapılan sözleşmelerin muvazaalı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının aşçı olarak çalıştığı, davacıya yaptırılan işlerin davalının esas faaliyeti olan enerji üretiminin içerisinde yer almadığı dolayısıyla söz konusu işin, yardımcı iş niteliğinde olduğu ve davalı ...'ın bu işi, hizmet alımı yoluyla üçüncü şahıslara yaptırabileceği, davacının bu nedenlerle baştan itibaren asıl işveren işçisi sayılması ve davalının ilave tediye alacağından sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; yardımcı iş kavramı ile muvazaa olgusunun birbirinden tamamen bağımsız olup ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, yapılan keşif, bilirkişi incelemesi, dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında davalı kurumda muvazaalı olarak çalıştığının aşikâr olduğunu, işyerinde davacı ile aynı işi yapan kadrolu işçilerin bulunduğunu, aralarında ücret ve sosyal haklar dışında farkların olmadığını, işverenin hizmet alım sözleşmesi yoluyla işçi temini yaptığını, İdarenin amacının davacı işçiyi kadrolu işçilerin sahip olduğu haklardan yoksun bırakmak olduğunu, EÜAŞ ile alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun açık olduğunu, Yeniköy ve Kemerköy Termik Santrallerinde çalışan işçiler için Milas İş Mahkemesinde açılan davalarda muvazaanın tespitine karar verildiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; seri dava şartı sağlanamadığından tam vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının hizmet alım sözleşmelerine uygun bir şekilde aşçı olarak çalıştığı, hizmet alım sözleşmelerinin konusu olan hizmetlerin tamamının yardımcı işlerden olduğu, davacının asli işlerde çalıştırıldığının iddia ve ispat edilmediği, davacı ve davalı arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu, davalı vekili lehine hükmedilen vekâlet ücretinde hata bulunmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı vekilinin temyiz dilekçesi miktar itibariyle reddedildiğinden temyiz nedenlerine yer verilmemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı ile dava dışı alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olup olmadığına, buna göre davacının başından itibaren davalı ... işçisi sayılıp sayılamacağına ve bu doğrultuda ilave tediyeye hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2 nci maddesinin yedi ve sekizinci fıkraları, Alt İşverenlik Yönetmeliği.

3. 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanun'un 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

B. Davacı Temyizi Yönünden

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.