Logo

9. Hukuk Dairesi2021/8941 E. 2021/13093 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile dava dışı işverenler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı, anahtar teslimi ile iş verilip verilmediği ve davalının işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün ihale ettiği işlerin, 6200 sayılı Kanun kapsamındaki görevleri arasında olduğu ve bu işlerin anahtar teslimi şeklinde ihale edilmesi nedeniyle davalı ile dava dışı şirketler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunmadığı, davalının ihale makamı sıfatıyla sorumluluğunun 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36. maddesi ile sınırlı olduğu gözetilerek mahkemenin kısmi kabul kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

...

...

...

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, davacının 01.09.2012- 30.11.2013 tarihleri arasında, DSİ 10. Bölge Müdürlüğü’nün Dicle 1. Merhale ...,... Cazibe Sulaması 2. Kısım Ana Kanal İnşaatı Yapımında çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, davalı ile davacının çalıştığı işverenler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunmadığını beyan ederek, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece verilen kararın Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 30.06.2020 tarihli, 2017/33481 esas, 2020/8244 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz Başvurusu:

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

Gerekçe:

Taraflar arasında davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile dava dışı işverenler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı, anahtar teslimi ile iş verilip vermediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

4857 sayılı İş Kanunu'nun 2/6 maddesi uyarınca, “Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir.

Asıl iş, mal ve hizmet üretiminin esasını oluşturan iştir; bu iş doğrudan üretim organizasyonu içinde yer alır ve üretimin zorunlu unsurdur. Asıl işverenin faaliyet alanına göre belirlenir.

Yardımcı iş, işyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber, doğrudan üretim organizasyonu içerisinde yer almayan, üretimin zorunlu bir unsuru olmayan, ancak asıl iş devam ettikçe devam eden ve asıl işe bağımlı olan iştir.

Anahtar teslimi işten bahsedilmesi için; alt işverenin asıl işverenden aldığı işin, asıl işverenin sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik taşıması, işyerindeki üretimle ilgisinin olmaması veya asıl işin tamamlayıcısı niteliğinde bulunmaması, verilen işin asıl iş yada yardımcı iş niteliğinde olmayıp, başkaca bağımsız bir iş olması gerekir.

İşin bir bölümünde işçi çalıştırmayan, işin tamamını anahtar teslimi ve ihale yolu ile başkasına devreden ve işten elini çeken kişi asıl işveren olarak nitelendirilemez. Görüldüğü gibi anahtar teslimi işte, işverenin asıl faaliyet alanı olan mal ve üretim alanı dışında bir yapım işi söz konusudur. Bu anlamda asıl işverenin faaliyet alanı olmadığı ve devamlılık göstermediği sürece anahtar teslimi sureti ile verilen yapım ve inşaat işleri, mal ve hizmet üretimine ilişkin işler olarak kabul edilemez. Zira bir kişinin faaliyet alanı yapım ve inşaat işi ise, bu zaten asıl iş kapsamında değerlendirilir. Asıl iş için ise mal ve hizmet üretim unsuru aranmaz.

Diğer taraftan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 36. maddesinde, “Genel ve katma bütçeli dairelerle mahalli idareler veya kamu iktisadi teşebbüsleri yahut özel kanuna veya özel kanunla verilmiş yetkiye dayanılarak kurulan banka ve kuruluşlar; asıl işverenler müteahhide verdikleri her türlü bina, köprü, hat ve yol inşası gibi yapım ve onarım işlerinde çalışan işçilerden müteahhit veya taşeronlarca ücretleri ödenmeyenlerin bulunup bulunmadığının kontrolü, ya da ücreti ödenmeyen işçinin başvurusu üzerine, ücretleri ödenmeyen varsa müteahhitten veya taşeronlardan istenecek bordrolara göre bu ücretleri bunların hakedişlerinden öderler” şeklinde kurala yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre ihale makamı, işçi ücretlerinin ödenip ödenmediğini kontrol etmek durumundadır. Yapılacak olan kontrol ya da işçinin başvurusu üzerine ödenmeyen ücretlerin bulunduğunun tespit edilmesi halinde, belli şartlarla ihale makamının sorumluluğu söz konusu olur.

Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, işçilerin her hak ediş dönemi için olan ücret alacaklarının üç aylık tutarından fazlası hakkında adı geçen idarelere herhangi bir sorumluluk düşmeyeceği öngörülmüştür. Yine ihale makamının kıdem ve ihbar tazminatı ile kullandırılmayan izinler sebebiyle herhangi bir sorumluluğu söz konusu değildir.

Yargıtay'ın kararlılık kazanmış olan uygulamasına göre, anahtar teslimi suretiyle ihale edilen işlerde, kamu makamlarının fazla çalışma, hafta tatili ile bayram ve genel tatili alacakları yönlerinden sorumluluğu bulunmamaktadır (Yargıtay 9.H.D. 19.1.2010 gün 2009/12074 E, 2010/378 K.).

Somut uyuşmazlıkta mahkemece verilen karar, davacının dava dışı işverenlere ait işyerlerindeki çalışma süresinin hangi hizmet alım sözleşmesi kapsamında olduğunun belirlenmesi, her bir sözleşme ve şirketlerce üstlenilen iş ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle davalının asıl işveren yahut ihale makamı sıfatı ile talep edilen alacaklardan sorumlu olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, verilen karar dosya kapsamı ile örtüşmemektedir. Bozma sonrası dosyaya getirtilen bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davacının bir süre ...,... Adi Ortaklığı bünyesinde, bu şirketler ile DSİ arasında bağıtlanan ‘... Dicle 1. Merhale Projesi Cazibe Sulaması 2. Kısım İşi’ kapsamında çalıştığı, taraflar arasındaki sözleşmeye göre işin ‘kanal inşaatı yapım işi’ olduğu; bir dönem DSİ 10. Bölge Müdürlüğü ile ...,... Adi Ortaklığı arasında bağıtlanan (2010/72263 ihale kayıt numaralı ‘ ... Barajı İnşaatı İşine İlişkin Sözleşme’ kapsamında çalıştığı, sözleşmeye göre işin türünün ‘174,5 m yüksekliğinde önyüzü beton kaplı kaya dolgu baraj’ olduğu görülmektedir. Davacının son olarak... İnşaat şirketine ait işyerinde, 2012/132073 ihale kayıt numaralı ... Barajı Sulaması Yapım İşi kapsamında çalıştığı, sözleşmenin bu sözleşmeye göre işin adının “... Barajı Sulaması” olduğu, işin türünün ise sözleşmede (iş kalemi, açıklama ve birim miktarlar olarak) liste halinde gösterildiği, bu listelerin incelenmesinde bir kısım boru ve özel parçaların temini ve döşenmesini, çeşitli türdeki vana yapısının yapılması, işletme bakım yolu yapılması, tahliye ve hatsonu tahliyesi son yapısının yapılması gibi işleri kapsadığı tespit edilmiştir. Bu açıklamalara göre öncelikle davalı tarafından ihale edilen “kanal inşaatı yapım işi”, “baraj inşaatı işi” ve “baraj sulaması yapım işi” nin davalının asıl işi veya yardımcı işi kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.

15.07.2018 tarihli ve 30479 Sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı, kamu tüzel kişiliğini haiz, özel bütçeli Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü kurulmuş olup, genel olarak bu kuruluş ülkemizdeki bütün su kaynaklarının plânlanması, yönetimi, geliştirilmesi ve işletilmesinden sorumludur.

