"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bakırköy 23. İş Mahkemesi
Mahkeme kararı davalı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı (Bakanlık) vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Bakanlığın alt işvereni olan diğer davalı yanında 01.03.2008-28.02.2012 tarihleri arasında, 1.150,00 TL ücret, yemek ve servis olanakları ile güvenlik şefi olarak İstanbul Ulaşım Bölge Müdürlüğünde çalıştığını, dinî bayramların bir gün dışında tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmadığını, haksız olarak işine son verildiğini iddia ederek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, yıllık ücretli izin ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i yetki ve husumet itirazında bulunduklarını, ilgili kayıt ve işlemlerin diğer davalı tarafından yapıldığını ve sorumluluklarının bulunmadığını, davacının diğer davalının işçisi olduğunu, davanın usul hukuku açısından reddinin gerekeceğini, faiz türlerine itiraz ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı MFS Özel Güvenlik Koruma Eğitim Sistemleri ve ...(Şirket) vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'înde bulunduklarını, işi diğer davalıdan ihale ile aldıklarını, işin yürütümü esnasında tüm emir, talimat ve kararları diğer davalının aldığını, diğer davalı ile aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin olduğunu, davacının çalıştığı diğer alt işverenlerin de davaya dâhil edilmesi gerektiğini, davacının ancak kendi yanlarındaki çalışma süresi kadar sorumluluklarının olabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 03.06.2016 tarihli kararı ile; davacının 01.03.2008-28.02.2011 tarihleri arasında davalı Şirket personeli olarak İstanbul Ulaşım Bölge Müdürlüğünde en son 1.000,00 TL net ücretle çalıştığı, iş sözleşmesinin haksız olarak işveren tarafından feshedildiğinin iddia edildiği, iş sözleşmesinin tazminat ödenmeyecek şekilde feshedildiğinin ispat yükünün işverene ait olduğu, davalılar tarafından feshe ilişkin delil ibraz edilmediği, bu nedenle iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın işveren tarafından feshedildiği kanaatine varıldığı, işyerinde üç vardiya hâlinde çalışıldığı ve fazla çalışma yapıldığının davacı tarafından kanıtlanamadığı, dinî bayramlarda bir gün dışında ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığı, karşılığının ödendiğinin işverence kanıtlanamadığı, yıllık izinlerin kullanıldığına dair izin defteri veya eşdeğer belge sunulmadığı, asgari geçim indiriminin ödendiğine dair imzalı ücret bordrosu, banka kaydı veya eşdeğer belge sunulmadığı, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğundan bütün alacaklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulundukları kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Mahkemenin 03.06.2016 tarihli kararının süresi içinde davalı Şirket vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece; diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davacının 28.02.2011 tarihi sonrasında aynı asıl işverenden iş alan Bakışlar Güvenlik Şirketinde 10.03.2011 tarihine kadar çalıştığı, davalı Şirket son alt işveren konumunda olmadığından ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacağından sorumlu tutulmasının hatalı olduğu, davalı Bakanlık yönünden şimdiki gibi ve taleple bağlı kalınarak 28.02.2011 tarihine göre yapılan hesaplamalar sonucu karar verilmesi isabetli ise de davalı Şirket yönünden yıllık ücretli izin ile ihbar tazminatı taleplerinin reddine dair hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı Şirket son alt işveren olmadığından ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacağından sorumlu olmadığı, taraflar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğundan diğer alacaklardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı Bakanlık vekili temyiz dilekçesinde;
1. Dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını,
2.Bakanlığın sadece ihale makamı olduğunu ve dava konusu alacaklardan sorumlu olmadığını,
3. Bakanlık ile diğer davalı Şirket arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığını,
4.Davacının tüm özlük haklarından diğer davalı Şirketin sorumlu olduğunu,
5.Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığını,
6.Davacının dava konusu alacaklara hak kazanmadığını, davacının ödenmeyen hiçbir alacağı bulunmadığını,
7.Bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı, alacakların hesaplanması ile dava konusu alacaklardan davalıların sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2 hükmü atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ile 439/2 hükmünde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.