"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Şanlıurfa 15. Bölge Müdürlüğü işyerinde hizmet sözleşmesine tâbi olarak çalıştığını, ... Sendikası üyesi olduğunu, müvekkilinin işe başladıktan sonra bir süre geçici/mevsimlik işçi olarak çalıştığını, daha sonra daimi işçi statüsünde çalışmaya devam ettiğini, davalı işverenin müvekkilinin daimi kadroya geçişi sırasında müvekkilinin geçici/mevsimlik işçi statüsünde geçen sürelerini dikkate almaksızın işe yeni başlamış gibi kabul ederek düşük kademe ve derece üzerinden intibakının yapıldığını, toplu iş sözleşmesinde yer alan intibak cetvellerinin yanlış uygulandığını, bu nedenle de hak ettiği ücret ve diğer alacaklarının eksik hesaplanarak ödendiğini ileri sürerek, ücret farkı, ilave tediye farkı, akdi ikramiye farkı ve iş güçlüğü tazminatı farkı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının geçici işçi ve daimi işçi statüsünde geçen yıllarda hiçbir hak kaybının olmadığını, her yıl toplu iş sözleşmesi kapsamında belirlenen zammın ve enflasyondan doğan farkın düzenli olarak ödendiğini, daimi işçi statüsüne geçirildikten sonraki yıl olan 1999 yılında da yasal zamların uygulandığını, davacının kendisiyle aynı statüde olan tüm işçilerle zamlı olarak ücret aldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıya ait sigortalı hizmet cetveli, yevmiye intibakları, ücret skalaları, bordrolar, banka hesap hareketleri ile toplu iş sözleşmesinin incelenmesi neticesinde, davacının olması gereken (gerçek) yevmiyeleri ile davacıya fiilen ödenmiş olan yevmiyeler karşılaştırıldığı, davacıya ücret ödemelerinin eksik yapıldığı, zamanaşımı def'inin dikkate alındığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 19.01.1987 tarihinde ... Sendikasına üye olduğu ve dava tarihi itibarıyla üyeliğinin devam ettiği; davacının, davalı kurum ile ... Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden, sendika üyeliği süresi boyunca yararlanabileceği davacının dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere ilgili toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret farkı, ilave tediye farkı, akdi ikramiye farkı, iş güçlüğü tazminat farkı alacağının bulunduğu, hüküm altına alınan alacaklarda zamanaşımının gözetildiği, başkaca zamanaşımına uğrayan alacak bulunmadığı gerekçeleriyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde:
1. Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını,
2. Davacıya dava konusu hak ve alacaklarının eksiksiz ödendiğini beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, davacının geçici işçi statüsündeki çalışmalarının dikkate alınıp alınmadığı, buna bağlı olarak dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26. maddesine uygun karar verilip verilmediği noktalarındadır.
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 6100 sayılı Kanun'un 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmünü içermektedir. Bu hüküm uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırı olup bu husus resen gözetilmelidir.
Somut olayda, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde faiz başlangıç tarihi belirtilmediği ıslah dilekçesinde ise dava tarihinden faiz talep edildiği hâlde Mahkemece fark ücret, fark ikramiye ve iş güçlüğü tazminatı alacakları yönünden toplu iş sözleşmesi gereği en geç çalışılan ayı takip eden 5. günden itibaren en yüksek mevduat faizini aşmamak üzere en yüksek işletme kredisi faizi, fark ilave tediye alacağı yönünden ise muaccel olan dönemden itibaren en yüksek mevduat faizini aşmamak üzere yasal faiz üzerinden hüküm kurulması hatalıdır.
Ayrıca davacının fark ücret alacağı yönünden talebi 11.710,00 TL olmasına rağmen 12.586,26 TL, ikramiye alacağı yönünden talebi 2.020,00 TL olmasına rağmen 2.176,80 TL, işgüçlüğü tazminatı yönünden talebi 1.750,00 TL olmasına rağmen 1.889,97 TL üzerinden karar verilmiştir. Mahkemece 6100 sayılı Kanun'un 26. maddesi göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.