Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6679 E. 2024/8192 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin iş sözleşmesinin feshi, hizmet süresi, davalı şirketlerin birlikte sorumluluğu ve yıllık ücretli izin alacağı konularında anlaşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozmaya uygun davrandığı, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların yeniden incelenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

SAYISI : 2018/407 E., 2024/71 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasındaki alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 27.03.2007 tarihinde davalı ... Demiryolu İnş. Sistemleri San. ve Tic. AŞ (... Şirketi) sigortalısı olarak çalışmaya başladığını, 07.08.2010 tarihinde emeklilik sebebiyle iş sözleşmesini feshettiğini, bu dönemin kıdem tazminatının ödendiğini, 01.09.2010 tarihinde ise yeniden çalışmaya başladığını, müvekkilinin işyerinde ırksal, mezhepsel ve siyasi ayrımcılığa maruz kaldığını, ikinci çalışma döneminde iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmadan işverence feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini, davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ayrımcılık tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacıya 11.08.2010 tarihinde emekli olması üzerine tüm haklarının ve kıdem tazminatının verildiğini, ancak davacının çalışmaya devam ettiğini, 30.09.2011 tarihinde geçici görevlendirme ile Konya şantiyesinde çalışmak üzere görevlendirildiğini, davacının görevlendirildiği şantiyeye gitmemesi sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, işyerinde uygulanan çalışma düzenine göre fazla çalışmanın söz konusu olmadığını, ulusal bayram ve genel tatil çalışması yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Yapı Merkezi İnş. ve San. AŞ (Yapı Merkezi Şirketi) vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını, davacının müvekkili Şirkette değil diğer davalı ... Şirketinin çeşitli şantiyelerinde geçici görevli olarak çalıştığını, diğer davalı Şirket ile alt işveren asıl işveren ilişkisinin olmadığını, ayrımcılık tazminatından da müvekkilinin sorumlu olmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 10.09.2015 tarih ve 2013/434 Esas, 2015/600 Karar sayılı kararı ile; toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 02.10.2018 tarihli ve 2018/13282 Esas, 2018/20832 Karar sayılı kararıyla; davacı ve davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, Mahkemece davacının ikinci çalışma döneminin ne zaman başladığının araştırılmadığı, davalı Yapı Merkezi Şirketinin asıl işveren sıfatıyla sorumlu olduğu çalışma süresinin netleştirilmediği, davacının ikinci çalışma dönemi yönünden işveren feshinin haklı olup olmadığı noktasında kararda gerekçe bulunmadığı, 2019 Ocak tarihli belge değerlendirilmeden ve yıllık izin kullanımına dair hâkimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacının beyanı alınmadan karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yıllık ücretli izin alacağına dair beyanının alındığı, bozma kapsamında tanıkların tekrar dinlendiği, her iki davalının 01.01.2009-11.08.2010 tarihleri arası dönem yönünden asıl işveren alt işveren ilişkisi kapsamında dava konusu alacaklardan birlikte sorumlu olduğu, 01.09.2010 tarihinden sonraki çalışmadan yalnızca davalı ... Şirketinin sorumlu olduğu, taleple bağlılık ilkesi gereği davacının 01.09.2010-05.10.2011 tarihleri arası ikinci çalışma döneminde hizmet süresinin 1 yıl 1 ay 4 gün olarak kabul edildiği, tanık beyanlarına göre işverenlerce davacıya ayrımcılık yapılmadığı, davacının mazeretsiz ve geçerli bir sebep bildirmeden devamsızlık yaptığı, iş sözleşmesinin işverence haklı nedenle feshedildiği, dava konusu yıllık ücretli izin alacağının davacının beyanlarına göre hesaplandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; dava konusu hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının reddinin hatalı olduğunu, davacının iş sözleşmesinin mazeretsiz devamsızlığından bahisle işverence haklı nedenle feshedildiği kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatlarının reddine karar verilmesinin isabetli olmadığını, davacının ayrımcılık tazminatına hak kazandığını, fazla çalışma alacağı yönünden yalnızca davalı tanıklarının beyanlarının esas alındığını, davacı asılın yıllık ücretli izin alacağına dair beyanının hatalı değerlendirildiğini, davalıların alacaklardan birlike sorumlu olduklarını belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; fesih, hizmet süresi, davalıların birlikte sorumlu olduğu dönem ve yıllık ücretli izin alacağına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2, 24, 25, 53 ve 59 uncu maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

13.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.