Logo

9. Hukuk Dairesi2024/5888 E. 2024/8767 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacının, kadroya geçiş sonrasında ücretinin eksik ödendiği iddiasına dayalı ücret, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve bayram ücreti ile gece çalışma ücreti alacaklarının tespiti ve ödenmesi istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya alınmasıyla imzalanan iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranı şeklinde belirlenmesi, ileriye etkili bir hüküm teşkil etmediği ve işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılmadığı, mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/4714 E., 2024/45 K.

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 46. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/1033 E., 2023/138 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:

Somut uyuşmazlıkta 696 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçen davacının ücretinin eksik ödendiği iddiasına bağlı fark alacak taleplerinin reddine karar verildiği, hüküm altına alınan alacağın ise davalı bakımından kesinlik sınırını aşacak mahiyette ileriye yönelik bir etkisinin bulunmadığı anlaşılmıştır.

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hüküm altına alınan ve davalı tarafça temyize konu edilen miktarın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının dava dışı yükleniciler nezdinde asgari ücretin % fazlası ücretle çalışırken 02.04.2018 tarihinden itibaren asgari ücretin % fazlası ücretle daimi kadroya geçtiğini, davalı Bakanlığa bağlı Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğünde bakım personeli olarak çalıştığını, 01.01.2019 tarihinden itibaren her yıl belirlenen asgari ücretin % fazlası üzerine Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesine göre %4 oranında zam uygulanması gerektiğini, kadroya geçiş sonrasında davacının 2018 yılı Aralık ayındaki ücretinin rızası dışında tek yanlı düşürüldüğünü ve hâlen düşük ücretin ödendiğini, müvekkilinin 7, 10 ve 15'er günlük çalışma esasına göre çalıştığını, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası üyesi olduğunu ileri sürerek ücret, ilave tediye ve ikramiye fark alacakları ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ile gece zammı ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; görev, husumet ve diğer usuli itirazlarda bulunduklarını, pandemi nedeniyle davalı İdare tarafından çeşitli tedbirler alındığını, bu kapsamda 02.04.2020 tarihinde 7 günlük sabit vardiya sistemine geçildiğini, sonra sabit vardiya sisteminin 14 gün olarak uygulanmaya başlandığını, daha sonra 10 günlük ve devamında 7 günlük sabit vardiya sistemine geçildiğini, sabit vardiya sisteminde çalışma saatlerinin 24 saatte 2 posta olarak düzenlendiğini, işyerinde denkleştirme uygulaması bulunduğunu, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, sağlık hizmeti yürütülen işyerinde işçilerin yazılı onayı alınarak gece 7,5 saati aşan çalışma yaptırılabileceğini, sürekli işçi kadrosuna geçtiği tarihte temel ücreti belirlenen davacıya toplu iş sözleşmesi hükümleri gereğince ücret zamlarının uygulandığını ve davacının ücret farkı talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının sürekli işçi kadrosuna geçiş sürecinde imzalanan sözleşmede ücretin ilgili mevzuat hükümlerine göre belirlenen toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağı şeklinde düzenlendiği gerekçesiyle dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporu dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; davalı Kurumun eksik bilgi ve belge gönderdiğini, bu nedenle davacının fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile gece çalışması ücretlerinin eksik hesaplandığını, mahsubun sadece o ayın alacağından yapılması gerektiğini, gece 7,5 saati aşan çalışmaların fazla çalışma ücreti hesabına dâhil edilmesi gerektiğini, sadece pandemi değil pandemi dönemi öncesinde de alacakların hesaplanması gerektiğini, 02.04.2018 tarihinden son tutanak tarihine kadar hesaplama yapılması gerektiğini, davacının ücretinin tek taraflı olarak düşürüldüğünü, ücretlerinin hala eksik ödendiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; denkleştirme esası uygulandığından davacının fazla çalışma alacağı bulunmadığını, işçilere ücretlerinin tam ve zamanında ödendiğini, faiz başlangıcına, faiz türüne itiraz ettiklerini, takdiri indirim yapılmamasının hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği açıkça öngörülmediğinden davalı Bakanlık uygulaması yerinde olup fark ücret, ilave tediye, ikramiye alacağı taleplerinin reddinin isabetli olduğu, kabule konu fazla çalışma alacağının yazılı delil olan puantaj kayıtlarına göre tespit edildiği, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekilinin temyiz dilekçesi miktardan reddedildiğinden, temyiz sebeplerine yer verilmemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı ücreti alacaklarının ispatı ve hesaplanması hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32, 34, 41, 42, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B. Davacı Temyizi Yönünden

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.