Logo

9. Hukuk Dairesi2024/8206 E. 2024/10381 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının davalı işverenden ücret, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmışsa bu alacakların hesabı ve işverence ödenip ödenmediği noktasında toplanmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/514 E., 2024/25 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddi ile incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirket bünyesinde 07.07.2008-28.02.2013 tarihleri arasında kesintili şekilde oto tamir ustası olarak net 1.500,00 USD ücretle çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğini, davacının haftanın 7 günü 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, dinî bayramların ilk günü dışında tüm ulusal ... ve genel tatil günlerinde çalıştığını ancak fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil ücretlerinin ödenmediğini beyanla dava konusu kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının 07.07.2008 tarihinde oto tamirci olarak işe başladığını, 06.05.2011 tarihinde iş sözleşmesi feshedilerek davacıya kıdem ve ihbar tazminatlarının ödendiğini, davacının 20.04.2012 tarihinde tekrar işe başladığını ve 28.02.2013 tarihinde istifa etmek suretiyle iş sözleşmesini feshettiğini, davacının bu döneme ilişkin kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin istifa nedeni ile mesnetsiz olduğunu, 1.500,00 USD ücret alındığı iddiasının doğru olmadığını, ücretin iş sözleşmesinde belirlenen şekilde brüt 600,00 USD olduğunu, yapılan iş gereği fazla çalışmaların hesaplara yatırıldığını, davacının brüt ücret üzerinden her ay yüzde 5 sigorta kesintisi yapılarak 570,00 USD aldığını, şantiyede haftanın 6 günü 08.00-17.00 saatleri arasında çalışıldığını, haftanın 1 günü mutlaka izin kullandırıldığını, Irak'ta hafta sonu tatilinin cuma günleri yapıldığını, davacının çalıştığı ülkedeki resmî ve dinî ... günlerinde çalışmadığını, hafta tatilini kullandığını, hafta tatili günlerinde, ulusal ... ve dinî bayramlarda çalışma yapması hâlinde ücretinin ödendiğini, Irak'ta şantiyelerde iklim koşulları gereği haziran, temmuz, ağustos, eylül aylarında günün belli saatlerinde çalışma yapılmadığını, bu sebeple saat 17.00'den sonra telafi çalışması olarak saat 19.00'a kadar çalışıldığını, bu çalışmaların fazla çalışma sayılamayacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2019 tarihli ve 2015/692 Esas, 2019/176 Karar sayılı kararıyla; Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının davalı işyerinde iki çalışma döneminde toplam 3 yıl 10 ay 24 gün çalıştığı, ikinci dönem çalışmasının istifa ile sona erdiği, davacının ilk dönem çalışması ile ilgili olarak son aylık net ücretinin 1.300,00 USD, giydirilmiş brüt ücretinin 1.565,00 USD olduğu, birinci çalışma döneminin tazminat gerektirmeyecek şekilde feshedildiği hususunun ispatlanamadığı, davacı işçinin haftalık 16,5 saat fazla çalışma yaptığı, davacının bir kısım ücretlerinin ödendiğinin davalı tarafından ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilli istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesinin 03.03.2022 tarihli ve 2019/3030 Esas, 2022/251 Karar sayılı kararıyla; tanık anlatımları, emsal ücret araştırması yazı cevabı, davacının tanık sıfatı ile alınan beyanları, görevi ve görev süresi, çalışmanın yurt dışında gerçekleşmesi dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesince davacının ücretinin net 1.300,00 USD olarak kabulünün dosya kapsamına uygun bulunduğu, davacıdan alınan ibranamenin geçerli olmadığı ve makbuz niteliğini taşıdığı, tanık anlatımları ve benzer mahiyetteki dosyalardaki tespitlere göre davacının haftalık 16,25 saat olarak tespit edilen fazla çalışma süresinin dosya kapsamına uygun olduğu, fazla çalışmaya ilişkin tanık beyanlarının diğer delillerle desteklendiği, davacının tanıklık yaptığı sırada ücretlerinin ödendiğine ilişkin beyanının işbu davada talep ettiği 2012 yılı ve sonrasına ait ücretleri ile ilgili olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 31.05.2022 tarihli ve 2022/4757 Esas, 2022/6862 Karar sayılı kararıyla; taraf tanıklarının davacı ile birlikte çalıştıklarını beyan ettikleri çalışma sürelerine göre fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatili alacaklarının bir bölümünün ispatlanamadığı, fazla çalışma alacağı noktasında davalının beyan ettiği talimat dosyası celbedilerek davacının savunulan şekilde çalışma düzenine ilişkin bir beyanının olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil alacaklarının tüm dönem yönünden 1.500,00 USD aylık ücret üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğu, davacının ücretinin 21.07.2011 tarihinden sonra çalışılan dönem yönünden aylık net 1.370,00 USD ile sınırlı olarak ispatlandığı gerekçe gösterilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tanık beyanları, emsal ücret verileri, banka kayıtları, davacının davalı işyerinde yapmış olduğu iş ve kıdemi nazara alınarak davacının 21.07.2011 tarihine kadar aylık net 1.300,00 USD, bu tarihten sonraki dönemde ise aylık net 1.370,00 USD ücretle çalıştığı, bozma kararına göre celp edilen talimat dosyasında davacının sürekli fazla çalışma yaptığını beyan ettiği, dava konusu ücret, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal ... ve genel tatil alacakları yönünden bozma kararına uygun olarak hazırlanan 02.11.2023 tarihli rapordaki hesaplamanın hükme esas almaya elverişli olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; dosyada bulunan ibranameye değer verilmemesinin hatalı olduğunu, davacının tanık olarak dinlendiği dosyada ücret alacağı kalmadığını beyan ettiği hâlde bu beyanına itibar edilmediğini, davacının çalışmasının Irak ülkesinde geçtiği ve uyuşmazlığa yabancı hukukun uygulanması gerektiğini, bozma gereklerinin yerine getirilmediğini, davacıya yapılan bir kısım ücret ödemelerinin dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın tekrar bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ücreti, fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, hak kazanmışsa bu alacakların hesabı ve işverence ödenip ödenmediği noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17, 32, 41, 44, 46, 47, 63 ve 120 nci maddeleri ile (mülga) 1475 sayılı İş Kanunu'nun hâlen yürürlükte olan 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.