"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2875 E., 2024/767 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 23. İş Mahkemesi
SAYISI : 2019/1104 E., 2022/701 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince 28.02.2023 tarihli ek karar ile; istinaf dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından ek kararın istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalının yurt dışı şantiyelerinde 29.06.2014-28.10.2017 tarihleri arasında seramik ustası olarak aylık 2.000,00 USD net ücret ile çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, ücret, fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının kendi çalışanları olmadığını, husumet itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, Rusya'da çalışma nedeniyle çalışılan ülke hukukunun uygulanması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle sona erdirildiği ve ihbar öneli verildiği ispat edilemediğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda hesaplandığı şekliyle fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine 28.02.2023 tarihli ek karar ile istinaf dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına ve 28.02.2023 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının müvekkili Şirket nezdinde çalışmadığını, davacının hizmet süresinin ve ücretinin hatalı tespit edildiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanılmadığını, fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarının ödendiğini, uygulanan indirim oranının az olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya içeriğine göre gerekçeli kararın davalı vekiline 06.02.2023 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurma harcı ve nispi karar harcının 07.02.2023 tarihinde yatırıldığı, istinaf başvuru dilekçesinin ise 21.02.2023 tarihinde İlk Derece Mahkemesine sunulduğu, Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin (Yönetmelik) 208 inci maddesinin dördüncü fıkrasına göre kanun yolu başvurusunun kanun yolu dilekçesinin kaydedildiği tarihte yapılmış sayılacağı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 31.05.2023 tarihli ve 2022/9-232 Esas, 2023/553 Karar sayılı ilâmında açıklandığı üzere kanun yolu hakkının kullanılabilmesi için sadece kanun yolu harcının yatırılması yeterli olmayıp kanun yolu başvuru dilekçesinin de fiziksel ortamda verilmesi ya da UYAP ile oluşturulan elektronik ortam üzerinden gönderilmesi gerekmekte olup kanun yolu dilekçesinin kaydedildiği tarihte karara karşı kanun yoluna başvurulmuş sayılacağının kabulü gerektiği, somut olayda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 92 nci maddesi de gözetildiğinde davalı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesine verilen istinaf başvuru dilekçesinin yasal süresi geçtikten sonra verildiğinin tespit edildiği, hâl böyle olunca davalı tarafın ek karara yönelik istinaf başvurusunun haklı bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin 28.02.2023 tarihli ek karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve ayrıca Rusya hukukuna göre davanın tamamen zamanaşımına uğradığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı tarafından yasal süresinde istinaf yoluna başvurulup başvurulmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 92, 345 ve 346 ncı maddeleri ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 445 inci maddesi.
2. Yönetmelik'in 208 inci maddesi.
3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 31.05.2023 tarihli ve 2022/9-232 Esas, 2023/553 Karar sayılı ilâmı.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.