6200 sayılı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce Yürütülen Hizmetler Hakkında Kanunun 02/7/2018 tarihli ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 69. maddesi ile yürürlükten kaldırılan “Vazife ve Salahiyetler” başlıklı ikinci maddesinde ise idarenin görev ve yetkileri belirlenmiş olup, buna göre Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün görevleri;

“a) Taşkın sular ve sellere karşı koruyucu tesisler meydana getirmek;

b) Sulama tesislerini kurmak, sulama sahalarında mevcut parsellerin tamamını veya aksamını gösterir harita ve planları yapmak veya yaptırmak ve icabı halinde kadastrosunu yaptırmak;

c) (Değişik: 11/10/2011-KHK-662/49 md.)Sulak alanları ıslah etmek, erozyon ve rüsubat kontrolü ile ilgili etüt ve planlama işlerini yapmak veya yaptırmak, kendi tesislerini korumaya yönelik erozyon kontrolü maksatlı ağaçlandırma çalışmaları yapmak,

d) (a) ve (b) fıkralarındaki faaliyetlerle ilgili olmak şartiyle sudan ve zaruret halinde yardımcı diğer kaynaklardan enerji istihsal etmek; (1)

e) Şehir ve kasabaların içme su ve kanalizasyon projelerini tetkik, tasdik ve murakabe etmek;

Köy içme suları için teknik organizasyon ve murakabeyi sağlamak ve bu iş için Bayındırlık Müdürlükleri emrinde çalışacak lüzumlu bilgiye sahip elemanları yetiştirmek;

f) Akar sularda ıslahat yapmak ve icabedenleri seyrüsefere elverişli hale getirmek;

g)Yukardaki fıkralarda yazılı tesislerin (Çalıştırma, bakım ve onarım dahil) işletmelerini sağlamak;

h) Yukardaki fıkralarda yazılı işlerle ilgili olmak üzere rasat, tecrübe, istatistik, araştırma ve her türlü istikşaf işlerini yapmak ve ezcümle toprağın cins ve karakterini, yetiştirilecek mahsul nevilerini ve elde edilecek zirai, iktisadi faydaları ve verimlilik derecelerini tesbit etmek ve bu mevzularda gerekirse ilgili vekalet ve müesseselerden faydalanmak, amenejman planları hazırlamak ve bunları, temin edecekleri fayda ve ele alınmalarındaki zaruretlere göre seçmek, sıralamak ve Vekalete teklif etmek;

i) Yukarıdaki fıkralarda yazılı işlerin her türlü etüd ve projelerini yapmak veya yaptırmak (…);

j) Tesislerin yapılması hususunda her türlü mali imkanları araştırmak ve icabı halinde ortaklıklar kurulmasını Vekalete teklif etmek ve Maliye Vekaletinin muvafakat ve kefaleti ve İcra Vekilleri Heyeti kararı ile uzun vadeli iç ve dış istikrazlar yapmak;

k) Umum Müdürlüğün yaptığı veya devraldığı tesislerden işletmelerini bizzat deruhte etmediklerinin işlemelerini sağlamak üzere işletmeler kurmak ya doğrudan doğruya veyahut da işletmeler marifetiyle ortaklıklar teşkil etmek ve lüzumu halinde tesisleri hakiki ve hükmi şahıslara devretmek üzere Vekalete teklifte bulunmak;

l) Hükümet daireleriyle Hükümete bağlı müesseseler ve diğer hükmi ve hakiki şahıslar tarafından yapılıp amme menfaati bulunan ve Umum Müdürlüğün vazifesi ile ilgili işlere ait proje ve keşif evrakını tetkik ve tasdik etmek, inşaatın yapılmasının proje ve fenni icaplara uygunluğunu murakabe etmek ve bu işlerin etüd ve projelerini uygun gördüğü bir ücret mukabilinde yapmak veya yaptırmak;

m) Umum Müdürlüğün yukarki fıkralarda yazılı çalışmalarının yürümesine ve gelişmesine muktazi garaj ve atelyeleri, makine ve malzeme ambar ve depolarını, idare binalarını, servis ve akaryakıt tesislerini, laboratuvarları, deneme istasyonlarını, işletme ve koruma emniyetlerini sağlayacak bina ve lojmanlarla telefon şebekelerini, radyo verici istasyonlarını, Umum Müdürlüğün vazifelerinin verimli yönetimine yarayacak diğer tesisleri yapmak veya yaptırmak, teçhiz etmek, kiralamak ve bakımlarını temin etmek;

n) Umum Müdürlüğün vazifesi içinde bulunan işlerin yapılmasına lüzumlu arazi ve gayrimenkulleri kanunlarına göre muvakkat olarak işgal etmek veya istimlak etmek veya satın almak;

o) Umum Müdürlüğün çalışma konusuna giren işleri yapmaya lüzumlu malzeme, makine, teçhizat ve taşıtları seçmek, sağlamak, çalıştırmak ve icabında kira mukabili vermek ve bunlar için gerekli tamir atelyeleri ile tesisleri kurmak ve işletmek.

