"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1999-2010 yılları arasında davalı Şirketin yurt dışı şantiyelerinde iş makineleri tamircisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işverence feshedilerek Türkiye'ye gönderildiğini, en son ücretinin net 9.000,00 Suudi Arabistan riyali olduğunu, ayrıca üç öğün yemek, barınma ve ısınma gibi gereksinimlerin davalı işveren tarafından karşılandığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı Şirkette çalışmasının olmadığını, başka Şirket olan ... Al ... Şirketinde çalıştığını, dolayısıyla müvekkili Şirketin işveren olarak sorumlu tutulmaması gerektiğini, davacının çalışmasını sürdürdüğü ... Al ... Şirketi ile yaptıkları yazışmalar neticesinde elde edilen ve Mahkemeye sunulan belgelerden, davacının bu Şirketlerde çalışmasının bulunduğu ve alacaklarını eksiksiz olarak aldığı hususunun açıkça anlaşılmakta olduğunu, 04.07.2000-30.06.2003, 05.01.2004-27.06.2005 ve 26.11.2007-29.06.2009 tarihleri arasındaki her bir çalışma dönemi için mevcut ibranamelerde davacının hiçbir hak ve alacağı kalmadığını, tüm dava ve taleplerinden feragat ettiğini beyan ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 19.08.2021 tarihli kararı ile; davacının davalı işverene ait yurt dışı şantiyelerinde 04.07.2000-30.06.2003, 05.01.2004-27.06.2005 ve 26.11.2007-29.06.2009 tarihleri arasında toplam 6 yıl 24 gün çalıştığı, dava konusu alacaklardan davalı Şirketin sorumlu olduğu, davacının iş sözleşmesinin tazminatı gerektirmeyecek şekilde haklı sebeple feshedildiği hususunun işveren tarafından kanıtlanamadığı, davacının üç dönemdeki her çalışmasının sonunda davalı işveren tarafından "İbraname-Feragatname" isimli belgeler imzalatıldığı, imzalanan bu belgelerde davacının yaptığı fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerini, kıdem ve ihbar tazminatlarının tamamını noksansız aldığını, hiçbir alacağının kalmadığını ve işveren hakkında dava hakkından feragat ettiğini beyan ettiği, belgede ödenen tutarın yer almadığı, metnin Türkçe olduğu görülmekte ise de davacı asılın 05.04.2021 tarihli isticvap beyanına göre çalışma dönemleri sonunda davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin 19.08.2021 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 28.12.2023 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Bölge Adliye Mahkemesinin 28.12.2023 tarihli kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, dosya içerisinde davacının üç dönemdeki her çalışmasının sonunda 30.06.2003, 27.06.2005 ve 29.06.2009 tarihli ve "İbraname Feragatname" başlıklı, davacının isim ve imzasının bulunduğu, diğer hak ve alacaklarla birlikte dava konusu olan kıdem ve ihbar tazminatlarının tamamının noksansız alındığına dair ibare içeren ibranameler bulunduğu, 818 sayılı Borçlar Kanunu (818 sayılı Kanun) döneminde tanzim edilen, işçinin imzasını taşıyan, fesihten sonra düzenlenen ve savunma ile çelişmeyen, davaya konu hakların sayıldığı ibranamelere değer verilmesi gerektiği, salt miktar içermemesinin ibranamenin geçersizliği sonucunu doğurmayacağı, belirtilen "İbraname-Feragatname" başlıklı belgeler geçerli olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken ibranamelere değer verilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının daha evvel tespit edilen üç dönem çalışmasının sonunda sırasıyla 30.06.2003, 27.06.2005, 29.06.2009 tarihli ibranamelerin imzalandığı, ibranamelerin içeriğinde davaya konu kıdem ve ihbar tazminatları bakımından davacının feragat beyanının bulunduğu, söz konusu ibranamelerin miktar içermediği, bu hâlde 818 sayılı Kanun'a uygun şekilde düzenlendiği, davacının ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde;
1. Dosyada yer alan 30.06.2003, 27.06.2005, 29.06.2009 tarihli ibranemelere itibar edilmesinin ve çalışma dönemlerinin tasfiyesinin mümkün olmadığını,
2. Çalışma sona ermeden imzalanan ve miktar içermeyen ibranamelerin geçersiz olduğunu ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, dosyada yer alan ibranamelere değer verilip verilmeyeceği ve buna göre davacının kıdem ve ihbar tazminatlarının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.