Logo

9. Hukuk Dairesi2024/3678 E. 2024/8071 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin işverenden talep ettiği aylık ücret, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve kıdem tazminatı alacaklarının varlığı ve miktarı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tanık beyanları ile dosyadaki mutabakatname belgesine dayanılarak davacının ücret, fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının bulunduğu, iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle feshedilmesi nedeniyle kıdem tazminatına da hak kazandığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1529 E., 2023/3058 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 51. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/121 E., 2021/208 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait Hastanede anestesiyoloji ve reanimasyon uzmanı doktor olarak çalıştığını, davacının ücretlerinin eksik ve düzensiz ödenmesi ayrıca bir kısmının hiç ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini, fazla çalışma yapmasına rağmen karşılığı ücretin ödenmediğini, yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma, yıllık ücretli izin ve ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ücretinin bordrolarda gösterilen kadar olduğunu, ödenmeyen ücret alacağının bulunmadığını, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, davacının fazla çalışma yapmadığını, yıllık ücretli izinlerini kullandığını, ayrıca alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bilirkişi raporunda davacı işçinin iddiasını doğrular nitelikte bir kısım ödenmeyen alacakların tespit edildiği, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazandığı, diğer taraftan davalı tarafça dosyaya yıllık izin kullandırıldığına ilişkin belge ibraz edilmediği, davacının hak ettiği ancak kullanmadığı 28 günlük yıllık ücretli izin süresi bulunduğu, yine dava dosyasında davacıya fazla çalışma ücreti ödendiğini gösterir imzalı ücret bordrosu, banka ya da puantaj kaydı veya başka yazılı bir belge bulunmadığı, davacı ile menfaat birliği içine bulunmayan tanık beyanlarına ağırlık verilerek hazırlanan 24.08.2020 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu, davacının fazla çalışma alacağının bulunduğu, ödemeye ilişkin hiç bir belge sunulamadığı, davacının ücret alacağının da bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının ücretinin bordroda gösterildiği kadar olduğunu, davacının tek ortağı ve yetkilisi olduğu Cansu Duru Sağlık Hiz. San. ve Ltd. Şti.nin (Cansu Duru Sağlık Şirketi) davalı müvekkiline vermiş olduğu hizmetlerin karşılığı kesilen fatura bedellerini de ekleyerek ücretinin 14.876,47 TL olduğunu iddia ettiğini, davacının dosyaya sunduğu mutabakatnamede ortağı olduğu Şirketin fatura karşılılığı alacaklarına yer verildiğini, davacının istifa ile iş sözleşmesini sonlandırdığını, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, kaldı ki davacının yalnızca ameliyat yapılacağı zaman kendisine ihtiyaç duyulması hâlinde çağrıldığını, işyerinde iki anestezi uzmanı olduğunu, olağan çalışma saatinin dahi çok daha altında çalıştığını, fazla çalışma yapmış ise karşılığının ödendiğini, davacı tanıklarının işverene karşı davası bulunduğundan tanıklıklarına itibar edilemeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; birbirini doğrulayan, çelişki barındırmayan ve dosya kapsamına uygun tanık beyanları uyarınca, davacının fazla çalışma ve ücret alacağının bulunduğu, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamaların dosya kapsamına uygun olduğu, dosya arasında yer alan 15.07.2019 tarihli "Mutabakatname" başlıklı belgede davacının hak ettiği ücret alacağının ayrıntılı olarak belirtildiği, davalı taraf her ne kadar davacının Cansu Duru Sağlık Şirketinin ortağı olduğunu iddia etmiş ise de bu iddiasını ispata yarar herhangi bir delil sunmadığı, davalı tarafça sözü edilen mutabakat metninde belirtilen ücretlerin ödendiğine dair herhangi bir ödeme belgesi de dosyaya ibraz edilemediği, bu hâliyle davacının ücret alacağının bulunduğu, iş sözleşmesinin ödenmemiş işçilik alacakları nedeniyle davacı tarafça haklı nedenle feshedildiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf başvurusunda ileri sürdüğü sebeplerle benzer sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, aylık ücret miktarı, fazla çalışma ve yıllık ücretli izin alacaklarının ispat ve hesaplanması ile davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususlarına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24, 32, 41, 53, 59 ve 63 üncü maddeleri ile aynı Kanun'un 120 nci maddesindeki atıf uyarınca hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.