"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Muş 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun miktar itibarıyla kesinlikten reddine, davacı vekilinin başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirket bünyesinde olan Muş Şeker Fabrikasında daimi işçi olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin feshedildiği esnada ödenen kıdem tazminatının toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre hesaplanıp ödenmediğini, hizmet süresi içinde yıllık izinlerin toplu ... sözleşmesine uygun olarak kullandırılmadığını, ayrıca müvekkili tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna yatırılan askerlik borçlanması primlerinin müvekkiline iade edilmediğini, askerde geçen sürenin de kıdem tazminatında hesaba dâhil edilmediğini ileri sürerek fark kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve askerlik borçlanması prim alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Davalı şirket tarafından gönderilen belgeler ve SGK kayıtlarına göre davacının ... akdinin 13.05.2018 tarihinde 08 (Emeklilik (yaşlılık) veye toptan ödeme nedeniyle) kodu ile sona erdiği ve davacıya 125.721,18TL kıdem tazminatı ödemesinin yapıldığı, Kıdem Tazminatı isimli belgede davacının ....11.1975-14.05.2018 tarihleri arasında davalı şirkette 25 yıl 1 ay 19 gün çalışmasının bulunduğu ve tazminata esas yevmiyenin 254,03TL olduğu, 40 gün üzerinden 10.161,20TL tazminat hesaplandığı, 2018 yılı kıdem tazminatı tavanı 5.001,76TL olduğu için bu miktar üzerinden kıdem tazminatı hesabı yapıldığı anlaşılmıştır.
...
Davacının 05.05.1983 tarihinde üye olduğu ... Gıda ve Şeker Sanayii İşçileri Sendikası ile davalı ... Fabrikaları AŞ arasında imzalanan n 10., 11., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 19., 20., 21., 22., 23., 24., 25., 26 ve 27. Dönem Toplu ... Sözleşmelerindeki kıdem tazminatına ilişkin hesaplamanın 40 gün üzerinden yapılmasına ilişkin düzenleme sonucu hesaplanan ücretin 2018 yılı kıdem tazminatı tavanı olan 5.001,76TL'yi aştığı için davalı şirket tarafından tavan üzerinden hesaplama yapılarak davacı adına ödeme yapıldığı, davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebinin Toplu ... Sözleşmeleri ile yapılan düzenlemeler gereği her yıl için 10 gün fark kıdem tazminatının ödenmesi talebi olduğu, davacının kıdem tazminatına esas günlük yevmiyesinin 254,03TL olup, kıdem tazminatı tavanı olan günlük 166,72TL'nin üzerinde olduğu, dolayısıyla günlük kıdem tazminatı tavan ücreti olan 166,72TL'nin ve Toplu ... Sözleşmesindeki 40 günlük düzenleme ile davacı lehine kıdem tazminatı tavanının aşılmasının mutlak emredici hükme aykırılık oluşturacağı anlaşılmakla davacının fark kıdem tazminatı talebinin reddi gerektiği kanaatine varıldığı,
...
Davalının, davacıya yıllık izin kullandırdığına dair dosya içinde davalı işveren tarafından yıllık izne ayrılış ve izinden dönüş tarihlerini gösterir 2008 ila 2017 tarihleri arasına ilişkin yıllık ücretli izin defterinin sunulduğu, davacının dava dilekçesindeki talebinin hafta tatili olması nedeniyle yıllık ücretli izin süresine eklenmesi gereken cumartesi gününün yıllık izin süresinden sayılması nedeniyle ortaya çıkan yıllık ücretle izin alacağının tahsili talebi olduğu, Toplu ... Sözleşmesinde kampanya döneminde haftalık çalışma süresinin 6 gün olacağına ilişkin hüküm nedeniyle kampanya döneminin dışlanmasının gerektiği, kampanya döneminin davalıya ait internet sitesinde 80-115 gün arası olduğu şeklindeki bilgi ve Muş ilinin mevsimsel özellikleri ile mahkememizde bulunan diğer dosyalardaki beyanlar göz önüne alınarak Eylül Ayının 15'i ila 31 Aralık tarihleri arasının kampanya dönemi olarak kabul edilmek suretiyle bu döneme ait yıllık izin kullanımında cumartesi günlerinin hesaba katılmadığı, bilirkişi tarafından sunulan 22.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda davacının 2008 ila 2017 tarihleri arasında kullandığı izin süreleri dönemine denk gelen Cumartesi günlerinin 40 gün olarak tespit edildiği, son çıplak brüt maaşın gün karşılığı olan 150,78TL üzerinden net 4.311,78TL yıllık izin ücreti alacağının tespit edildiği, davacı vekilince 28.04.2021 tarihinde davanın 4.230,97TL üzerinden ıslah edildiği, 6100 sayılı HMK madde 26 Taleple Bağlılık İlkesi doğrultusunda talebin kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varıldığı,
