Logo

9. Hukuk Dairesi2024/6963 E. 2024/9160 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, tek satıcılık yetkisini ihlal edip etmediği ve davacı şirketin müşteri portföyünde zarara uğratıp uğratmadığı hususunda tazminat isteminin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma ilamına uygun şekilde davacı şirketin müşteri çevresinin davalılar tarafından davalı işyerine yönlendirildiğinin tespit edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2017/32 E., 2023/903 K.

KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasında görülen maddi tazminat ve tek satıcılık yetkisinin ihlali ile uğratılan müşteri portföyü tazminatının ödetilmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı Şirketin davalılardan ... Welding Co. Ltd. Şirketinin Türkiye'deki tek yetkili satıcılığını yaptığını, diğer davalının ise Şirketin bünyesinde 1993 yılından 27.02.2007 tarihine kadar çalıştığını ve son olarak pazarlama ve satış müdürü olarak görev yaparken istifa ettiğini, davalı ...'ın müvekkili Şirketten ayrılmasından sonra birçok belgeye ulaşılamadığını ve ayrılmasından sonra ... Welding Co. Ltd. ile anlaşarak direkt olarak müvekkili Şirketin müşterilerine mal satmaya başladığını ve Şirketin tek satıcılık haklarını ihlal ettiğini, Şirketin ticari sır niteliğindeki belgelerinin davalı ... tarafından kötüniyetli kullanıldığını, bu yapılanlar sonrasında Şirketin müşteri portföyünde ciddi kayıpların yaşandığını, Şirketin zarara uğratıldığını ileri sürerek yaratılan haksız rekabet nedeniyle maddi tazminat ve tek satıcılık yetkilerinin ihlali ve uğratılan müşteri portföyü kaybı için de ayrıca istenilen tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; davalı olarak gösterilen ... Welding Türkiye İrtibat Bürosunun Kore'de yerleşik ... Welding Co. Ltd. ünvanlı Şirketin Türkiye'deki bir işyerinden ibaret olduğunu, irtibat bürosunun davalı olabilmesinin mümkün olmadığını, yine diğer davalı ...'ın da Kore'de yerleşik ... Welding Şirketinin çalışanı olması nedeniyle şahsına dava yöneltilemeyeceğini, davacı ile davalı ... Şirketi arasındaki uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözülmesi gerektiğini, bu yönde de ilgili makamın Kore tahkim heyeti olduğunu, ayrıca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğunu, davalı ... Şirketinin davacı ile sözleşmesini feshettikten sonra Türkiye'de irtibat bürosu açarak diğer davalı ...'ı istihdam ederek ürünlerini satmayı devam ettirdiğini, ortada ticari sır ihlali gibi bir durumun olmadığını, bu sektörde daha çok müşterilerin satıcıya ulaştığını, dolayısıyla bir müşteri portföyü kaybının oluşmadığını, davalı ... Şirketi açısından haksız rekabet ve haksız kazancın söz konusu olmadığını, ayrıca davalı ... açısından da süre, yer ve konu belirtilerek yapılmış bir rekabet yasağı anlaşması bulunmadığını, açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 23.06.2016 tarihli ve 2013/1059 Esas, 2016/363 Karar sayılı kararı ile; davalı ...'ın davacı Şirket ile iş sözleşmesi devam ederken başka bir Şirketle çalıştığı işyerindeki iş konusu ile aynı konularda çalışmak ve temsil etmek üzere anlaşma yaptığı ve anlaşma yaptığı yeni işyerinde çalışmalarında davacı Şirkete ait sır sayılabilecek ve özel olan bilgi ve belgeleri kullandığı, davalı ...'ın bu davranışlarının işçinin sadakat borcu ve sır saklama yükümlülüğünün ihlali olduğu, davalı ...'ın işten ayrıldığı 2007 yılından sonra davacı Şirketin ithal özlü tel satışlarında ciro ve kâr kaybına uğradığı, uğramış olduğu bu zararın davalının tutum ve davranışlarıyla sır saklama yükümlülüğüne aykırı davranmasından kaynaklı olduğu gerekçesiyle haksız rekabet nedeniyle 100.000,00 TL maddi tazminat ile davacının tek satıcılık yetkisinin ihlali ve uğratılan müşteri portföyü kaybı için de ayrıca 100.000,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 22.11.2016 tarihli ve 2016/32244 Esas, 2016/20637 Karar sayılı kararı ile; davanın ilk açıldığı Kadıköy 4. Asliyet Ticaret Mahkemesinde aldırılan iki kök ve bir ek raporda maddi zarar isteminin ispatlanamadığı tespitinde bulunulduğu, İş Mahkemesince aldırılan ve hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunda ise net kâr kaybından bahsedilerek soyut birtakım değerlendirmelerle varılan sonuca göre satış düşüşlerinin davalı ...'ın davacı Şirkette çalıştığı 14 yıl boyunca kazandığı iş deneyimlerini ... Welding Co. Ltd. Şirketinde işe başlayarak bu Şirkete aktardığının tespiti ile davalı Şirketin verilerine dayanmaksızın satış ve kâr kaybı üzerinden zarar hesabı yapıldığı, diğer yandan davalı ...'ın dava konusu olay nedeniyle davacı Şirketin şikâyeti üzerine mali hakların ihlali suçundan yargılandığı ve Kartal Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 09.10.2012 tarihli ve 2008/303 Esas, 2012/439 Karar sayılı kararı ile sanığın eylemi sabit olsa bile dosyada aldırılan ve aynı doğrultuda bulunan iki bilirkişi raporuna göre davalı ...'ın kullandığı iddia edilen bilgi ve belgelerin eser niteliğinde bulunmadığı ve şikâyetçinin mali haklarının ihlal edilmediği gerekçesiyle davalının beraatine hükmedildiği, öncelikle Mahkemece davacı Şirket ile davalı Şirkete ait tüm defterlerin getirtilmesi yine davacı Şirketin müşteri çevresi araştırılarak davalılar tarafından davacının müşteri çevresinin davalı işyerine yönlendirip yönlendirmedikleri tespit edilerek, davacı Şirketin varsa uğradığı maddi zararın tespit edilmesi ve Kadıköy 4. Asliyet Ticaret Mahkemesinde aldırılan iki kök ve bir ek rapor ile hükme esas alınan raporlar arasındaki çelişkinin de giderilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı sonrasında alınan 16.02.2023 tarihli bilirkişi heyet raporundaki tespitlere itibar edildiği ve davacının müşteri çevresinin davalılar tarafından davalı işyerine yönlendirildiğinin tespit ve ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davacı Şirketin davalılardan ... Welding Co. Ltd. Şirketinin Türkiye'deki tek yetkili satıcılığını yaptığını, davalıların haksız rekabette bulunduklarını, davalılardan ...'ın sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, Yargıtay bozma ilâmında yer alan tarafların ticari defterlerinin getirtilmesine yönelik gerekçenin hatalı olduğunu, dosyadaki bilirkişi raporlarının bilimsel bir karşılığının olmadığını belirterek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız rekabet nedeniyle maddi tazminat ve davacının tek satıcılık yetkisinin ihlali ile uğratılan müşteri portföyü tazminatının şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 396 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.