Logo

9. Hukuk Dairesi2021/9281 E. 2021/13066 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek talep ettiği kıdem tazminatı, ücret, fazla mesai, yıllık izin ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınıp alınmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücret ve fazla mesai alacakları hesaplanırken işçinin zorlayıcı sebeplerle çalışamadığı dönemlere ilişkin İş Kanunu 40. maddesi ile tanık beyanlarının çelişkili olması ve husumetli tanık beyanına itibar edilmesi hususları değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 42. İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı, davalı işveren bünyesinde Irak'ın Erbil şehrinin Khabat kasabasında iş güvenliği uzmanı olarak 11.01.2015-11.02.2016 tarihleri arasında çalıştığını, savaşın şantiye alanına sıçramasıyla diğer işçilerle birlikte can güvenliği tehlikesinden ve ücretlerin ödenmemesinden dolayı iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, Ocak-Şubat ayı ücreti, fazla mesai, yıllık izin ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı, davacının iş sözleşmesini kendi rızasıyla düğün yapacağını bildiren bir mail ile feshettiğini, güvenlik tedbirleri kapsamında işveren şirketlerin 06.01.2016 tarihli talimatları ile işçilerin Ocak 2016 itibariyle Türkiye'ye getirildiğini, bu süre içinde işçilere ücretlerin ödendiğini, fiilen çalışmamaları nedeniyle harcırahların ödenmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İstinaf Başvurusu :

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :

Bölge Adliye Mahkemesince, davacının iş sözleşmesini haklı neden olmaksızın feshettiğini gerekçesi ile davalı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden hüküm kurulmak üzere ortadan kaldırılmasına, davacının kıdem tazminatı talebinin reddine, Ocak-Şubat ayları ücretinin, yıllık izin ücretinin, fazla mesai ücretinin ve ulusal bayram ve genel tatil ücretinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz Başvurusu :

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

Gerekçe:

1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2-Taraflar arasında ücret alacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Somut olayda davacı vekili, dava dilekçesi ile 2016 Ocak ve Şubat aylarına ilişkin ücret alacağını talep etmiştir. Mahkemece, davacının aylık 3.000 $ ücretle çalıştığının kabulü ile davacının tüm çalışma dönemi itibari ile hak ettiği ücret alacağından davacıya ödenen ücret alacakları mahsup edilerek davacının ücret alacağına yönelik talebi hüküm altına alınmıştır. Taraf tanık beyanlarından, davalı iş yerine yerel halk tarafından silahlı saldırıda bulunulduğu ve işçilerin 6 Ocak itibari ile güvenlik nedeni ile Türkiye'ye gönderildikleri anlaşılmıştır.

İş Kanunu 40. maddesinde "24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir. " şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.

Dosya kapsamı itibari ile davacının talebinin Ocak ve Şubat aylarına ilişkin olduğu ve davalı iş yerinde çalışan işçilerin zorlayıcı sebep kapsamında Ocak ayı itibari ile Türkiye'ye gönderildikleri ve bu tarihten davacının iş sözleşmesini feshettiği 12 Şubat tarihine kadar davacı işçinin davalı iş yerinde çalışmasının bulunmadığı görülmüştür.

Bu halde mahkemece ücret alacağı hakkında, davacının dava dilekçesindeki talebi ile bağlı kalınarak, davacı işçinin güvenlik sebebi ile Türkiye'ye gönderildiği tarih tespit edildikten sonra İş Kanunu 40.maddesi de göz önüne alınarak hüküm kurulması gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile İş Kanunu 40.Maddesi değerlendirilmeksizin davacının tüm çalışma dönemi itibari ile hak ettiği ücret alacağından davacıya ödenen ücret alacaklarının mahsubu ile çıkan sonuç doğrultusunda hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

3-Taraflar arasında fazla mesai ücreti hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Somut olayda, davacı tanığı .... davalı iş yerinde 25.06.2015-10.01.2016 tarihleri arasında çalıştığını, her gün 10-12 saat arasında çalıştıklarını, son saldırı olayından önce de şantiyenin saldırıya uğradığını ve 15 gün süre ile çalışmadıklarını beyan ettiği, davacı tanığı .... ise davalı iş yerinde 06.00-22.00 saatleri arasında çalıştıklarını, davalı şirkete karşı dava açtığını ve davanın derdest olduğunu beyan ettiği görülmüştür.

Davalı tanıkları ise davalı iş yerinde haftanın 6 günü 07.30-16.30 saatleri arasında 1 saatlik ara dinlenme ile çalıştıklarını beyan etmişlerdir.

Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi ... tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, davacı tanıklarından ....'nin davalı şirket ile arasında husumet bulunduğu ancak bu husumetli tanığın beyanlarının davalı şirket ile arasında husumet bulunmayan davacı tanığı beyanları ile desteklendiği belirtilerek, davacının haftanın 6 günü 07.30-18.30 saatleri arasında 1,5 saatlik ara dinlenme süresinin mahsubu ile tüm çalışma döneminde haftalık 12 saat fazla mesai yaptığının kabulü ile sonuca gidilmiştir.

Dinlenen tanıklardan davalı şirket ile arasında husumet bulunmayan tanık .... ile davalı şirketle husumetli olan tanık ....'nin beyanlarının bir birinden farklı olduğu görülmüştür.

Bu halde mahkemece, davacı tanığı ....'nin beyanlarına davacı ile çalıştığı süre ile sınırlı olarak değer verilerek ve tanığın beyanında son saldırı olayından önce gerçekleşen başka bir saldırı nedeni ile 15 gün çalışma yapmadıklarını belirttiği de göz önüne alınarak, bu tanığın davacı ile çalışmasının bulunmadığı dönemler yönünden ise davalı tanık beyanları değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 28/09/2021 gününde oybirliği ile karar verildi.