"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... 29. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ :ALACAK
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının ... Avcılar-Sefaköy-Bayrampaşa işletme Müdürlüğünde 01.08.2002-06.11.2014 arasında Sayac Değişim elemanı olarak çalıştığını, son ücretinin 1.700,00 TL net maaş ve sosyal haklar olduğunu, davalı ...'ın özelleştirilmesi sonucunda 31.08.2013 tarihinde iş akdine son verildiğini, 01.09.2013 tarihinde taşeron şirket olan ... bünyesinde aynı konum ve şartlarda çalışmaya devam ettiğini; iş akdinin 22.04.2016 tarihinde haksız olarak feshedildiğini, davalı ... ile ... sendikası arasında yapılmış olan 01.03.2011-28.02.2013 ve 01.03.2013-28.02.2015 yürürlük tarihli Toplu İş Sözleşmeleri hükümlerinden ve çalışma hayatının başından bu yana ... işçisi olan davacının ... kadrolu işçilerine sağlanan haklardan faydalanması gerektiğini, davacıya Toplu İş Sözleşmesi ve ... kadrolu işçilerine sağlanan söz konusu hak ve alacakların da ödenmediğini, işyerinde 08:30-17:30 saatleri arası çalışıldığını ancak çalışmaların 21:00'a kadar uzadığını, Cumartesi günleri ve ayda ortalama 2 defa Pazar günleri de 08:30-17:30 saatleri arası çalıştığını, ulusal bayram genel tatil günlerin de çalıştığını, davacının davalı ... işçisi olduğunun tespiti ile Toplu İş Sözleşmesinden kaynaklı olan haklarının da ödenmesi gerektiğini iddia ederek; 100 TL ücret farkı alacağı, 100TL sosyal yardım alacağı, 1.100 TL ilave tediye, 200 TL ikramiye, 100 TL iş riski tazminatı, 100 TL gıda, 100 TL elektrik, 100 TL yemek, 15.000 TL kıdem tazminatı, 3.000 TL ihbar tazminatı, 1000 TL fazla çalışma, 1.000 TL yıllık izin ücreti, 500 TL hafta tatili, 100 TL cumartesi zammı, 500 TL ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının net olarak davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalının Cevabının Özeti:
Davalı BEDA vekili cevap dilekçesinde; işyeri devri söz konusu olmadığını, bu nedenle husumet yöneltilemeyeceğini ve taleplerin zamanaşımına uğradığını, iddiaların doğru olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraflar arasında, davacının yıllık izin ücreti alacağının miktarı noktasında uyuşmazlık vardır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 31. maddesinde hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir şeklinde düzenleme yapılarak hakime yargılama sonunda doğruya ulaşma görevini yüklemiştir. Anayasamızın 141. maddesine göre, yargı basit, çabuk ve ucuz gerçekleşmelidir. Devlet yargının basit, ucuz ve çabuk gerçekleşmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak durumundadır. Zira hakkın tanınması ve korunmasındaki gecikmeler, hukuk devleti ilkesi ile uyumlu değildir, adil yargılanma hakkını ihlâl eder. Bu sebeple yargılama sonucunda ulaşılacak hüküm, doğru, gecikmemiş ve kendisinden beklenen etkiyi gösteren bir niteliğe sahip olmalıdır. Bundan dolayı belirsiz vakıaların açıklattırılmasına, eksikliklerin hâkim tarafından işaret edilerek taraflarca giderilerek yargılamanın uzatılmasının önüne geçilmesine ilişkin hâkimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunmaktadır. Usul hukuku için haksızlığın önlenmesinin anlamı, doğru hüküm kurulmasıdır. Bu hususta yapılacak bir inceleme içinse, tarafların iddialarını eksiksiz ve zaman, yer gibi somut unsurlarıyla tam bir açıklık içinde yargılamaya getirmeleri gerekmektedir. Doğru hüküm kuramama, bazen ise zayıf olan tarafın bir usuli hakkı bilmiyor olması dolayısıyla söz konusu olmaktadır. Böyle bir durumda, hakkın özünün, usule kurban edilmesi mümkün olmadığından, tarafın bir vakıayı bütün ayrıntılarıyla getirmemiş olması dolayısıyla yargılamanın doğru ve adil bir hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde aydınlatılmamış olması durumunda hâkim devreye girecek ve söz konusu usûlî olanağı tarafa hatırlatacaktır.
Somut olayda davacı vekili süre belirtmeksizin yıllık izin haklarının kullandırılmadığını iddia etmiştir. Mahkemece, ispat yükü üzerinde olan işverence imzalı yıllık izin defteri ve eşdeğer belge sunulmadığı gerekçesiyle davacının toplam hizmet süresine göre 12 yıllık dönemde hiç izin kullanmadığı gerekçesiyle 196 gün yıllık izin hakkının bulunduğu kabul edilerek yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece, davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK m.194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK m. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, davacının 12 yıllık çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı hayatın olağan akışına ters olduğundan, davacının beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.