Askerlik borçlanması ücret talebi yönünden; davacı vekili ... hükümleri gereği davacının askerlik yaptığı dönemin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gerektiği ancak dikkate alınmadığı iddiasında bulunmuş olup, 26. dönem Toplu ... Sözleşmesi 56. maddesinde Hizmet Yılı Ödülü isimli madde de "a)Şeker Sanayinde (... Şeker’e bağlı ve ... Şeker’ce tedvir edilen dönemde) 10-15-20- -19-25 ve 30 yıl hizmeti bulunan kadrolu daimi işçiler ile diğer işçilere ve 10-15-20-25-30kampanyada çalışmış olan kampanya ve mevsimlik işçilere, 10 yıl için 10, 15 yıl için 30, 20 yıliçin 45, 25 yıl için 50, 30 yıl için brüt 60 günlük yevmiye tutarında ödül verilir.b)20 ve 30 yıl hizmeti bulunan işçilere ayrıca, hatıra olarak bir Cumhuriyet Altını verilir.Ancak Şirket kendi amblemi bulunan özel altın bastırmak imkânı bulursa, Cumhuriyet Altınıyerine aynı gram ve ayardaki bu özel altın verilir.c)Şirkette çalışırken askere gidip gelenlerin askerlikte geçen süreleri hizmet hesabında dikkate alınır.d)Kampanya ve mevsim süresinin yarısından fazla çalışmış işçiler o kampanyada tam olarak çalışmış sayılırlar. e)Bilumum ücretsiz izinler inkıtadan sayılmaz." şeklinde düzenlemeye yer verildiği, madde metni incelendiğinde şirkette çalışırken askere gidip gelenlere ilişkin yapılmış düzenleme olduğu, davalı şirket tarafından gönderilen evraklardan kıdem tazminatı isimli evrakta davacının şirkette işe giriş tarihinin 05.01.1983, askerlik tarihinin ....11.1975-05.07.1977 tarihleri olduğu dolayısıyla davacının askerlik vazifesinden sonra şirkete girdiği ve madde kapsamında bulunmadığı, Muş SGK'nın 08.03.2021 tarihli yazısında davacının ....11.1975-05.07.1977 tarihleri arasında 600 gün askerlik borçlanması yaptığının bildirildiği, kıdem tazminatı isimli evrakta davacının ....11.1975-05.07.1977 tarihleri arasındaki sürenin de kıdem tazminatı hesaplamasına dahil edildiği, davacı vekilinin dava dilekçesindeki davacının askerde geçirmiş olduğu süreye ilişkin primleri SGK'ya yatırdığını, davalı tarafça askerlik borçlanması bedelinin davacıya iade edilmediği ancak çalışan bir kısım personele iade edildiği ve eşit işlem ilkesine aykırı hareket edildiği iddiası ile ilgili olarak herhangi bir ispat faaliyetinde bulunulmadığı, 4721 sayılı ... Medeni Kanununun 6. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddesinde de, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir." şeklindeki düzenleme gereği ispat yükünün davacı tarafta bulunduğu anlaşılmakla davacının ispatlanmayan askerlik borçlanması ücret talebinin reddi gerektiği kanaatine varılarak açıklanan tüm bu hususlara ilişkin olarak aşağıdaki gibi karar verilmiştir.
..." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacının 1983 yılında çalışmaya başladığını, sendika üyesi olduğunu, toplu ... sözleşmesine göre 40 gün üzerinden kıdem tazminatı hesaplanması gerekirken 30 gün üzerinden hesaplandığını, 30 günün üzerinde hesaplama yapılmayacağına dair açık düzenleme bulunmadığını, tavan düzenlenmesinin aşılmadığını, askerlik borçlanması yönünden gerekçenin hatalı olduğunu, eşit işlem borcuna aykırı davranıldığının basit bir araştırma ile tespit edilebileceğini, başka personele ödeme yapılarak müvekkiline neden ödeme yapılmadığının araştırılması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının müvekkili Şirketin çalışanı olmadığını, hizmet alımı sözleşmesi ile yüklenici Şirkette çalıştığını, davacının çalıştığı Muş Şeker Fabrikasının Özelleştirme Yüksek Kurulunun 31.05.2018 tarihli ve 2018/68 sayılı Kararı ile Muş Şeker Üretim Sanayi Anonim Şirketine devredildiğini, bu devir neticesinde davacının da çalıştığı alt işveren firmalarla yapılan sözleşmenin bitiş tarihi beklenerek veya beklenmeyerek tekrardan yenilenmediğini, müvekkili Şirketin ihale makamı olduğunu, işe alma işten çıkarma yükümlüğünün bulunmadığını, açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu savunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Toplu ... sözleşmesine ... sözleşmelerine ilişkin hükümler konularak işçi lehine düzenleme yapılması mümkün olup, konulacak hükümler kanunların emredici hükümlerine aykırı olamayacaktır. Kanunun emredici hükümlerini mutlak emredici hükümler olarak anlamak gerekir. Kıdem tazminatı hükümlerinin düzenlendiği 1475 sayılı kanunun 14. Maddesinde;"...Bu maddede belirtilen kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük süre hizmet akitleri veya toplu ... sözleşmeleri ile işçi lehine değiştirilebilir. Ancak, toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleriyle belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez.
