"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, asgari geçim indirimi, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... Turizm vekili, diğer davalı şirket ile aralarında acente sözleşmesinin bulunduğunu, sözleşmenin 05.07.2011 tarihinde imzalandığını, bu sebeplerle diğer davalı ile aralarında alt işveren - asıl işveren ilişkisinin bulunmadığını, davacının ise 05.07.2011- 31.07.2013 tarihleri arsında asgari ücret ile kendi şirket bünyelerinde çalıştığını, 05.07.2011 öncesi davacının çalışmasından kendilerinin sorumlu olmayacağını, davacının 31.07.2013 tarihinde istifa ederek ayrıldığını, buna rağmen iyiniyetli olarak davacıya kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, diğer davalı ile aralarında acente sözleşmesi bulunduğunu, davacı işçinin kendi işçileri olmaması sebebi ile ellerinde bilgi ve belge olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemesi Kararının Özeti:
Yargıtay (Kapatılan) 22.Hukuk Dairesinin 04.06.2020 tarihli bozma ilamına mahkemece uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda (keza mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda) "usuli kazanılmış hak" kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Yargıtay İBK 9.5.1960 tarih 21/9, RG. 28.6.1960-10537) Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Somut olayda, mahkemece hükmüne uyulan 04.06.2020 tarihli bozma ilamında işaret edildiği üzere devreden alt işveren davalı ... Turizm Mad. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. 05.07.2011 -31.07.2013 tarihleri arasında geçen çalışma süresi ve 31.07.2013 tarihindeki ücret seviyesiyle sınırlı olmak üzere kıdem tazminatı alacağından sorumludur. Bu nedenle devreden alt işveren davalı ... Turizm Mad. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin kıdem tazminatına ilişkin sorumluluğu bozmada belirtildiği şekilde hesaplanması gerekirken uyulmasına karar verilen bozma ilamı ile davalı ... Turizm yararına doğan usuli kazanılmış hak dikkate alınmaksızın, 07.07.2006-31.07.2013 tarihleri arası hesaplanan kıdem tazminatının tamamından davalı ... Turizm şirketinin sorumluluğuna karar verilmesi hatalı olup tekrar bozmayı gerektirmiştir.
3-Mahkemece hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde, davacının asıl dava kapsamında talep ettiği “asgari geçim indirimi (AGİ)” alacağı yönünden hüküm kurulduğu halde yapılan yazım hatası neticesinde kabul edilen talebin “UBGT alacağı” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilecek maddi hata olarak değerlendirilmiş olup, bozma sonrası yeniden kurulacak hükümde bu yanlışlığın giderilmesi de gözden kaçırılmamalıdır.
4-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesi gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, davaların birleştirilmesi durumunda da, asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında o davaya ilişkin yargılama giderlerinin de ayrı ayrı gösterilmesi zorunludur.
Somut olayda, Mahkemece asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken bu olgu göz ardı edilerek tek bir dava varmış gibi hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.