Logo

9. Hukuk Dairesi2025/936 E. 2025/3684 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Alt işveren işçisinin, asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakları talep etmesi üzerine, asıl işverenin söz konusu toplu iş sözleşmesine bağlı olup olmadığı ve işçinin alacaklarının ödenmesinden sorumlu tutulup tutulamayacağı noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı asıl işverenin, alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden doğan alacaklarından sorumlu olduğu ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ilişkin yasal dayanak bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/3646 E., 2024/3266 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 3. İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/405 E., 2024/171 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri (Tes-İş) Sendikası üyesi olduğunu, davalıya ait işyerinde alt işverenler nezdinde çalıştığını, Yüksek Hakem Kurulunun 17.11.2016 tarihli ve 2016/1265 Esas, 2016/1395 Karar sayılı kararıyla uygulamaya konulan 01.04.2016 - 31.03.2018 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi hükümlerinin davacı hakkında uygulanmadığını ve bir kısım alacaklarının ödenmediğini, davalı işverenin ödenmeyen alacaklardan asıl işveren sıfatıyla sorumlu olduğunu ileri sürerek ücret farkı, ikramiye, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yakacak yardımı, öğrenim yardımı, bayram yardımı, çocuk yardımı, gece çalışması alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacı ile davalı arasında herhangi bir iş sözleşmesi bulunmadığını, davacının yüklenici firmanın işçisi olduğunu, davalı ... AŞ'nin (TEİAŞ) ihale makamı konumunda olduğunu, davacının çalışmaları sebebiyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, alt işverene bırakılan hizmet alım işinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun (4734 sayılı Kanun) 62/1-(e) hükmüne göre değil aynı Kanun'un 3. maddesinin (g) bendi kapsamında ihale edildiğini, kendilerinin ihalede yer almadığını, bu nedenle bağlayıcı olmadığını, davalı Kurumun toplu iş sözleşmesinden sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava dışı yüklenici firma işçisi olarak davalıya ait işyerinde çalıştığı, davalı işverenin asıl işveren sıfatıyla davacının çalışmalarından doğan alacaklardan sorumlu olduğu, davacının sendika üyesi olduğu, toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı bulunduğu, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının ödenmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle toplanan kanıtlara ve alınan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara, hükmün kanuni ve hukuki gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde;

1. Davacının talep ettiği alacakların Tes-İş Sendikası ile ihbar olunan Şirket arasında Yüksek Hakem Kurulunun kararı ile imzalanan toplu iş sözleşmesinden kaynaklandığını, davalı TEİAŞ'ın ihale makamı konumunda olduğunu, davalı Kuruma husumet yöneltilemeyeceğini, davacının çalışmaları sebebiyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını,

2. Alt işverene bırakılan hizmet alım işinin 4734 sayılı Kanun'un 62/1-(e) hükmüne göre değil, aynı Kanun'un 3. maddesinin (g) bendi kapsamında ihale edildiğini,

3. Davalı Kuruma toplu iş sözleşmesinden kaynaklı müteselsil sorumluluk yüklenemeyeceğini,

4. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar, dosya arasında bulunan puantaj kayıtlarına, özlük dosyasına ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı şekilde yüksek miktarda hesaplandığını.

5. Zamanaşımı, vekâlet ücreti ve faiz hükmü yönünden de karara itiraz ettiklerini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacaklardan davalının sorumlu olup olmadığına, vekâlet ücreti ile faize ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.