p) (Ek : 11/10/2011 - KHK - 662/50 md.) Kullanılmış suları tekrar kazanmak maksadıyla gerekli tesisleri yapmak veya yaptırmak,

r) (Ek : 11/10/2011 - KHK - 662/50 md.) İşletmeye açılan hidroelektrik santrallerin su kullanım hakkı anlaşmalarına uygun olarak işletilip işletilmediğini kontrol etmek, bunlarla ilgili her türlü hesap ve tahsilât işlemlerini yapmak,

s) (Ek : 11/10/2011 - KHK - 662/50 md.) Sınıraşan ve sınır oluşturan sular konusunda görev alanı ile ilgili çalışmalar yapmak,

t) (Ek : 11/10/2011 - KHK - 662/50 md.) Yardım mahiyetindeki uluslararası su sondajı veya diğer faaliyetler ile sulama tesislerinin işletme ve bakım hizmetlerini devralan kuruluşlar hariç, kamu kurum ve kuruluşları ile yerli ve yabancı gerçek ve tüzel kişilere yurt içinde ve yurt dışında ücreti karşılığında eğitim, etüt, planlama, proje hazırlama, müşavirlik, laboratuvar ve kontrollük hizmeti vermek,

u) (Ek : 11/10/2011 - KHK - 662/50 md.) Yerüstü ve yeraltı sularını kalite yönünden izlemek, atıksular sebebiyle yerüstü ve yeraltı sularının kirlenmesinin tespiti hâlinde durumu Orman ve Su İşleri Bakanlığına bildirmek,

v) (Ek : 11/10/2011 - KHK - 662/50 md.) Mevzuatla verilen diğer görevleri yapmak.” olarak belirlenmiştir.

Davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile dava dışı işverenler arasındaki sözleşmelerin bağıtlandığı dönemde bu Kanunun mülga 2. maddesi yürürlükte olup, idarenin görev ve yetkilerinin de bu hüküm çerçevesinde belirlenmesi gerekmektedir.

Bu açıklamalara göre Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilen kanal inşaatı, baraj inşaatı (dolgu baraj yapımı) ve baraj sulaması yapım işi, davalının 6200 sayılı Kanunun ilgili hükümlerine göre üçüncü kişilere ihale edebileceği işlerdendir. Uyuşmazlık konusu işlerin anahtar teslimi şeklinde ihale edilen inşaat yapımına ilişkin işler olduğu ve ilgili kanunun da söz konusu işlemlerin İdare tarafından yaptırılabilmesine yönelik düzenlemeler içerdiği dikkate alındığında, davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ile dava dışı şirketler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunmadığı kabul edilmelidir. Bu halde davalı ihale makamı konumunda olup, davalının sorumluluğunun İş Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekir. Böyle olunca davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün sorumluluğu 4857 Sayılı İş Kanununun 36. maddesi uyarınca her hakediş döneminde ücret alacağının üç aylık kısmı ile sınırlıdır.

Somut uyuşmazlıkta, mahkemece hatalı hukuki değerlendirme yapılarak davalı ile dava dışı işverenler arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğu gerekçesiyle bir kısım alacakların hüküm altına alınması hatalıdır. Diğer taraftan davacı taraf kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti hafta tatili ücreti ile yıllık izin ücretinin davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünden tahsilini istemiş olup, ihale makamının söz konusu alacaklardan sorumluluğu bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulması hatalıdır.

SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.