Logo

9. Hukuk Dairesi2024/4485 E. 2024/7434 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının hizmet süresi, ücret miktarı, hükmedilen alacakların hesabı ve yapılan indirim oranına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/3109 E., 2023/2768 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Dursunbey Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

SAYISI : 2016/76 E., 2021/213 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Dursunbey Köylere Hizmet Götürme Birliği nezdinde iş makinesi operatörü olarak 26.10.200-26.03.2014 tarihleri arası çalıştığını, 20.03.2014 tarihinde Dursunbey Belediyesine nakledildiğini ancak Dursunbey Belediyesinin bu devri yasal olarak gerçekleştirmediğini, Belediyeden hizmet alımı ile iş alan dava dışı işveren işçisi olarak gösterildiğini, davalı İdarenin müvekkilinin mağduriyetine neden olduğunu, iş sözleşmesinin davalı tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, ulusal bayram ve genel tatil, fazla çalışma, yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, daha önce açılan davanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, davacının, müvekkili bünyesinde hangi şekilde ve pozisyonda çalıştırılacağı hususunun müvekkilininin yetkisinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Dursunbey Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2015/5 Esas, 2016/114 Karar sayılı dava dosyasında davacının 26.10.2004-26.03.2014 ve 14.04.2014-31.12.2014 tarihleri arasında Dursunbey Belediyesinde çalıştığının tespit edildiği, söz konusu kararın 12.09.2017 tarihinde kesinleştiği, fazla çalışmaların tanık beyanlarına göre ispatlandığı, davalının haklı feshi ispat edemediği, davacının 150 gün yıllık izin alacağı bulunduğu, davacının ödenmeyen ücret alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; ücret alacağı olmasına rağmen bu talebinin reddedildiğini, talep olmamasına rağmen yeniden bilirkişi incelemesi yapılması yönünde hüküm tesis edildiğini, yıllık izin süreleri hesaplanırken hataya düşüldüğünü, uygun indirim miktarının aşırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davaya konu alacakların zamanaşımına uğradığını, kıdem tazminatı ... olmayan işçinin ihbar tazminatı talebinin de hukuka aykırı olduğunu, tanık beyanlarının davacının 2009 yılına kadar geçen çalışmalarına ilişkin olduğunu, davacının iş sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini, ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının ispatlanamadığını, davacının bütün yıllık izinlerini kullandığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının fasılalı çalışmaları arasındaki boşluklar nazara alındığında davacı vekilinin hizmet süresine ilişkin istinafının yerinde olmadığı, işyerinde davacının emsali olan işçinin aldığı ücretin ispatlanamadığı, davalı tarafça haklı fesih nedeninin varlığına dair herhangi bir delil sunulmadığı, çalışma düzenini gösteren ve davacı işçi imzasını taşıyan kayıtlar sunulmadığından tanık beyanlarına göre hesaplanan fazla çalışma alacaklarında isabetsizlik bulunmadığı, talep olmaksızın yeniden rapor alınmasının Mahkemenin takdirinde olduğu, İlk Derece Mahkemesinin olay ve hukuki değerlendirilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davacının kabul edilen hizmet süresinin hatalı olduğunu, işverence ücret alacağının ödendiği hususunun ispat edilemediğini, ıslah dilekçesindeki taleplerinin dikkate alınmadığını, fazla çalışma, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hatalı hesaplandığını, yapılan uygun indirim miktarının aşırı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının hizmet süresi, ücret miktarı, hükmedilen alacakların hesabı ile yapılan indirim oranına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17, 32, 41 ,44, 46, 47, 53, 59 ve 63 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.