Logo

9. Hukuk Dairesi2024/8829 E. 2024/13606 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, 696 sayılı KHK ile kadroya geçirildikten sonra, işverenin 22.12.2020 tarihli kararıyla güncellenen ücret tablosuna göre değil, 01.11.2020 tarihinde yürürlükte olan ücret tablosuna göre ücretlendirilmesi gerektiği iddiasıyla açtığı ücret farkı alacak davasında, işverenin ücret uygulamasının hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya geçirildikten sonra işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanmaya başladığı, ücretlerin Kurum tarafından belirlendiği ve davacının tüm haklarının belirlenen güncel ücret doğrultusunda ödendiği gözetilerek, davalı işverenin ücret uygulamasının hukuka aykırı olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 4. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin alt işveren işçisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında sürekli işçi kadrosuna 02.04.2018 tarihinde geçiş yaptığını, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin 31.10.2020 tarihinde sona erdiğini ve müvekkilinin ...Kooperatif, Eğitim, Büro ve Güzel Sanatlar İşçileri Sendikası (... İş Sendikası) üyesi olduğunu, davalı işyerinde 01.11.2020 tarihinde geçerli olan ücret skalasına göre ücretinin belirlenmesi gerekirken düşük ücretten ödemelerin yapıldığını ayrıca 01.11.2020 tarihinden itibaren davalı işyerinde yürürlükte olan ... İş Sendikası hükümlerinden de yararlandırılmadığını iddia ederek fark ücret, ikramiye ve ilave tediye ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 375 sayılı KHK ile kadroya geçirildiğini, davacının taleplerinin müvekkili Kurum ile 02.04.2018, 02.06.2018 ve 01.11.2020 tarihlerinde imzalanan belirsiz iş sözleşmesi hükümlerine aykırı olduğunu, işçi ücretlerinin Kurumda toplu iş sözleşmesi hükümleri ile belirlenmediğini, Yönetim Kurulu kararı ile ücret tablolarının belirlendiğini, davacının da dâhil olduğu 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesinde kadroya geçen işçiler için 22.12.2020 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile ücret tablolarının güncellendiğini, toplu iş sözleşmesinde yer alan zamların davacıya uygulandığını ve sosyal hakların davacıya ödendiğini ayrıca talep edilen faiz türünün hatalı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının alt işveren şirketlerde çalışmakta iken 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde ile davalı işyerinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiği, sendika üyesi olduğu ve toplu iş sözleşmesinden yararlanması konusunda ihtilaf bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun 3 üncü alternatifinde belirtildiği şekliyle 01.09.2020 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu 2 No.lu ücret tablosunda C-1/ 4 kadrosunda yer alan işçiler için

belirlenen 5.553,88 TL ücret esas alınarak hesaplama yapıldığı; buna göre

01.11.2020 itibarıyla ücretin 5.553,88 TL olduğu; 01.03.2021 tarihinde %9,60 ücret zammı uygulanacağı ve bu tarih itibarıyla davacının ücretinin 6.087,05 TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davacının kendi iradesi ile imzaladığı iş sözleşmesi ile ücret ve diğer parasal alacaklarının belirlenmesinde davalı Kurumun yönetmelik ve esaslarının uygulanacağını kabul ettiğini, davacının, imzalamış olduğu iş sözleşmelerinde bağlı olduğunu kabul ettiği hüküm kapsamında, unvan ve ücreti davalı Kurum Yönetim Kurulu tarafından 375 sayılı KHK hükümlerine uygun olarak belirlendiğini ve yürürlüğe konduğunu, 375 sayılı KHK hükümlerinin iptali sağlanmadığı sürece, davalı Kurum ve çalışanlarının söz konusu hükümlerle bağlı olacağını, davacının tüm ücret ve haklarının eksiksiz olarak ödendiğini, fark alacak taleplerinin haklı olmadığını, mahkeme kabulüne göre de alacaklara istenen en yüksek işletme kredi faizi uygulanmasının hukuken mümkün olmadığını savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilere uygulanacak olan toplu iş sözleşmesinin 31.10.2020 tarihine kadar yürürlükte olduğu, yürürlük tarihinin sona ermesi ile davacının işyerinde uygulanmakta olan ve ... ...Sendikası ile imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanmaya başladığı, geçiş dönemi sosyal haklarının kıstelyevm usulü ödendiği, ücretlerin Kurum tarafından belirlendiği ve C-1/4 derece kademe ücretlerinin 22.12.2020 tarihli karar ile güncellendiği, davacının tüm haklarının belirlenen güncel ücret doğrultusunda ödendiği, eksik bir ödeme bulunmadığı, davalı işverenin ücret uygulamasının hukuka aykırı olmadığı, tüm bu nedenlerle fark ücret taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; 01.11.2020 tarihi itibarıyla işyerinde 01.09.2020 yürürlük başlangıç tarihli ve 2 No.lu ücret tablosunun yürürlükte olduğunu, davacı işçi ile aynı işi yapan kadrolu işçilere bu tablo esas alınarak ücret ödendiğini ancak davalı işverenin hakkını kötüye kullanarak 22.12.2020 tarihinde aldığı kararla sürekli işçi kadrosuna geçen işçilere özgü geriye yürür şekilde yeni bir ücret tablosu oluşturduğunu ve bu tabloya uygun şekilde kadroya geçen işçilere 01.11.2020 tarihinden geçerli olacak şekilde baskı ile belirsiz süreli iş sözleşmeleri imzalatıldığını ve bu doğrultuda 15.12.2020 yürürlük başlangıç tarihli ücret tablosunun C-1/4 kadrosuna göre ödeme yapıldığını, davacının 01.11.2020 tarihinde davalı işyerinde yürürlükte olan 01.09.2020 tarihli ücret skalasına göre ücretinin belirlenmesi ve bu ücrete toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiğini, alt işveren işçilerinin sürekli işçi kadrosuna geçirilmesinin amacının aynı işi yapan alt işveren işçileri ile kadrolu işçiler arasındaki eşitsizliğin giderilmesi olduğunu, davalı işverenin ise işçilere imzalattığı bireysel iş sözleşmeleri ve bu işçilere özgü oluşturduğu ücret tabloları ile eşit işlem borcuna aykırı hareket ettiğini, yönetim hakkını kötüye kullandığını ve yasayı dolandığını savunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 22.12.2020 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile güncellenen ücret tablosunun davacıya uygulanıp uygulanamayacağı ve buna bağlı olarak ücretinin tespiti ile talep konusu fark ücret alacaklarına hak kazanılıp kazanılmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 ve 32 nci maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 39 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.