Logo

9. Hukuk Dairesi2024/7882 E. 2024/12861 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacının, kadroya geçiş sonrasında ücretinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinin ödenip ödenmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin toplu iş sözleşmesi ve 375 sayılı KHK hükümlerine göre ödendiği, fazla mesai ücretlerinin mahsup edildiği, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ödendiği, hafta tatili ve gece zammı alacağı bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... ile dava dışı alt işverenler arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren işçisi olarak davalı Bakanlığa ait işyerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışırken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, sürekli işçi kadrosuna geçirildikten sonra ücretinin düşürüldüğünü, bundan dolayı ücret farkı, ikramiye farkı, ilave tediye farkı alacaklarının bulunduğunu; ayrıca davacının pandemi döneminde davalı Bakanlık tarafından yayımlanan Genelge çerçevesinde 7, 10 ve 15'er günlük nöbetler ile gece gündüz yirmi dört saat kapalı sistem çalıştığını, bu çalışma şeklinde fazla çalışma yaptığını ve ulusal bayram ve genel tatil günleri ile hafta tatili günlerinde çalıştığını, gece çalışması da yaptığını ancak bu çalışmalara ilişkin zamlı ücretlerin ödenmediğini, ayrıca 31 gün süren aylara ait ödenmemiş bir günlük ücret alacağının bulunduğunu ileri sürerek fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacakları ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ve gece zammı ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; ev tipi sosyal hizmetler biriminde çalışan davacının işçi olmayıp davanın 4857 sayılı İş Kanunu (4857 sayılı Kanun) kapsamında değerlendirilemeyeceğini ve bu bağlamda iş mahkemelerinin görevli olmayacağını, yargı yolunun caiz olmadığını, 696 sayılı KHK ile sürekli işçi

kadrosuna geçen davacının ücretinin tâbi olduğu mevzuat hükümleri uyarınca eksiksiz olarak ödendiğini, fazla çalışma yapmadığını ve denkleştirme esasına göre çalıştığını, ücret alacağı talebinin haksız ve dayanaksız olduğunu, davacının ödenmeyen alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 01.11.2020 tarihi itibarıyla davacının ücret alacaklarının ... Sağlık İş Sendikası ile davalı Bakanlık arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinin 28 inci maddesine göre günlük olarak belirlenmesi gerektiği, davacıya ait bordroların incelenmesinde; aydaki gün sayısına göre hesaplanan ücretinin ödendiği, toplu iş sözleşmesi hükümlerinde, “Saat 20.00-06.00 arasında yapılan çalışmalar gece çalışmalarıdır. Güvenlik görevlileri hariç bu saatlerde çalıştırılan işçilere ücretleri % 10 zamlı ödenir.” şeklinde düzenleme bulunduğu anlaşıldığından ve puantaj kayıtlarından davacının gece çalışması olmadığı anlaşıldığından davacının gece zammı alacaklarına ilişkin istemin reddine karar verildiği, puantaj kayıtlarından davacının fazla çalışma yaptığı, fazla çalışma karşılığı ücretlerin %60 zamlı olarak ödeneceğinin düzenlendiği, davacının fazla çalışmasına ilişkin tahakkuk ve ödemeler mahsup edilerek puantaj kayıtlarına göre bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacıya fazla çalışmalarının karşılığı olarak serbest zaman kullandırıldığının belirlendiği anlaşıldığından davacının fazla çalışma alacağı bulunmadığı, yine puantaj kayıtlarından davacının ulusal bayram ve genel tatil günleri çalıştığı, buna göre bilirkişi raporunda hesaplanan ulusal bayram ve genel tatil çalışma alacağı bulunduğu, yine puantaj kayıtlarından hafta tatilini kullandığı anlaşıldığından davacının hafta tatili alacaklarına ilişkin istemin reddine karar verildiği, davalının son oturum tutanak tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmedildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesi kararının eksik incelemeye dayalı olduğunu, davacının çalıştığı Kurumda bakıma muhtaç kişilere hizmet verildiği de gözetildiğinde davacının