"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un (6360 sayılı Kanun) yürürlüğe girmesi ile birlikte kapatılarak tüzel kişiliği sonra eren ve işçileri çalıştıkları branşa göre başka kurumlara nakledilen ... Belediyesinde çalışan davacının, 01.04.2014 tarihinde ... Belediye Başkanlığında çalışmaya başladığını ve hâlen çalıştığını, davacının ... Belediyesinde çalışırken yevmiyesinin 75,50 TL olduğunu, ... Belediyesine geçtikten sonra yevmiyesinin 61,59 TL'ye düşürüldüğünü, davalı ... tarafından davacının yevmiyesinin Eylül ayında ise 59,00 TL'ye düşürüldüğünü, bu nedenle davacının ücret alacaklarında hak kayıpları olduğunu ve ilave tediye alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek eksik ödenen ücret alacağı ile ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından dava açmadan önce arabuluculuğa başvurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin başvurudan itibaren 10 ay sonra 28.12.2020 tarihinde sonuçlandığını, arabulucuya başvuru ile duran zamanaşımı süresinin arabuluculuk sürecinin kanunda yer alan azami süre içerisinde sonuçlandırılmaması sebebiyle yeniden işlemeye devam edeceğini, alacakların zamanaşımına uğradığını, mevcut davada davalı Belediyenin taraf sıfatı bulunmadığını, husumet itirazları bulunduğunu, nakil tarihinden önce doğup nakil tarihinde ödenmesi gereken borçlardan nakledilen Kurumun sorumlu tutulamayacağını, davacının davalı ... nezdinde doğmuş bir alacağı bulunmadığını, davalı Belediyenin 6360 sayılı Kanun'dan doğan sorumluluğunun oluşabilmesi için nakilden sonra bir borcun bulunması gerektiğini, nakilden önceki borçlardan sorumluluğu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamından davacının 25.05.2005-30.03.2014 tarihleri arasında ... Belediye Başkanlığında, 31.03.2014 tarihinden itibaren davalı ... nezdinde çalıştığı, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1. maddesi gereğince davacının ödenmeyen ilave tediye alacağının bulunduğu, 20.01.2016 tarihinden önceki taleplerin zamanaşımına uğradığı, 27.08.2022 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaların denetime elverişli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut uyuşmazlıkta davalının davacıya ait hizmet döküm cetvelinde görünen prime esas kazancının ayrıştırılmasına yönelik delil sunmadığı, İlk Derece Mahkemesinin vâkıâ ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davacının 26.02.2019 tarihinde arabuluculuğa başvurduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin başvurudan itibaren 10 ay sonra sonuçlandığını, arabuluculuk süreci kanunda yer alan azami sürede sonuçlandırılmadığından arabulucuya başvuru ile duran zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye devam edeceğini, alacakların zamanaşımına uğradığını,
2. Davacının nakil tarihinden önce doğmuş ilave tediye ücretini talep hakkı bulunmadığını, nakil tarihinden önce doğup nakil tarihinde ödenmesi gereken borçlardan nakledilen Kurumun sorumlu tutulamayacağını, ... Belediyesince nakledilen personellere ait olan borçların müvekkili Belediyeye yasal süresinde bildirilmediğini, davalının ilave tediye alacağından sorumlu olmadığını,
3. Davacının ... Belediyesi ile sendika arasında yapılan toplu iş sözleşmesinden yararlanmadığını, ... Belediyesinde çalışırken hak kazandığı tüm alacakların ödendiğini, davacının davalı ... nezdinde ödenmesi gereken ilave tediye alacağı bulunmadığını,
4. Fark ücret alacağında bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu, yasal faize hükmedilmesi gerektiğini,
5. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının brüt ücreti SGK hizmet cetvelindeki bildirimler esas alınarak tespit edilmiş ise de hizmet cetvelinde yer alan brüt ücretin içerisinde sadece aylık ücretin olmadığını, başka kalemlerin de olduğunu ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, zamanaşımı, husumet, dava konusu alacakların ispatı, ücretin miktarı ve faiz hususlarına ilişkindir.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.