Logo

9. Hukuk Dairesi2025/1557 E. 2025/1986 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yemek yardımı alacağının hesaplanmasında Yüksek Hakem Kurulu karar tarihi mi yoksa davacının sendikaya giriş tarihi mi esas alınacağı ve davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı dönemin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak, davacının sendika üyeliği başlangıç tarihi ve Yüksek Hakem Kurulu karar tarihi gözetilerek yapılan hesaplamaya göre hüküm tesis edilmesi ve usulüne uygunluğu değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılar...İnşaat Temizlik Nakliye... San. Tic. Ltd. Şti., ... Yapı Tekstil Gıda Turizm ... San. Tic. Ltd. Şti. ve ... İnşaat Elektrik...ve Bakım Hizm. San. Tic. Ltd. Şti.nin (davalı Şirketler) oluşturduğu adi ortaklık ile müvekkilinin üyesi olduğu ..., İnşaat İşçileri Sendikası arasında toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri sırasında Yüksek Hakem Kurulunun 12.09.2019 tarihli ve 2019/255 Esas, 2019/398 Karar sayılı kararı ile toplu iş sözleşmesinin uygulanmaya başlandığını, davacının sendika üyesi olduğunu, toplu iş sözleşmesinde düzenlenen alacakların işverence hiç ödenmediğini iddia ederek yemek yardımı, yakacak yardımı, bayram harçlığı, ikramiye ve ücret farkı alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili; hak düşürücü süre itirazında ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, Sendikanın işçi adına dava açma yetkisinin araştırılması gerektiğini, İdarenin ihale makamı olduğunu, davacının rutin yol bakım ve onarım ile kar ve buz mücadelesi yapılması işine ait ihale kapsamında çalıştığını, ihalenin yapım ihalesi olduğunu, İdarenin ihale makamı olarak hak ediş ilanları ile ilgili tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, husumet itirazları bulunduğunu, ortak girişimi oluşturan Şirketler ile İdare arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığından ve alacağa dayanak olan toplu iş sözleşmesinin tarafı olmadıklarından toplu iş sözleşmesinden kaynaklı ödeme yükümlükleri bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Şirketler vekili; müvekkili Şirketlerin merkezi Diyarbakır’da olduğundan yetkili mahkemenin Diyarbakır iş mahkemeleri olduğunu, zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının ... işçisi olduğunu, davalı ... Müdürlüğün işçi temini ile davacıyı istihdam ettiğini, müvekkili Şirketlerin işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının çalıştığı işyerinin toplu iş sözleşmesi kapsamında kalmadığını, davacının sendika üyeliğinin devam edip etmediği, sona ermiş ise hangi tarihte sona erdiğinin tespit edilmesi gerektiğini, davacı tarafça talep edilen faiz türünü kabul etmediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 08.12.2022 tarihli kararı ile; davalı İdare ile diğer davalı Şirketler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi olduğu, Yüksek Hakem Kurulu tarafından 02.10.2019 tarihinde karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin 01.12.2018-17.07.2021 tarihleri arasında yürürlükte olduğu, davalıların ödenmeyen işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 08.12.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin 08.12.2023 tarihli kararı ile; davalı ... ile diğer davalı Şirketler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğu, davacının talebinin davalı alt işverenler ile ilgili Sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden kaynaklandığı, davacının toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikaya üye olması sebebiyle toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara hak kazandığı, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi uyarınca alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarından asıl işveren olan davalı ... Müdürlüğünün sorumlu tutulmasında hukuka aykırılık bulunmadığı, hüküm altına alınan alacaklara işletilen faizin türü ve başlangıç tarihi ile vekâlet ücretinin de doğru belirlendiği gerekçesiyle davalı  ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Bölge Adliye Mahkemesinin 08.12.2023 tarihli kararının süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek 12.09.2019 tarihinde Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve talep konusu dönemde davalıya ait işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinin 26. maddesi uyarınca yemek yardımı alacağının Yüksek Hakem Kurulu karar tarihi olan 12.09.2019 tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taleplerin davacının işe giriş tarihi olan 10.04.2019 tarihi esas alınarak hesaplandığı, ne var ki davacının 31.07.2019 tarihinde Sendika üyeliğine kabul edildiği görülmekte olup 31.07.2019 tarihinden önce dayanışma aidatı ödeyip ödemediğinin ise dosya kapsamından anlaşılamadığı, bu durumda İlk Derece Mahkemesince, davacının 31.07.2019 tarihinden önce dayanışma aidatı ödeyip ödemediği tespit edilerek ve sonucuna göre toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği dönemin belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak yapılan yargılamada, bozma kararı doğrultusunda alınan bilirkişi ek raporu hükme esas alınmak suretiyle ve usuli kazanılmış haklar da gözetilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde;

1. İdarenin toplu iş sözleşmesinin tarafı olmadığından ilgili taleplerden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını,

2. Müvekkilinin ihale makamı olduğunu, müvekkili İdareye husumet yöneltilemeyeceğini,

3. Dava konusu alacaklara arabuluculuk son tutanak tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğunu,

4. Hükmedilen faiz oranlarının hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; yemek yardımı alacağının hesaplanması ile davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı dönemin belirlenmesine ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.