"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1532 E., 2024/25 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nizip 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/198 E., 2022/392 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalıştığını, 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, alt işveren bünyesinde çalışmakta iken ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini ve ödendiğini, kadroya geçerken bireysel iş sözleşmesi imzaladığını ve ücretinin yine asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini; ancak davalı tarafından eksik ödeme yapıldığını, eşitlik ilkesine aykırı davranıldığını ileri sürerek ücret farkı, fark ikramiye ve fark ilave tediye, fark ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin, yol, yemek, sendikal tazminat ve ayrımcılık tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda davaya konu uyuşmazlıkta hür irade ile imzalanan sulh sözleşmesi gereğince davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan iş sözleşmesinde açıkça her dönem geçerli asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği öngörülmediğinden ve davalı uygulaması yerinde olduğundan 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü maddesinde yüklenici çalışanlarının sürekli işçi kadrolarına geçirilmelerinden dolayı kamu maliyesine ek bir yük getirilmemesi de göz önünde bulundurularak dava konusu taleplerin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davacının 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ye eklenen ve 7079 sayılı Kanun'un 118 inci maddesi ile kanunlaşan geçici 23 üncü madde hükmüne göre sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, anılan geçici 23 üncü maddenin altıncı fıkrasındaki düzenlemede; davacı alt işveren işçisi olarak asgari ücretin oransal fazlasıyla belirlenen ücret üzerinde çalışmakta iken kadroya geçirildiğinde yine oransal fazlasıyla ücret belirlenmesinin geçici 23 üncü madde hükmüne aykırı olmadığını, 2018 yılı ücretlerinin asgari ücretin oransal fazlası üzerinden belirlenip ödendiğini, maddedeki düzenlemenin getirdiği sınır aşılmadığı takdirde asgari ücretin oransal fazlasıyla ücret ödenmesine ilişkin sözleşme hükmünün geçerli olduğu sonucuna ulaşılması gerektiğini, toplu iş sözleşmesi gereği 6 ayda bir yapılan %4 'lük zamları bu tutara göre alması gerekirken davalı Kurumun haksız uygulaması sebebiyle her ay ücretin ciddi oranda eksik alındığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği açıkça öngörülmediğinden ve davacının aldığı ücrete, geçici işlemleri tamamlanan işçilere idarelerce uygulanmak üzere Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret İle Diğer Mali Ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi zamları %4 oranında uygulanarak ödenen ücretin doğru ve davalı Bakanlık uygulamasının yerinde olduğundan, dava konusu ücret alacağının reddine ilişkin Mahkeme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark ücret, fark ikramiye, fark ilave tediye, fark ulusal bayram ve genel tatil, yıllık izin ücreti, ayrımcılık tazminatı, sendikal tazminat, yol ve yemek ücretinin bulunup bulunmadığında ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5, 22, 32, 34, 47 ve 59 uncu maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. Maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25 ve 39 uncu maddeleri.
3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:
"...
2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."
3. Değerlendirme
1. Davacı, davalı Bakanlığa bağlı işyerinde çalışmakta iken 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, iş sözleşmesi ile ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlendiğini, ancak davalı İdarenin ücretini ve diğer haklarını eksik ödediğini ileri sürerek ücret farkı ile birlikte sendikal tazminat ve ayrımcılık tazminatı alacaklarını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacının istinaf başvurusu da esastan reddedilmiştir.
2. Öncelikle belirtmek gerekir ki sürekli işçi kadrosuna geçen davacı işçi tarafından yıllık izin ücreti talep edilmiş ise de yıllık izin ücretine hak kazanılması için iş sözleşmesinin sona ermesi gerekir. Davacının çalışmasının devam ettiği dikkate alındığında, yıllık izin ücreti alacağının reddine karar verilmesi isabetlidir. Dosya kapsamına göre şartları oluşmayan ve ispatlanamayan sendikal tazminat ve ayrımcılık tazminatı taleplerinin reddi de yerindedir.
3. Davacının ücretinin ve buna bağlı haklarının eksik ödendiği iddiası bakımından ise; 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.
4. Somut uyuşmazlıkta; İlk Derece Mahkemesince davacının ücretinin kadroya geçiş aşamasında düzenlenen 02.04.2018 tarihli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde açıkça her dönem geçerli asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği öngörülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacının istinaf etmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince aynı gerekçeyle davacının başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Ancak dosyada bulunan tarafların karşılıklı kadroya geçiş aşamasında imzaladıkları iş sözleşmesinin 7 nci maddede ücret artışı oranını gösteren kısımda %40 oranının yazıldığı görülmektedir.
5. Kararın Değerlendirme bölümünün (3) numaralı paragrafında belirtilen ilke ve esaslar da dikkate alındığında, davacının iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde ücret artışı oranı belirlenmiş olmasına rağmen, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesince oran yazılı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalıdır. İş sözleşmesindeki orana göre davacının ücreti yeniden belirlenip ücrete bağlı fark alacaklarının da buna göre yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.