"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1186 E., 2024/1542 K.
KARAR : Davanın reddi
Taraflar arasında Ankara 59. İş Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tespit davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 17.01.2011 tarihinde alt işveren nezdinde veri kayıt personeli olarak çalışmaya başladığını, değişik bölümlerde sekreter olarak çalıştırıldığını, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (375 sayılı KHK) gereği eklenen geçici 23 üncü madde hükmü gereği sürekli işçi kadrosuna atandığını ve atandıktan sonra da işveren tarafından 08.12.2020 tarihinde başhekim sekreteri olarak görevlendirildiğini, 2022 yılının Nisan ayında ise Kurumun sözlü görevlendirmesi üzerine toplu iş sözleşmesine de aykırı olarak davacının temizlik işlerinde çalıştırılmak üzere görevlendirildiğini, bu görevlendirmenin davacının çalışma koşullarının ağırlaştırılması niteliğinde olduğunu ve işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin 29 uncu maddesinin (d) bendine aykırı olduğunu ileri sürerek dava konusu temizlik işinin (vasıfsız iş) yapılmasına dair görevlendirmenin toplu iş sözleşmesinin belirtilen düzenlemesine aykırı olup çalışma koşullarında esaslı değişiklik niteliğinde olduğunun tespiti ile iptaline ve toplu iş sözleşmesinin 29 uncu maddesinin (d) bendi kapsamında benzer mahiyette vasıflı bir işte görevlendirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, 24.12.2017 tarihli ve 30280 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile alt işveren firma bünyesinde çalışan işçilerin kadroya geçişlerinin düzenlendiğini, davacının temizlik ihalesini alan firmaların uhdesinde çalıştığını, bu durumun davacının Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kaydı ve ilgili firmaların ihale dokümanları incelendiğinde görüleceğini, davacının sonrasında kadroya geçiş işlemleri yapılırken temizlik kadrosuna geçişinin sağlandığını, yani kişi hangi ihale kapsamındaki firmada istihdam edilmişse o kadrolara istihdam geçişinin yapıldığını, güvenlik firmasında çalışmış kişilerin temizlik kadrosuna geçirilmesi mümkün olmadığı gibi temizlik ihalesini alan firmada istihdam edilmiş işçinin de tıbbi sekreter, veri hazırlama olarak kadroya geçirilmesinin mümkün olmadığını, davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Ankara 59. İş Mahkemesinin 31.05.2023 tarihli ve 2022/441 Esas, 2023/316 Karar sayılı kararıyla; davacının davalıya ait Hastanede 17.01.2011 tarihinde alt işveren firma nezdinde çalışmaya başladığı ve 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında sürekli işçi olarak Seferihisar Necat Hepkon Devlet Hastanesinde kadroya geçtiği, işe giriş bildirgesine göre temizlik görevlisi olarak bildirimde bulunulduğu, davacının Hastane yönetimi tarafından temizlik görevlisi olarak çalıştırılmak istenmesinin açıkça toplu iş sözleşmesinin amir hükmüne aykırı olduğu, toplu iş sözleşmesi hükümlerinin taraflar için bağlayıcı olduğu da dikkate alındığında 08.12.2020 tarihli ve 22447147-929-E2981 sayılı yazı ile yapılan görevlendirme kararının toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptali ile davacının vasıflı bir işte görevlendirilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 19.09.2023 tarihli ve 2023/2669 Esas, 2023/3058 Karar sayılı kararıyla; dinlenen tüm tanıklarca davacının son görevlendirmeye kadar birçok poliklinik ve başhekim nezdinde veri kayıt elemanı-sekreter olarak çalıştığının tereddüde yer ermeyecek şekilde beyan edildiği; davacının kurs bitirme belgesine göre 19.08.2011 tarihinde Büro Yönetimi ve Sekreterlik Kursunun Tıbbi Sekreterlik kısmını “Pekiyi” derece ve “92” notu ile bitirip belge almaya hak kazandığı görüldüğünden davacının yazılı itirazına rağmen iş şartlarının aleyhe değiştirildiği, SGK'ya bildirilen işi görmesi konusunda baskı uygulandığı açık olup davacının SGK meslek kodunun değiştirilmesini istemesinin haklı olduğu, 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddesinde "...Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir. ..." düzenlemesinin bulunduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, talebin kabulünün yerinde olduğu ancak yargı makamları tarafından İdareyi ... ya da işleme zorlayıcı karar verilmesi mümkün olmadığından davacının görevlendirilmesine karar verilemeyeceği, sadece işlemin hukuka aykırı olduğunun tespiti ve iptali ile yetinilmesi gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 13.03.2024 tarihli ve 2023/19489 Esas, 2024/4746 Karar sayılı ilâmıyla; Bölge Adliye Mahkemesinin yargı makamları tarafından İdareyi ... ya da işleme zorlayıcı karar verilmesinin mümkün olmadığı yönündeki gerekçesi yerinde ise de Bölge Adliye Mahkemesince yeniden kurulan hükümde hukuka aykırılığın tespitinin yanında işlemin iptaline dair karar verilmesinin yerinde görülmediği, uyuşmazlığın esasına yönelik olarak; 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü maddedeki "...Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir. ..." hüküm uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin sadece kadroya geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebileceği, toplu iş sözleşmesinin 29 uncu maddesinin (d) bendi hükmünün 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde karşısında davacı bakımından uygulanabilirliği bulunmadığı, davacının Kanun hükmünün gereğinin yerine getirilmesi için geçiş sırasındaki işine uygun bir işte çalıştırılmasının çalışma koşullarında esaslı değişiklik yapıldığı şeklinde yorumlanamayacağı, davacının talebinin bu gerekçe ile reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davacının 2011 yılından itibaren poliklinik sekreteri ve sekreter olarak çalışıp nöbet tuttuğunu, 2022 Nisan ayında temizlik işine verilmesinin kötüniyetli olduğunu, Mahkeme kararında hem toplu iş sözleşmesi hükmünün hem de 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 22 nci maddesi hükümlerinin ihlal edildiğini, gerekçede gösterilen KHK hükmünün kadroya geçiş aşamasıyla ve ihalede verilen işlerde çalıştırılmayla ilgili olduğunu, oysa davalı Bakanlığın ihalede temizlik işçisi olarak işe alınan işçilerin çoğunu teknik personel veya masa başı personel olarak çalıştırdığını, toplu iş sözleşmesi hükmünün de bu amaçla konulduğunu, verilen kararın 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın eşitlik ilkesi ve çalışma hakkını düzenleyen maddelerine ve işçi lehine yorum ilkesine aykırılık teşkil ettiğini, davacının üyesi bulunduğu Sendika ile imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmaması sonucunu doğurduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde hükümleri uyarınca ihale alınan işlerde görevlendirilmesi yapılan davacı işçinin; işyerinde bağıtlanan toplu iş sözleşmesi gereği vasıflı bir işte çalıştırılması gerektiğinin tespiti ile yapılan görevlendirmenin esaslı değişiklik kapsamında olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 sayılı Kanun'un 22 nci maddesi, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.