Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7471 E. 2024/11892 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının ücret miktarı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücret alacaklarının miktarı, ispatı ve işveren tarafından ödenip ödenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller, tanık beyanları ve emsal ücret araştırmaları değerlendirilerek davacının ücretinin belirlenmesinde ve fazla çalışma alacaklarının hesaplanmasında Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/2167 E., 2024/294 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 33. İş Mahkemesi

SAYISI : 2018/212 E., 2020/108 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.09.2024 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı vekili Avukat ... ile davacı vekili Avukat ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 23.02.2014-01.09.2014 tarihleri arasında kesintisiz biçimde davalı işverenin işçisi olarak Kazakistan adresindeki Şebbe otoyol projesinde makine şefi mühendis olarak çalıştığını, davacının son ücretinin net 5.000,00 USD olduğunu, ücretin bir kısmının bankadan ve bir kısmının da elden ödendiğini, sigorta primlerinin düşük ücret üzerinden tahakkuk ettirildiğini, davacının haftada 7 gün olmak üzere 07.00-19.00 saatleri arasında çalıştırıldığını, hafta tatili izni kullanmadığını, ulusal ... ve genel tatil günlerinde de çalışmaya devam ettiğini, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından hiçbir haklı ve geçerli neden gösterilmeden sona erdirildiğini, ihbar tazminatının ödenmediğini, davacıya ücretinin eksik ödendiğini, asgari geçim indirimlerinin ödenmediğini belirterek ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil, ücret ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığını ve bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiğini, davacının 23.02.2014-31.08.2014 tarihleri arasında müvekkil Şirketin Kazakistan Şebbe şantiyesinde çalıştığını, son ücretinin 3.140,00 USD olduğunu, davacının iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğini ve 4.955,99 TL ihbar tazminatının ödendiğini, davacının ihbar tazminatı alacağının bulunmadığını, davacının haftalık çalışma süresi dışında çalışmalarının olduğunu, bu çalışmaların ücretlerinin bordrolara yansıtılarak ödendiğini, bu durumun bordro ve banka kayıtlarından görüleceğini, fazla çalışma ücretlerinin %50 zamlı olarak ödendiğini, davacıya yapılan ödemelerde fazla çalışma ödemesi açıklamasının yapıldığını, işyerinde iki vardiya hâlinde çalışıldığını, 07.20-08.00 arasında kahvaltı, 12.00-13.00 arasında öğle yemeği ve 19.00-20.00 arasında da akşam yemeği olduğunu, gece vardiyasında ise 00.00-01.00 arasında yemek olduğunu, davacının haftada 7 gün çalıştığı yönündeki iddiasının doğru olmadığını, zaman zaman hafta tatilinde çalışılması hâlinde ücretlerinin zamlı olarak ödendiğini, davacının kural olarak ... tatillerinde çalışmadığını, ancak çalışması durumunda ücretlerinin tahakkuklarının yapılarak ödendiğini, davacıya çalıştığı sürece hak kazandığı ücretlerinin ödendiğini, davacıya asgari geçim indirimlerinin bordrolara yansıtılarak ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının ücrete ilişkin iddiasını ispat ettiği ve son aylık ücretinin net 5.000,00 USD olduğu, davacının kabul edilen ücret tutarına göre bakiye ihbar tazminatı alacağına hak kazandığı, dinlenen tanık anlatımları doğrultusunda davacının fazla çalışma ücreti, ulusal ... ve genel tatil ücreti ve hafta tatili ücreti alacağına hak kazandığını, davalı tarafça davacının talebine konu ücretlerin ödendiğinin ispatlanamadığı, davalı işveren tarafından dosyaya ödeme yapıldığına ilişkin belge sunulmadığından davacının asgari geçim indirimi alacağına hak kazandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının ücretinin davacı tarafından imzalanan yazılı iş sözleşmesi ile sabit olduğunu, Mahkeme tarafından 5.000,00 USD üzerinden yapılan hesaplamayı kabul etmediklerini, davacının ücret miktarının 3.140,00 USD olduğunu, dosya kapsamında yer alan banka ödeme dekontlarında davacıya "aylık ücret+fazla mesai" açıklamasıyla ödeme yapıldığı, Mahkemece taraflarca imzalanmamış olan ibranamedeki hatalı meblağ dikkate alınarak menfaat birliği içerisindeki tanık beyanları doğrultusunda 5.000,00 USD kabulü ile hesaplamalar yapıldığını, imzalı olmayan ibranamenin hükme esas alınamayacağını, davacıya ihbar tazminatı ödemesi yapılmış olup bu hususun açıklamalı banka kayıtları ile sabit olduğunu, davacıya tüm ücretinin banka kanalı ile ödenmiş olduğunu, eksik ücret alacağının bulunmadığını, davacının asgari geçim indirimi alacaklısı olmadığını, davalı Şirkete dava açan menfaat birliği içindeki tanıkların beyanlarına itibar edilemeyeceğini, fazla çalışma, genel tatil, hafta tatili konusunda iş sözleşmesi hükümlerine göre Kazakistan hukuku kurallarının uygulanması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hukuk seçiminin, taraflarca açıkça yapılabileceği gibi zımni olarak da yapılabileceği, yabancılık unsuru taşıyan bir iş sözleşmesinin varlığı karşısında, Türk hukukuna göre açılmış bir davada davalı tarafça en geç cevap dilekçesi ile yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde itirazda bulunulmaması yahut en geç ön inceleme duruşmasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamış olmaları durumunda uyuşmazlığa uygulanacak olan hukukun Türk hukuku olarak zımnen seçilmiş olduğunun kabulü gerektiği, buna göre somut uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı tarafından sunulan ibranamede davacının ücretinin net 4.500,00 USD olarak belirtildiği gözetildiğinde bordrolardaki ücretin gerçeği yansıtmadığı, İnşaat İşçileri Sendikasının davacı emsali yurt dışında çalışan bir işçinin 2014 yılında aylık net emsal ücretinin sendikalı olsun ya da olmasın 5.800,00 USD-6.000,00 USD olduğunu bildirdiği, davacının yurt dışında mühendis olarak çalıştığı, davalı işyerindeki kıdemi, tanık anlatımları, emsal ücret araştırma verileri dikkate alınarak 5.000,00 USD ücret karşılığında çalıştığının kabul edilmesinin dosya kapsamına uygun olduğu, davacının haftalık 45 saati aşan fazla çalışma yaptığı, ayda iki hafta tatili gününde ve dinî bayramlarda bir gün hariç tüm genel tatillerde çalıştığı hususunun dinlenen tanık anlatımlarıyla anlaşıldığı, davacı tanıkları hakkında gerçek dışı beyanda bulundukları yönünde ciddi ve inandırıcı deliller ileri sürülüp ispatlanamadığı, bordrolarda fazla çalışma tahakkukları bulunduğu, davalı işyerinde fazla çalışma yapıldığı, davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilemeyeceği yönündeki davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, davacı işçinin yurt dışında çalıştığı ve ücretinden vergi kesintisi yapılmadığına göre muaf tutulması gereken bir kısım da bulunmadığı, bu nedenle davacının asgari geçim indirimi talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davacının ücret miktarı ile fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil, hafta tatili ücreti alacaklarının ispatı ve hesaplanması, işverence ödeme yapılıp yapılmadığı noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32, 41, 44, 46, 47 ve 63 üncü maddeleri.

3. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 24 ve 27 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı yararına takdir edilen 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.