Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6185 E. 2024/8593 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin feshinin geçerli bir nedene dayanıp dayanmadığı ve işçinin işe iade talebinin haklı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, iş sözleşmesini fesih nedeni olarak ileri sürdüğü yapılanma değişikliğinin haksız olduğu, davacıya yeni oluşan yapıda bir iş önerisi getirmediği ve benzer konumdaki diğer çalışanların istihdamına devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin işe iade kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/657 E., 2024/87 K.

KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasındaki işe iade davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine,Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 14.03.2016 tarihli kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; işbu kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 26.12.2016 tarihli ve 2016/32606 Esas, 2016/29151 Karar sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiştir.

Davalının bireysel başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesince 2017/6246 Başvuru numaralı ve 15.12.2020 tarihli karar ile davalının 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın (Anayasa) 36 ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Mahkemece, Anayasa Mahkemesi kararı üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 09.11.2023 tarihli kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence haklı sebebe dayanılmaksızın feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının işveren vekili konumunda olduğunu, bu sebeple iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İHLAL KARARINDAN ÖNCEKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Mahkeme Kararı

Mahkemenin 09.12.2015 tarihli kararı ile; davacının işveren vekili olması nedeni ile iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

B. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Yargıtay Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 14.03.2016 tarihli kararı ile; davacının fesih tarihi itibarıyla işveren vekili yardımcısı olmadığı ve iş güvencesi hükümlerinden yararlanacağı, davanın esasına girilerek fesih iddiasının araştırılması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 19.09.2019 tarihli kararı ile; bozma kararına uyularak feshe ilişkin bir gerekçeye yer verilmeden davanın kabulüne karar verilmiştir.

E. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

F. Yargıtay Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 26.12.2016 tarihli kararı ile; dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre kararın onanmasına karar verilmiştir.

IV. ANAYASA MAHKEMESİ KARARI VE İHLAL KARARINDAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bireysel Başvuru

Kesinleşen karara karşı davalı taraf Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. Anayasa Mahkemesi Kararı

1. Anayasa Mahkemesinin 15.12.2020 tarihli ve 2017/6246 Başvuru numaralı kararı ile; Mahkeme kararında davanın esasına ilişkin fesih iddialarının değerlendirilmediği, feshin geçersiz kabul edilmesine dair gerekçeye ver verilmediği belirtilerek Anayasa’nın 36 ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar verilmiştir.

2. Anayasa Mahkemesince ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak amacıyla dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. Mahkeme Kararı

Anayasa Mahkemesinin yukarıda belirtilen ihlal kararı üzerine yeniden yargılama yapan Mahkemece 20.06.2023 tarihli karar ile; feshin geçersiz kabul edilmesine dair gerekçeye ver verilmeden davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 09.11.2023 tarihli ve 2023/18233 Esas, 2023/17088 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece Anayasa'nın ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) aradığı anlamda herhangi bir gerekçe oluşturulmadan karar verildiği, kararın hangi sebep ya da sebeplerle verildiğine ilişkin açıklama ve gerekçe içermediği, buna göre Anayasa Mahkemesinin, adil yargılanma hakkı kapsamındaki gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine yönelik ihlal kararını giderecek bir karar da verilmediği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı işverenin 08.10.2014 tarihli ve 1519 sayılı Yönetim Kurulu kararına göre (5) adet bölge koordinatörlüğünün muhafaza edildiği ancak belirli büyüklüğün altındaki transfer merkezlerinin bölge müdürlüğünün yönetimine verilmesine, bölge yönetimine bağlanan transfer merkezi müdürlerinin farklı bir pozisyonda değerlendirilmesi veya işten çıkartılmasına karar verildiği, davalı Şirketin bölge koordinatörlüklerini Mayıs 2014'de oluşturduğu ve 2015 Ekim sonunda gerçekleştirilen yeniden yapılanmada koordinatörlük uygulamasının devam ettiği, 04.03.2015 tarihli duyuru ile koordinatörlüklerin kaldırılmasına ve bölge müdürlüklerinin, bölge operasyon müdürlüğü, bölge satış müdürlüğü ve transfer merkezi müdürlüğü şeklinde yeniden yapılandırılmasına karar verildiği, davalı Şirketce bir yıldan kısa bir süre içinde birden çok yapılanma değişikliğine başvurulduğu ve Bölge müdürü olan davacının önce Bölge koordinatörü olarak görevlendirildiği, sonra da bir yıl bile dolmadan koordinatörlüğün kaldırıldığı gerekçesiyle iş sözleşmesine son verildiği, bu değişiklik aşamasında İstanbul Anadolu Bölge Koordinatörü olan A.G'yi Boğaziçi Bölgesi Operasyon müdürü ve Güney Anadolu Bölge koordinatörü olan S.S'yi de Adana Bölgesi Operasyon müdürü olarak istihdam etmeye devam ettiği, davalı Şirketin yapılanma değişikliğinde yeni oluşan yapı kapsamında davacıya iş önerisi getirdiğine ilişkin beyanda bulunmadığı gibi buna ilişkin belge de sunmadığı, tüm bu kapsamda yapılan değerlendirmede davalının iş sözleşmesinin haksız şekilde sona erdirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacının iş güvencesi kapsamında bulunmadığını, feshin geçerli nedenle yapıldığını, davacının iş sözleşmesinin feshinin son çare olması ilkesine uyularak ve tazminatları ödenerek feshedildiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedenle yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) "Feshin geçerli sebebe dayandırılması" kenar başlıklı 18 inci maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

"Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. ...

..."

3. 4857 sayılı Kanun'un fesih tarihinde yürürlükte olan 20 nci maddesi hükmünün ilgili kısmı şu şekildedir:

"İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle dava açabilir. ..."

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.