aynı çalışma sisteminde çalıştığının kabul edilemeyeceğini, sürekli bakım ve gözetim gerektiren kişilere hizmet veren davacının tam gün çalıştığını, işin doğası gereği çalışmaya ara vermesinin mümkün olmadığını, bu durumda fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve gece zammı alacaklarına hak kazandığını, davacının ücretinin kadroya geçirilmeden önce asgari ücretin belirli bir oran fazlası üzerinden belirlendiğini, ayrıca fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları ile gece zammı alacaklarına ilişkin hesaplamaların hatalı yapıldığını, mahsubun ilgili olunan aydan yapılması gerekirken toplam alacak üzerinden uygulanan mahsup işlemiyle yapılan hesaplamanın hükme esas alınmayacağını, hesap tekniğinin hatalı olduğunu, davacıya mevzuata aykırı biçimde her ay 30 gün üzerinden ücret ödemesi yapıldığını, oysa gerek bireysel iş sözleşmesinde, gerekse 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi uyarınca idarelerce sürekli işçi kadrolarına geçirilen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde esas alınacak toplu iş sözleşmesi hükümlerinde yevmiye üzerinden ödeme yapılacağı belirtildiğinden 31 gün süren aylarda da 31 gün üzerinden ücret ödemesi yapılması gerektiğini, bilirkişinin bu husustaki alacak talebi hakkında herhangi bir değerlendirme yapmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın tüm talepler yönünden kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İşçi Statüsüne Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi ile ücret zammı, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerine yönelik düzenlemeler yapılmış olup ücretlerin yevmiye üzerinden belirlenmesi gerektiği hususuna yer verilmediği, ... Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası ile TÜHİS arasında bağıtlanan 15.01.2021 tarihli toplu iş sözleşmesinin 28 inci maddesinde ise, işçilerin ödemelerinin günlük olarak hesaplanacağının düzenlendiği, 01.11.2020 tarihi itibarıyla ... Sağlık İş Sendikası ile davalı Bakanlık arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükmü uyarınca ücretin günlük olarak belirlenmesi gerektiği, davacıya ait bordroların incelenmesinde, davacıya aydaki gün sayısına göre ücretinin ödendiği, ... Sağlık İş Sendikası ile bağıtlanan ve davacı yönünden 01.11.2020 tarihi itibarıyla geçerli olan toplu iş sözleşmesinde fazla çalışma karşılığı ücretlerin %60 zamlı olarak ödeneceğinin, hafta tatillerinde çalıştırılan işçilere o gün için toplam 3 günlük ücret ödeneceğinin ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma yapan işçiye o günün yevmiyesi hariç 2 yevmiye daha ödeneceğinin düzenlendiği, ayrıca toplu iş sözleşmesinde gece zammına ilişkin bir hüküm bulunmadığı, 01.11.2021-31.10.2024 tarih aralığındaki toplu iş sözleşmesinin ek 1 inci maddesi gereği “bakım personeli için imza tarihinden itibaren yani 11.05.2022 tarihinden itibaren “fiilen çalıştıkları gece dönemi için günlük brüt çıplak ücretlerinin %2'si oranında gece zammı verileceği” hükmünün yer aldığı, somut uyuşmazlıkta davacının hüküm altına alınan alacakları yazılı delile göre hukuka uygun tespit edilmiş olduğundan, bu yöne ilişkin istinaf taleplerinin isabetsiz olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hesaplamaların arabuluculuk son tutanak tarihi itibarı ile muaccel olan tarih aralığı için yapıldığının anlaşıldığı gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar etmiş ve inceleme sırasında resen gözetilmesi gereken sair nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın tüm talepleri yönünden kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve ücret farkı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, hafta tatili ile gece zammı ücreti alacaklarının ispatı ve hesaplanması hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK' ya eklenen geçici 23 üncü madde, 4857 sayılı Kanun'un 22, 32, 41, 42, 44, 46, 47, 63 ve 68 inci maddeleri.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.