Logo

9. Hukuk Dairesi2025/348 E. 2025/1153 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İş müfettişi raporuna dayanılarak verilen idari para cezasının iptali talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanabilir hukuk kuralları çerçevesinde, iş müfettişi raporundaki tespitlerin hatalı olduğuna dair davacı vekilinin iddialarını yeterli bulmayarak, ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygun olduğunu gözeterek temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararını onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 48. Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 15. İş Mahkemesi

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişleri tarafından müvekkili şirkete yönelik 14.08.2013 tarihinde gerçekleştirilen denetim sonucunda düzenlenen 16.08.2013 tarihli inceleme raporu ve bu rapora istinaden müvekkiline 06.03.2014 tarihinde tebliğ edilen 24.02.2014 günlü idari para cezası uygulanmasına ilişkin sebeplerin tamamen hatalı ve kanuna aykırı olduğu, idari para cezasına esas alınan teftiş raporunun özenden yoksun, dikkatsizce ve işyeri kayıt ve belgeleri dikkate alınmadan düzenlenmiş olduğunu, raporda yapılan değerlendirmelerin de maddi gerçeklere aykırı ve hatalı olduğunu, haksız ve hukuka aykırı düzenlenen teftiş raporuna vaki itirazlarının 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 92/3 hükmü gereğince kabulü ile idari para cezasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili; Kurumun davada taraf sıfatının olmadığını, davanın husumetten reddinin gerektiğini, davacı nezdinde yapılan teftiş sonucu düzenlenen 16.08.2013 günlü inceleme raporu ile davacı Şirket tarafından 4857 sayılı Kanun'a muhalefet edildiğinin tespit edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Dâhili davalılar, davaya cevap dilekçesi sunmamışlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafça idari para cezasına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edildiği ve itirazın reddedildiği, 4857 sayılı Kanun'un 92/3 hükmüne göre açılan teftiş raporunun iptali talebinin ise reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; puantaj kayıtları ve bordroların teftiş kurulu raporunun aksini ispat eder mahiyette delil niteliği taşımadığı, bu şekilde raporun aksinin ispat edilemediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Dava konusu iş müfettişi raporundaki dâhili davalı 9 işçinin fiilen günde 11,5 saat çalıştıkları ve günde 4 saat fazla çalışma yaptıklarına ilişkin tespitlerin isabetli olmadığını, bilirkişi raporunda da bu durumun hatalı olduğunun belirtildiğini,

2. İşçi sicil dosyasında mevcut yazılı sözleşmelerin kanuna uygun olduğunu, inceleme sırasında sadece bir işçinin özlük dosyası incelenerek 142 işçinin tamamının sözleşmelerinde eksiklik varmışcasına değerlendirme yapılmasının hatalı olduğunu,

3. İşyerinde işçilerin büyük bir kısmının fazla çalışma yapmadığını, işçi puantaj kayıtları dikkate alınmadan günde 11 saat üzerinden fazla çalışma yapılmadığı hâlde idari para cezası kesildiğini, hatalı değerlendirme yapılarak davanın reddine karar verildiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, iş müfettişi raporunun ve bu rapora istinaden düzenlenen idari para cezasının iptaline ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemelerince; karar başlığında davalı olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yerine Türkiye İş Kurumunun gösterilmiş olması, mahallinde her zaman düzeltilmesi mümkün bir maddi hata niteliğindedir.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.