Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7415 E. 2024/12325 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçişten sonraki ücretinin, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre eksik ödenip ödenmediği ve diğer işçilik alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya geçiş sonrası yapılan iş sözleşmesinde belirlenen ücrete muvafakat ettiği, diğer işçilik alacaklarına dair de yeterli ve geçerli delil sunamadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/114 E., 2024/233 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 14. İş Mahkemesi

SAYISI : 2020/760 E., 2021/356 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekililerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve açıklama dilekçesinde; müvekkilinin hizmet alımı sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında davalı İdarede sürekli işçi kadrosuna atandığını, kadroya geçiş sırasında davacı ile davalı arasında yapılan bireysel iş sözleşmesinde aylık ücretin, asgari ücretin belli bir yüzde fazlası olarak düzenlediğini; ancak davalı tarafça söz konusu yüzdelik kısmın uygulanmayıp ücretlerin eksik ödendiğini ileri sürerek fark ücret, ikramiye, ilave tediye yemek yardımı, yol yardımı, yakacak yardımı, fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 01.04.2018 tarihine kadar davalı Üniversiteye ait işyerinde alt işverenlerde çalıştığı, 696 sayılı KHK ile daha önce kamu kurumlarında hizmet alım sözleşmesi ile çalışan işçilerin sürekli işçi kadrosuna alınmalarına ilişkin düzenleme gereği, davacının davalı işveren bünyesinde 01.04.2018 tarihinden itibaren kadroya geçtikten sonra yeni bir iş sözleşmesi düzenlendiği, bu sözleşmede davacıya ödenecek ücretin asgari ücretin ..% fazlası olarak belirlenmediği, ödenecek ücrete davacının muvafakat ettiği, davacının ücret fark alacağı bulunmadığı, 01.04.2018 tarihine kadar davalı işveren ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı, 01.04.2018 tarihine kadar olan dönem için ilave tediye ücret talebinde bulunamayacağı, bu tarihten sonra ise ilave tediye ücretlerin bordrolara yansıması nedeniyle ilave tediye ücret talebinde bulunamayacağı, 01.04.2018 tarihine kadar olan dönemde alt işverenlerle, ikramiye, yol, yemek, yakacak yardımı konusunda bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığı, bu tarihten sonra ise kadroya geçildiğinden ödemelerin düzenli olarak bordroya yansıtılarak davacıya ödendiği, bu nedenle davacının ikramiye, yol, yemek yakacak yardımı alacağının bulunmadığı, dosya kapsamına göre davacının fazla çalışma yaptığına, ulusal ... ve genel tatil ile hafta tatilinde çalıştığını ispat edemediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; ret kararı verilen toplam miktarın 10,00 TL olmasına rağmen davalı lehine 4.080,00 TL karşı vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, normlar arasında (örneğin bireysel iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi) çatışma olduğunda yapılması gereken işçinin lehine olanın tercih edilmesi olduğunu, kadroya geçiş döneminde (2018/Nisan) davacının ücretinin toplu iş sözleşmesine uygun belirlenip belirlenmediğinin tespiti için 2018 Ocak ayı bordrosunun celbi gerektiğini, davalı tarafça sunulan 2016-2018 yılı şartnamelerinde yemek yardımı günlük 5,5 TL olarak belirlenmiş iken toplu iş sözleşmesinde yemek yardımının 5,00 TL'ye düşürüldüğünü, yine işçi aleyhine değişiklik yasağı dikkate alınarak davacının yemek ücretinin 5,5 TL'den hesaplanmasının talep edildiğini, davacının fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacağı hesaplanabilmesi için davalı işverenden davacının giriş çıkış kayıtlarının celbinin gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamına göre, 696 sayılı KHK ile davacının davalı işveren bünyesinde 01.04.2018 tarihinden itibaren kadroya geçtikten sonra yeni bir iş sözleşmesi düzenlendiği, davacıya ödenecek ücretin belirlendiği, buna göre bu tarihten sonra ödenecek ücrete davacının muvafakat ettiği, davacının ücretinin düzenli olarak artırıldığı, davacının ücret fark alacağı bulunmadığı, 01.04.2018 tarihine kadar olan dönem için ilave tediye ücret talebinde bulunamayacağı, bu tarihten sonra ise hak edilen tarihten itibaren ilave tediye ücretlerin bordrolara yansıtıldığı, 01.04.2018 tarihine kadar olan dönemde alt işverenlerle, ikramiye, yol, yemek, yakacak yardımı konusunda imzalı bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığı, bu tarihten sonra ise kadroya geçildiğinden ödemelerin düzenli olarak bordroya yansıtılarak davacıya ödendiği, bu nedenle davacının ikramiye, yol, yemek yakacak yardımı alacağının bulunmadığı, dosya kapsamına göre davacının fazla çalışma yaptığına, genel tatil ve hafta tatilinde çalıştığına dair tanık beyanı bulunmadığı, fazla çalışma yapılması ve tatil günlerinde çalışılması hâlinde bunun bordrolara yansıtıldığı ve ödendiği, bu nedenle davacının fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacağının bulunmadığına ilişkin kabulün yerinde olduğu ancak davacı tarafça davanın ıslahı söz konusu olmayıp reddedilen miktar yönünden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, davalı Şirket lehine hükmedilen vekâlet ücreti 10,00 TL olması gerekirken İlk Derece Mahkemesince maddi hataya düşülerek 4.080,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; vekâlet ücretine ilişkin kısım hariç olmak üzere istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; Bölge Adliye Mahkemesince hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile talep edilen fark alacaklara hak kazanıp kazanmadığı, alacakların hesabı ve vekâlet ücreti hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde.

3. 4857 sayılı Kanun'un 2, 41, 44 ve 47 nci maddeleri ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.

4. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir."

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.