Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6377 E. 2024/9952 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare ile davalı şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, davalı idarenin bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı, alacaklara uygulanacak faizin oranı ve başlangıç tarihi ile davalı aleyhine harç hükmedilip hükmedilmeyeceği hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Arabuluculuk faaliyetinin, arabuluculuk son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirildiği, son tutanak tarihinden sonra muaccel olan alacaklara yönelik arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği, davalı idare bakımından harç muafiyeti bulunduğu ve hükmedilen alacak miktarının davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken "davalıdan" tahsiline karar verilmiş olmasının infazda tereddüt yaratacağı gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/167 E., 2024/712 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 7. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/570 E., 2023/993 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava dışı ... İnşaat Temizlik Nakliye Gıda Petrol San. Tic. Ltd. Şti, ... Yapı Tekstil Gıda Turizm Madencilik San. Tic. Ltd. Şti. ve ... İnşaat Elektrik ... Yapım ve Bakım Hizm. San. Tic. Ltd. Şti.nin (davalı Şirketler) oluşturduğu adi ortaklık ile müvekkilinin üyesi olduğu ..., Yapı, İnşaat İşçileri (...) Sendikası arasında toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri sırasında Yüksek Hakem Kurulu tarafından 12.09.2019 tarihli ve 2019/255 Esas, 2019/398 Karar sayılı karar ile toplu iş sözleşmesinin uygulanmaya başlandığını, davacının sendika üyesi olduğunu, toplu iş sözleşmesinde düzenlenen alacakların işverence hiç ödenmediğini iddia ederek yemek yardımı, yakacak yardımı, bayram harçlığı, ikramiye ve ücret farkı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; hak düşürücü süre itirazında ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, İdarenin ihale makamı olduğunu, davacının rutin ... bakım ve onarım ile kar ve buz mücadelesi yapılması işine ait ihale kapsamında çalıştığını, ihalenin yapım ihalesi olduğunu, İdarenin ihale makamı olarak hak ediş ilanları ile ilgili tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, husumet itirazları bulunduğunu, ortak girişimi oluşturan Şirketler ile İdare arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığından ve alacağa dayanak olan toplu iş sözleşmesinin tarafı olmadıklarından toplu iş sözleşmesinden kaynaklı ödeme yükümlükleri bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Şirketler vekili; müvekkili Şirketlerin merkezi Diyarbakır’da olduğundan yetkili mahkemenin Diyarbakır iş mahkemeleri olduğunu, zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının ... işçisi olduğunu, davalı ... Müdürlüğün işçi temini ile davacıyı istihdam ettiğini, müvekkili Şirketlerin işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının çalıştığı işyerinin toplu iş sözleşmesi kapsamında kalmadığını, davacının sendika üyeliğinin devam edip etmediği, sona ermiş ise hangi tarihte sona erdiğinin tespit edilmesi gerektiğini, davacı tarafça talep edilen faiz türünü kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı İdare ile diğer davalı Şirketler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğu, davacının sendika üyesi olduğu dikkate alındığında Yüksek Hakem Kurulu tarafından 12.09.2019 tarihli ve 2019/255 Esas, 2019/398 Karar sayılı karar ile yürürlüğe konulan davalı Şirketler ile ... Sendikası arasındaki toplu iş sözleşmesine göre işçilik alacaklarına hak kazandığı, davalıların da ödenmeyen işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle kapsama alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili; davalı İdarenin toplu iş sözleşmesinin tarafı olmadığından ilgili taleplerden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davacının müvekkili İdare çalışanı olmadığını, yüklenici Şirketler bünyesinde çalıştığını, müvekkilinin ihale makamı olduğunu, yüklenicilere verilen işin yapım işi olduğunu, süreklilik arz etmediğini, müvekkili İdareye husumet yöneltilemeyeceğini, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki ücret farkı alacağına ilişkin hesaplamaların hatalı olduğunu, toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre işçilerin almakta oldukları ücrete 01.07.2021 tarihine kadar %4, 01.07.2021 tarihinden sonra ise %2 zam yapılacağının kararlaştırıldığını, buna göre işçinin daha önceki aldığı ücrete %4 zam yapılması ve bu ücretin asgari ücretin altında kalması hâlinde ücret asgari ücret seviyesine çıkarılması gerekirken asgari ücrete %4 zam uygulanmak suretiyle ücretin belirlenmesinin hatalı olduğunu, dava kısmi dava olarak açıldığından alacaklara dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiğini, dava konusu alacaklara uygulanan faiz oranlarının hatalı olduğunu, yargılama aşamasında yapılan hesaplamaların kabulüne olanak bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmek üzere İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Şirketler ile ... arasında imzalanan sözleşmenin rutin ... bakım, onarım ile kar ve buz mücadelesi işlerinin yerine getirilmesine ilişkin olduğu, 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesinin yedinci fıkrası hükmü dikkate alındığında davalı ... Müdürlüğünün asıl işveren sıfatıyla işçilik alacaklarından sorumlu olduğu, davacının sendika üyesi olduğu ve üyelik tarihi de dikkate alındığında Yüksek Hakem Kurulu kararı ile davalı Şirketler ile dava dışı ... Sendikası arasında yürürlüğe konulan toplu iş sözleşmesi kapsamında davacının talep konusu alacaklara hak kazandığı, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçeleri tekrar ederek davanın reddine karar verilmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı ... ile davalı Şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren alt işveren ilişkisi olarak nitelenip nitelenemeyeceği, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan yemek yardımı, yakacak yardımı, bayram harçlığı, ikramiye ve ücret farkı alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, davalı ... Müdürlüğünün bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı, alacaklara uygulanması gereken faizin oranı ve başlangıç tarihi ile davalı ... aleyhine harca hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci fıkrası, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi, 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Görev ve Yetkiler" kenar başlıklı 4 üncü maddesi.

3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 39 uncu maddesi.

4. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesi.

5. 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun'un (6001 sayılı Kanun) 12 nci maddesinin ikinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta, dava açılmadan önce 24.06.2021 tarihinde arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 09.07.2021 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 20.09.2021 tarihinde dava açılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda, dava konusu alacaklar Yüksek Hakem Kurulu tarafından 12.09.2019 tarihli ve 2019/255 Esas, 2019/398 Karar sayılı karar ile yürürlüğe konulan toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresinin sona erdiği tarih olan 31.08.2021 tarihine kadar hesaplanmıştır. Arabuluculuk faaliyeti ise arabuluculuk son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra muaccel olan alacaklara yönelik arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında, bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

3. Diğer yandan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun Ek (II) sayılı cetveline göre ... özet bütçeli idareler arasındadır. İlâmın İlgili Hukuk kısmının (5) numaralı paragrafında yer alan 6001 sayılı Kanun'un 12 nci maddesinin ikinci fıkrasında ise ilgili Kurum bakımından harç muafiyeti tanındığı anlaşılmaktadır. Buna göre, bu husus dikkate alınmaksızın İlk Derece Mahkemesinin hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinde davalı Kurum aleyhine harca hükmedilmesi de hatalı olmuştur.

4. Ayrıca dava dosyasında birden fazla davalı olmasına ve yerinde olacak şekilde İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde davalıların ödenmeyen işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmesine rağmen İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm kısmının (1) numaralı bendinde hükmedilen alacak miktarlarının davalıdan tahsiline karar verildiği görülmektedir. Hüküm altına alınan alacakların davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak mahiyette "davalıdan" tahsiline karar verilmiş olması da yerinde değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.