"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi
EK KARAR TARİHİ : 03.12.2023
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. İş Mahkemesi
SAYISI : 2016/797 E., 2019/580 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince 03.12.2023 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin kesinlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Ek karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Bölge Adliye Mahkemesince, kararın kesin nitelikte olması nedeniyle temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de, Mahkemece reddine karar verilen ve temyiz konusu yapılan tutar 244.009,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırının üstündedir. Bu durumda temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 03.12.2023 tarihli ek kararın bozularak ortadan kaldırılması gerekir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverene ait yurt dışında bulunan şantiyelerde 2010-2016 yılları arasında güvenlik görevlisi olarak net 1.050,00 USD ücret ile çalıştığını, davalı işyerinde 15 günde bir gece ve gündüz vardiyasında çalışma yapıldığını, hafta tatili kullandırılmadığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmaya devam edildiğini, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı Şirkette 19.11.2012 tarihinde başlayan çalışmasının 23.12.2012 tarihinde tasfiye edildiğini, 21.05.2014 tarihinde başlayan ve 19.01.2016 tarihinde sona eren çalışmasının da tasfiye edilerek sona erdiğini, davacının müvekkili Şirketi ibra ettiğini, davacının aylık ücretinin 670,00 USD olduğunu, davacının varsa tüm fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ücret bordrolarından görüleceği üzere ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalıya ait işyerinde güvenlik görevlisi olarak 19.09.2011-23.12.2012 ve 21.05.2014-19.01.2016 tarihleri arasında çalıştığı, davacının temel ücretinin 1.050,00 USD olduğu, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı nedenle sona erdirildiğinin ispat edilemediği, davacı vekilinin dava dilekçesindeki çalışma saatlerine yönelik beyanları ile tanık beyanlarının çelişkili olduğu, bu nedenle davacı tanığının fazla çalışma ücretlerinin yatırıldığında yönelik beyanına itibar edilerek fazla çalışma alacağına yönelik talebin reddine karar verilmesi gerektiği, davacı tanığının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde normal şartlarda çalışmadıklarını beyan ettiği ve diğer davacı tanığının da çalıştıkları takdirde ücretlerinin ödendiğine yönelik beyanı dikkate alındığında, davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağına yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; dava dilekçesindeki beyanlarla tanık beyanları örtüşmediğinden fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, dava dilekçesinde açıkça vurgulandığı üzere davacının davalı işyerinde güvenlik görevlisi olarak 15 gün gece 15 gün gündüz vardiyasında çalıştığını, davacı tanık beyanlarına göre en azından gündüz vardiyasında çalışılan dönem yönünden hesaplama yapılması gerektiğini, talimat mahkemelerince tanıkların yeterli soru sorulmadan üstünkörü dinlendiklerini, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiğinin davalı tarafından yazılı delil ile ispatlanması gerektiğini, davalı tarafından düzenlenen bordroların hileli olduğunu, temel ücret 1.050,00 USD olmasına rağmen davalı tarafından düzenlenen bordrolarda her ay 65 saat fazla çalışma yapıldığının belirtildiği, ancak bu ödemelerin fazla çalışma ücretine ilişkin olmadığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; cevap dilekçesinde savunduğu hususlarla birlikte davacı tanıklarının menfaat birliği içinde olduklarını, vekâlet ücretinin hatalı belirlendiğini, giydirilmiş brüt ücrete 200,00 USD eklenmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ücretinin 1.050,00 USD olarak kabulünde isabetsizlik bulunmadığı, kıdem ve ihbar tazminatlarının hüküm altına alınmasında hata bulunmadığı, tanıkların menfaat birliği içinde olmalarının gerçek dışı beyanda bulunduklarına yönelik ciddi ve inandırıcı deliller bulunmadığı sürece başlı başına tanıklıklarını geçersiz kılmayacağı, tanık beyanları göz önüne alındığında davacının fazla çalışma yaptığına yönelik iddiasını ispatlayamadığı, davalı lehine hüküm altına alınan vekâlet ücretinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplere benzer hususları belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasında, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti hususları uyuşmazlık konusudur.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41 ve 44 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Somut uyuşmazlıkta davacının davalıya ait yurt dışında bulunan şantiyelerde 19.09.2011-23.12.2012 ve 21.05.2014-19.01.2016 tarihleri arasında iki dönem çalışmasının bulunduğu görülmüştür. Davacı tanıklarının davacının ilk dönem çalışması yönünden beyanda bulundukları anlaşılmaktadır. Yurt dışı hizmet sözleşmesine göre davacı ilk dönem marangoz, ikinci dönem ise güvenlik görevlisi olarak çalışmıştır. Davacı tanıkları da davacının güvenlik görevlisi olarak çalıştığına yönelik beyanda bulunmamışlardır. Davacı vekilince dava, istinaf ve temyiz dilekçelerinde davacının güvenlik görevlisi olarak çalıştığı ve iki vardiya hâlinde çalışmasının bulunduğu belirtmiştir. Dava dilekçesinde davacının ilk dönem çalışma düzenine, güvenlik görevlisi olarak çalışmadığı döneme, yönelik beyan bulunmamaktadır. Diğer yandan davacı vekilinin 15.05.2018 tarihli dilekçesinde, davacının ilk dönem çalışmasına ilişkin olarak temel ücretinin 697,50 USD olduğunu beyan ettiği ve hileli olduğunu ileri sürdüğü bordroların ise ikinci dönem çalışmasına ilişkin olduğu görülmüştür. İlk dönem çalışması yönünden davalı tarafça sunulan bordroların imzalı olduğu ve değişen tutarlarda fazla çalışma ücreti tahakkukunun bulunduğu görülmektedir. Bu açıklamalar ışığında, davacı vekilinin dava dilekçesinde ve yargılamanın devamında davacının ilk dönem çalışmasına yönelik herhangi bir açıklamada bulunmadığı da göz önüne alındığında, Mahkemece fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine karar verilmesi sonucu itibarı ile doğru olmuştur.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle ilâmın Değerlendirme bölümünün (2) numaralı paragrafında yapılan ilave gerekçeye göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 03.12.2023 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Ek karar yönünden yatırılan temyiz karar harcının istek halinde ek kararı temyiz edene iadesine, asıl karar yönünden aşağıda yazılı temyiz giderinin asıl kararı temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.