Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7521 E. 2024/11812 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacının ücretinin, geçiş öncesi aldığı ücretin belirli bir oranı üzerinden mi yoksa asgari ücretin belirli bir oranı üzerinden mi hesaplanması gerektiği ve buna bağlı olarak fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranı olarak belirlenmiş olması ve ileriye etkili bir hüküm içermemesi, davacının geçiş öncesi aldığı ücretin oranının korunmasını gerektirmediği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/132 E., 2024/450 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 4. İş Mahkemesi

SAYISI : 2020/217 E., 2021/601 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı Bakanlığa bağlı Kocaeli Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İl Müdürlüğünde alt işveren işçisi olarak çalışmaktayken 02.04.2018 tarihinden itibaren Kocaeli Huzurevi Müdürlüğünde sürekli işçi kadrosuna geçişinin yapıldığını, geçiş öncesi asgari ücretin %30 fazlası ücret aldığını, 01.01.2019 tarihinden itibaren sadece %4 oranında zam yapıldığını, ilave tediye ve ikramiye ödemesinin eksik yapıldığını, oysa asgari ücrete 01.01.2019 tarihinden itibaren %26,06 oranında zam yapıldığını belirterek, fark ikramiye, fark ücret, fark ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, hak kazandığı ücretlerin kendisine ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; davacının ücretinin 2018 yılı asgari ücretinin hizmet alım sözleşmelerinde yer alan oranına göre belirlendiği, 2018 yılı birinci ve ikinci dönem ücret artışlarının toplu iş sözleşmesi gereği uygulandığı ve 01.01.2019 tarihindeki %4 ücret artışın da 31.12.2018 tarihinde alınan ücrete tatbik edilerek belirlendiği, dava dilekçesinde iddia edildiği gibi 01.01.2019 tarihinde, ücret asgari ücret seviyesine çekilerek daha sonra %4’lük artışa gidilmediği, zira davacı işçinin kadroya alınması ile birlikte işverenle imzalanan iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği açıkça öngörülmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğunu, zira müvekkilinin ücretinin kadroya geçirilmeden önce asgari ücretin %30 oranı üzerinden belirlendiğini, 01.01.2019 tarihinden itibaren de daha önceki çalışma şartlarında geçerli olan asgari ücretin %30 fazlası ölçütünün devam ettirilmesi gerektiğini, aksinin kazanılmış hak ilkesine ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 01.01.2014 tarihinde davalı Bakanlığa bağlı huzurevinde alt işveren şirketlerin işçisi olarak çalıştığı, 01.04.2018 tarihinde kadroya geçtiği, 20.07.2018 tarihli iş sözleşmesinde asgari ücretin belli bir oranı seviyesinde ücret ödeneceği açıkça öngörülmediğinden ve dava konusu uygulama Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğünün görüş yazısına uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacıya ödenmesi gereken ücretin tespiti ile fark ücret, ikramiye, ilave tediye alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 sayılı Kanunla 6212 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.