"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
KARAR : Davanın kısmen kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirkette elektrik ustabaşı olarak olarak çalışmakta iken iş sözleşmesinin haksız ve ihbarsız olarak işverence feshedildiğini, davacının aylık ortalama net ücretinin 10.000,00 TL olduğunu, çalıştığı sürece davacıya yıllık izin kullanması için izin verilmediğini, haftalık en az 10 saat fazla çalışma yaptırıldığını, ulusal bayram ve genel tatillerde, hafta tatilinde çalışmaya zorlandığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatları, aylık ücret, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, müvekkili Şirketin iş yoğunluğunun arttığı bazı dönemlerde, iş yükünü hafifletmek adına davacı ile alt işveren olarak anlaştığını ancak iş sahibi ile yapılan sözleşmeler gereği alt işveren sözleşmesi imzalanmadığından davacı ve çalıştırdığı diğer işçilerini kendi sigortalısı olarak göstermek zorunda kaldığını, taraflar arasında bir işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, emsal ücret verileri araştırıldığında davacının aslında kendi nam ve hesabına çalıştığının anlaşılacağını, müvekkili Şirketin çalışanı olduğunu kabul etmemekle birlikte, işyerinde kanunda belirlenen saatlere uygun biçimde çalışma yapıldığını, ücretlerin tam ve eksiksiz ödendiğini, yıllık izin ... bulunmadığını, davacının iş sözleşmesine dayalı olarak bağımlı şekilde çalışmadığını belirterek davanın reddini istemiştir
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.12.2021 tarihli ve 2020/23 Esas, 2021/468 Karar sayılı kararı ile; davacının davalı işyerinde ekip lideri olarak çalıştığı, diğer işçilerin üstü lideri pozisyonunda olduğu, Şirket tarafından davacının ücret hesabına asgari ücret üzerinden ödemeler yapılmakla birlikte aynı zamanda şirket müdürü tarafından davacıya "diğer" açıklamalarıyla çeşitli paralar gönderilmiş olduğu, banka hesap hareketlerinn nazara alındığı ve emsal ücret araştırmalarında davacı işçinin ücretinin aylık 10.000,00 TL olduğunun kabul edildiği, iş sözleşmesinin ihbar ve kıdem tazminatlarını gerektirmeyecek şekilde sonlandığının ispat yükü işverene ait olup ispatlanamadığından işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı ayrıca ihbar öneli tanınmadığından ihbar tazminatı şartlarının gerçekleştiği sonucuna varıldığı, davacının çalışma süresine göre hak kazandığı yıllık izin sürelerinin kullanıldığının ya da karşılığının ödendiğinin ispatlanamaması nedeniyle yıllık izin ücreti alacağının kabul edildiği, davacının son 1 aylık ücretinin ödendiğinin ispat yükü işverene ait olup usulünce ispatlanamadığından son aya ait ücret alacağının kabulü gerektiği, davacının fazla çalışma yaptığı sürelerin ve ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığının tanık beyanları ispatlandığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 14.04.2022 tarihli ve 2022/460 Esas, 2022/1239 Karar sayılı kararı ile; davacının davalıya ait işyerinde elektrikçi olarak aylık net 10.000,00 TL ücretle çalıştığı, aldığı ücreti banka kayıtları ile ispat ettiği, iş sözleşmesinin iş bitimi sebebiyle feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı, kullanmadığı yıllık izinleri bulunduğu, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil çalışmasını tanık beyanları ile ispat ettiği, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarında %30 oranında indirim yapıldığı, son çalıştığı aydan ücret alacağı bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 16.06.2022 tarihli ve 2022/6926 Esas, 2022/8008 Karar sayılı ilâmı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, tüm dosya kapsamına göre davacının ücretine yönelik araştırmanın yetersiz olduğunun anlaşıldığı, İlk Derece Mahkemesince emsal ücret araştırması için çeşitli yazışmalar yapılmış ise de dosyaya sunulan yazı cevaplarında emsal olabilecek ücret tutarının bildirilmediğinin görüldüğü, İlk Derece Mahkemesince davacının meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceğinin araştırılması, özellikle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerinden faydalanılabileceği göz önüne alınarak emsal ücret araştırması yapılması, bu araştırma sonucunda elde edilen verilerle dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek aylık ücret miktarı noktasında bir sonuca gidilmesi ve talep edilen işçilik alacakları buna göre hesap edilmesi gerektiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı ile; bozma ilâmı uyarınca yapılan emsal ücret araştırması yazı cevapları dikkate alınarak yapılan hesaplama uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili; müvekkilinin elektrik ustası ekip başı olarak çalıştığını, ücretinin net 10.000,00 TL olduğunu, davalı şirket müdürü tarafından yapılan ödemeler dikkate alındığında bu iddianın ispat edildiğini, emsal ücret araştırması uyarınca tespit edilen ücretin eksik ve hatalı olduğunu belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacı ile müvekkili Şirket arasında gerçekte bir işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, iş yoğunluğunun arttığı bazı dönemlerde, iş yükünü hafifletmek adına davacı ile alt işveren olarak anlaşıldığını, ancak iş sahibi ile yapılan sözleşmeler gereği alt işveren sözleşmesi imzalanmadığı için, davacı ve çalıştırdığı işçilerini kendi sigortalısı olarak göstermek zorunda kaldığını, müvekkiline karşı açılmış olan seri davaların davacılarının davacı ile aynı vasıfta aynı işkolunda çalışan işçiler olduğunu, seri davaların davacıları ile bu dosyada davacının ücretlerinin fahiş farkta belirlenmesinin sebebinin davacıya yapılan ödemelerin diğer davacılara ödenecek ücreti de kapsaması olduğunu, davacının müvekkili Şirket çalışanı olmadığı için talep ettiği alacaklara hak kazanamayacağını, dayandıkları yemin deliline itibar edilmediğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının aylık ücretinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.4857 sayılı İş Kanunu'nun 8 nci , 37 nci maddeleri ve 32 nci maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
16.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.