Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6280 E. 2024/8362 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, kadroya geçiş aşamasındaki iş sözleşmesinde belirlenen ücretinin ileriye etkili olup olmadığı ve buna bağlı ikramiye alacağının hesaplanması ile hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belirli bir oran fazlası şeklinde ödeneceğine dair hükmün ileriye etkili olduğu ve işvereni bağladığı, ayrıca bozmaya uyularak hükmedilen vekalet ücretinin usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/381 E., 2024/34 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesince görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu kararın taraf vekilleri tarafından tekrar temyizi üzerine kararın ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi tarafından bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince 01.03.2024 tarihli ek karar ile hüküm altına alınan ve temyiz edilen miktarın temyiz sınırının altında kaldığı gerekçesiyle davalı vekilinin temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.

Ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

İlk Derece Mahkemesince davalı vekilinin temyizinin, hüküm altına alınan ve temyiz edilen miktarın temyiz kesinlik sınırı altında kaldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de; davacının davalı Bakanlığa bağlı olarak hâlen çalıştığı, davaya konu edilen alacaklar bakımından hükmün, ileriye yönelik etkisi bulunduğundan, temyiz kesinlik sınırına bakılmaksızın temyizin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir. Bu durumda temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 01.03.2024 tarihli ek kararın bozularak ortadan kaldırılması gerekir.

İlk Derece Mahkemesinin asıl kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı ... Bakanlığına bağlı olarak sürekli işçi kadrosunda istihdam edildiğini, kadroya geçişinin 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sağlandığını, hâlen davalı Bakanlığın kadrolu işçisi olarak çalışmaya devam ettiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel iş sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini; ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek fark ücret, ilave tediye, ikramiye, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talep ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonra bu statünün öngördüğü haklardan yararlandığını, kadroya geçişi yapılan işçilerin ücret, mali ve sosyal haklarının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesi gerektiğini, davacının ücretinin düşürülmediğini ve eksiksiz ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 16.11.2021 tarihli kararı ile; davalı tarafça sunulan bireysel iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olduğuna ilişkin düzenlemenin bulunduğu, davacının fark ücret alacaklarının olduğu, tespit edilen ücret uyarınca ikramiye, ilave tediye, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının bulunduğu, davacının fark fazla çalışma ücreti alacağı bulunduğunun ise ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 06.10.2022 tarihli kararı ile; 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş olan davacı işçinin, kadroya geçiş aşamasında imzalanan iş sözleşmesinde, asgari ücretin belli bir oranda fazlasının ödeneceği kararlaştırıldığından sözü edilen bu kuralın her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, dava konusu fark alacakların hüküm altına alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 07.12.2022 tarihli ilâmı ile; kısa kararda davanın kabulüne karar verilerek fazla çalışma talebi dışında dava konusu taleplerin hüküm altına alındığı, karar gerekçesinde; "... mahkememizce resen fark fazla çalışma ücret alacağı ile ilgili olarak yapılan eksikliğin hükmün tamamlanması yolu ile giderilmesine, karar eki olarak hazırlanacak olan hükmün tamamlanması ek kararında davacının 50,00 TL fark fazla çalışma ücret alacağı talebinin reddine şeklinde hüküm altına alınmasına, usul ekonomisi gereğince yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden bu eksikliğin gerekçeli karar hüküm kısmında düzenlenmesine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklama ile vekâlet ücreti ve yargılama giderinin kısmen kabul kararı verilmiş gibi oluşturulduğu, bu şekilde gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulduğu, bu çelişkinin tarafların talebi olmaksızın ek karar ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 305/A maddesine dayanılarak giderilmeye çalışıldığı, tarafların talebi olmaksızın resen hükmün tamamlanması yoluna gidilmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 11.04.2023 tarihli kararı ile; davalı tarafça sunulan taraflar arasında imzalanmış iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olduğuna ilişkin düzenleme uyarınca davacının fark ücret alacaklarının olduğu, tespit edilen ücrete göre ikramiye, ilave tediye, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazandığı, davacının fark fazla çalışma ücreti alacağı bulunduğunun ise ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 13.09.2023 tarihli ilâmı ile; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, yıl içinde ocak ve temmuz aylarında 5'er gün olmak üzere toplam 10 gün üzerinden ikramiye alacağının hesaplanması gerekirken hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2019 ve 2020 yılı için ikramiye alacağının 15 gün üzerinden hesaplanmış olduğu, ayrıca İlk Derece Mahkemesince usuli kazanılmış hak oluştuğu gerekçesiyle davacı lehine bozmadan önceki kararda hüküm altına alınan vekâlet ücreti miktarına hükmedilmesinin de hatalı olduğu gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma öncesi tespit edilen ücret uyarınca ve bozma ilâmına uygun olarak hesaplanan ikramiye alacağı ile ilave tediye, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının bulunduğu, davacının fark fazla çalışma ücreti alacağı bulunduğunun ise ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; Bakanlık uygulaması yerinde olduğundan dava konusu talebin reddi gerektiğini, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu alacaklara hak kazanamayacağını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ikramiye alacağının hesaplanması ve hükmedilen vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri

2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.

3. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168 inci maddesinin üçüncü fıkrası.

4. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. İlk Derece Mahkemesince verilen 01.03.2024 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.