" şeklinde kıdem tazminatına esas 30 günlük sürenin Toplu ... Sözleşmeleri ile değiştirilebileceği ancak bu halde dahi kıdem tazminatı tavanının aşılamayacağı düzenlendiği, kıdem tazminatının tavanına ilişkin düzenleme mutlak emredici niteliğinde ve kamu düzenine ilişkin olup Toplu ... Sözleşmesi ile işçi lehine getirilecek düzenlemelerle dahi kıdem tazminatı tavanının işçi lehine değiştirilmesi ya da tavanın aşılması sonucunu doğuracak işçi lehine düzenlemeler yapılması mümkün olmayacağından ilk derece mahkemesince fark kıdem tazminatı talebi yönünde verilen ret kararının isabetli olduğu anlaşılmaktadır. Davacının bu yönü amaçlayan istinaf başvurusu yerinde değildir.
Davacının askerlik borçlanması talebine ilişkin yapılan değerlendirmede; davacının işe giriş tarihinin 05/01/1983 olduğu, askerlik tarihinin işe girmeden önce ve ... hükümleri kapsamında bulunmayan dönemde olduğu, askerlik borçlanmasının yapılarak kıdem ve tazminat hesabına eklendiğinin anlaşıldığı, primlerin davacı tarafından yatırılarak davalı şirketin tarafına iade etmediği iddiasına yönelik yargılama aşamasında iddiasını ispata yönelik delil sunmadığı, isim belirtmediği, müzekkere yazılması talebinde bulunmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesince verilen kararın 6100 Sayılı HMK'nın 24. Maddesinde düzenlenen Tasarruf İlkesi, 25. Maddesinde düzenlenen Taraflarca Getirilme İlkesi ve 190. Maddesine uygun olduğu, davacının ispat yükünü yerine getirmediği yönündeki değerlendirmenin isabetli olduğu anlaşılmakla bu yöndeki istinaf talebinin reddi gerekmiştir.
...
Diğer yandan 25.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı Kanun'un 7. maddesi uyarınca 6100 sayılı HMK'nın kanun yollarına ilişkin hükümleri ... Mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanır.
HMK 341/2 madde ve fıkrasında belirtildiği üzere miktar ve değeri Üçbin ... Lirasını geçmeyen mal varlığı davalara ilişkin kararlar kesindir. 01/01/2021 tarihinden itibaren geçerli olan yeniden değerlendirme oranı göz önüne alındığında ise; değeri 5.880,00-TL ... Lirasını geçmeyen davalar hakkındaki kararlar kesindir.
Aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan 13/07/2021 tarihli kararda ise toplam 4.230,97-TL alacağın davalıdan faizi ile tahsiline karar verildiği görülmektedir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenleme uyarınca verilen karar hüküm tarihi itibariyle kesindir ve HMK. 346/1 maddesi uyarınca; bu durumda, öncelikle kararı veren mahkemece davalının istinaf dilekçesinin reddi gerekmektedir. Ancak kararı veren mahkemece, bu yönde bir karar verilmesi gerekirken, aksine istinaf yolunun açık olduğuna hükmedilerek dosya istinaf incelemesi için dairemize gönderilmiştir. Bu durumda ilk derece mahkemesinin HMK'nın 346/1 maddedeki prosedürü işletmeye zorlamak yasal olmayacağından istinaf olunan kararın kesin niteliği dairemizce dikkate alınarak davalı vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
..." gerekçesiyle miktar itibarıyla kesinlik dikkate alınarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve davalı yararına hükmedilen vekalet ücreti miktarının hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının fark kıdem tazminatı ve askerlik borçlanması prim alacağına hak kazanıp kazanmadığı ile davalı lehine hükmedilen vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) ilgili hükümleri, 4857 sayılı Kanun’un 120 nci maddesi yollamasıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun “Kıdem tazminatı” kenar başlıklı 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.