Logo

9. Hukuk Dairesi2024/14896 E. 2025/402 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş sonrasında ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve gece çalışması ücretlerinin ödenip ödenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, fazla çalışma ücretinin hesaplanmasında puantaj kayıtları yerine ihtimale dayalı olarak ve bordro kayıtlarına göre hesaplama yapılmasının hatalı olduğu, tüm çalışma sürelerinin puantaj kayıtları esas alınarak ve fiili çalışma üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/886 E., 2024/1203 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 57. İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/554 E., 2024/42 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... Hizmetler Bakanlığı ile dava dışı alt işverenler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacının alt işveren işçisi olarak davalı Bakanlığa ait işyerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretinin düşürüldüğünü, bundan dolayı ücret farkı, ikramiye farkı, ilave tediye farkı alacaklarının bulunduğunu, ayrıca davacının pandemi döneminde davalı Bakanlık tarafından yayımlanan Genelge çerçevesinde 7, 10 ve 15'er günlük nöbetler ile gece gündüz yirmi dört saat kapalı sistem çalıştığını, bu çalışma şeklinde fazla çalışma yaptığını, ulusal bayram ve genel tatil günleri ile hafta tatili günlerinde çalıştığını, gece çalışması da yaptığını; ancak bu çalışmalara ilişkin zamlı ücretlerin ödenmediğini ileri sürerek fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacakları ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; ücret politikasının hukuka uygun olduğunu ve davacının ödenmeyen alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının sürekli işçi kadrosuna geçiş sürecinde imzalanan bireysel iş sözleşmesinde asgari ücretin belirli oran fazlasına yönelik bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle ücret farkı talebinin yerinde olmadığı, ücret bordroları, puantaj kayıtları, işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümleri ve mevzuat dikkate alınarak Bölge Adliye Mahkemesininin kaldırma kararı doğrultusunda hazırlanan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının sürekli işçi kadrosuna geçiş sürecinde imzalanan sözleşmede asgari ücretin belirli bir oranda fazlasına yönelik bir düzenleme bulunmadığı, davacının hüküm altına alınan alacaklarının işyeri kayıtları dikkate alınarak tespit edildiği gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde;

1.Davalı Bakanlık tarafından belgelerin eksik gönderildiğini,

2. Davacının çalıştığı Kurumun bakıma muhtaç kişilerden oluştuğunu, bu kişilerin 7/24 bakım ihtiyaçlarının devam ettiğini, davacının günde 11, gece çalışmasında 7,5 ve yılda 270 saati aşan çalışmalarının ödenmediğini, pandemi döneminde 7, 10 ve 14’er günlük çalışmalarla aralıksız çalışmalarının devam ettiğini ancak hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini,

3. Haftanın 7 günü çalışması nedeniyle 2 yevmiye tutarında hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatillerde çalışan davacıya 3 yevmiye ödenmesi gerektiğinin toplu iş sözleşmesi hükmü olduğunu,

4. Hesaplamalarda ilgili aylara ilişkin fazla ödeme var ise bu ödemelerin sadece ilgili aydan mahsup edilmesi gerektiğini,

5. Sadece pandemi dönemine ilişkin özellikli vardiya usulüne göre değil, bunun yanında ayrıca davacının kadroya geçtiği Nisan 2018 tarihinden arabuluculuk son tutanak tarihine kadar hesaplama yapılmasının talep edildiğini,

6. Davacının ücretinin tek taraflı olarak davalı Kurumca düşürüldüğünü, fark ücret, ikramiye ve ilave tediye taleplerinin de reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı ücreti alacaklarının ispatı ile hesaplanması hususlarındadır.

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla, bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça imzalı bordroda görünen söz konusu alacakların ödendiği varsayılır.

Fazla çalışmasının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş ve işyerinden çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışması olup olmadığı araştırılmalıdır. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.

Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 2018 ve 2019 yıllarına ait puantaj kayıtlarının altında çok farklı seçenekte vardiya saatleri yazıldığı, davacının 2018-2020 Mart ayı sonuna kadar genelde 08.00-17.00 vardiyasında çalıştığı ihtimaline binaen haftada 6 gün çalışma ve 1 saat ara dinlenmesi ile 3 saat fazla çalışma yaptığı, 2020 Nisan ayından itibaren ise fazla çalışma saatlerinin bordrolara yansıtıldığı gerekçesiyle bordrolara yansıtılan fazla çalışma saati üzerinden fazla çalışma ücreti hesaplanmış, ödenen miktarlar da hesaplamadan mahsup edilmiştir. Yine gece zammı alacağı da puantaj kayıtları yerine bordrolarda tahakkuk eden saatler üzerinden hesaplanmıştır.

Dosya içeriğinde yer alan puantaj kayıtları incelendiğinde; çalışılan günlerdeki vardiyaların hangi saatler arasında olduğu, hangi günlerde hafta tatili veya idari izin kullanıldığının tek tek belirli harflerle gösterildiği (C, D1, E, H, J, N, T1, U1, Ü, W gibi) ve puantaj kayıtlarının açık bir şekilde okunabildiği ve anlaşılır olduğu görülmektedir. Bu durumda; davacının talebine konu kadroya geçiş sonrası dönem yönünden puantaj kayıtları değerlendirilerek, fazla çalışma ücreti tespit edilip varsa bordrolarda tahakkuk ettirilen miktarların da mahsubu sureti ile sonuca gidilmesi gerekirken hükme esas alınan bilirkişi raporunda ihtimale dayalı bir şekilde pandemi dönemi öncesinde davacının haftanın 6 günü 08.00-17.00 vardiyasında çalıştığının kabulü ile hesaplama yapılması hatalı olmuştur.

Yine 2020 Nisan döneminden itibaren de puantaj kayıtları esas alınarak hesaplama yapılması gerekirken bordrolardaki tahakkuk eden çalışma saatleri üzerinden hesaplama yapılması da hatalı olmuştur. Örneğin; davacının 2020 Eylül, Ekim ve Kasım aylarında puantaj kayıtlarına göre kapalı sistemde (T1) kodu ile gösterilen 08.30-08.30 saatleri arasındaki 24 saatlik vardiyada çalıştığı görülmektedir. Çalışma süresinin 24 saat olması durumunda işçinin fiilen en fazla 14 saat çalışabileceği Dairemizin yerleşik uygulaması gereği kabul edilmektedir. Bu durumda işçinin çalıştığı günlerde günlük 11 saati aşan 3 saatlik çalışması fazla çalışma sayılarak sonuca gidilmelidir. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bu aylara ait bordrolarda fazla çalışma tahakkuku yer almadığından herhangi bir hesaplama yapılmadığı anlaşılmaktadır.

Mahkemece, davacının 02.04.2018 tarihinden itibaren fiilî çalışmasının bulunduğu tüm kayıtlar üzerinde tek tek detaylı inceleme yaptırılmak suretiyle fazla çalışma ve gece zammı ücreti alacağı talepleri denetime elverişli olacak şekilde hesaplanmalı, varsa bordrolarda tahakkuk ettirilen miktarlar mahsup edilmelidir. Sonucuna göre ve miktar itibarıyla davacı lehine oluşan usuli kazanılmış hak da gözetilerek hüküm kurulmalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 14.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.