"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının davalı Belediyeye devredilen dava dışı Çandarlı Belediyesi nezdinde 2009-2010-2011 yıllarında 6 aylık dönemlerle mevsimlik işçi olarak çalıştığını, 03.03.2012 tarihinden itibaren ise sürekli şekilde vasıfsız işçi ve çöp kamyonunda işçi olarak çalışmaya başladığını, davalı ... tarafından ... sözleşmesinin 30.03.2014 tarihinde sona erdirildiğini, hafta içi 08.00-17.00 bazen 19.00’a kadar, cumartesi günleri 08.00-17.00 saatleri arasında, ayda iki pazar da 18.00-24.00 saatleri arasında çalıştığını, resmî tatillerde çalışmaya devam ettiğini, dinî bayramlarda ise bir gün izin verildiğini diğer günlerde çalıştığını, söz konusu çalışmalarının karşılığı olan ücret alacakları ile her ay ödenmesi gereken asgari geçim indirimi alacağının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, asgari geçim indirimi alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı tarafça yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi verilmemiş olup; davalı vekili yargılama aşamasındaki beyanlarında davacının alt işveren işçisi olduğunu, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davalıya ait işyerinde ve alt işverenler nezdinde 01.10.2009 tarihinden 30.03.2014 tarihine kadar dönemsel olarak toplam 851 gün çalışmasının bulunduğu, ... sözleşmesinin 30.03.2014 tarih itibarıyla devir nedeniyle feshedildiği, feshin haklı bir sebebe dayandığının işverence ispat edilemediği, dosya kapsamındaki belgeler ve tanık beyanları dikkate alındığında davacının fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağını talep etmekte haklı olduğu, davacının ödenmeyen asgari geçim indirimi alacağı bulunduğu gerekçesiyle toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 24 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ''Hâkim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın, kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz.'' Anılan maddenin ikinci fıkrasına göre de; ''Kanunda açıkça belirtilmedikçe, hiç kimse kendi lehine olan davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz.'' Bu düzenlemelerde ifade edilen ilke, tasarruf ilkesidir. Hiç kimse, kanunda açıkça belirtilmedikçe kendi lehine olan bir davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz. Mahkeme, özel hukuka ilişkin bir uyuşmazlığı kendiliğinden çözmeye çalışmaz.
Taraf iradesine öncelik verilmesi sadece davanın açılmasında değil, yargılama sırasında taraflara ait birçok usul işleminde de kendisini gösterir. 6100 sayılı Kanun'un 25 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre; ''Kanunla belirtilen durumlar dışında, hâkim, kendiliğinden delil toplayamaz.'' Yani, yargılamada esas olan, dava malzemelerinin taraflarca toplanması ve mahkemeye sunulması olarak tanımlayabileceğimiz taraflarca hazırlama (getirilme) ilkesidir. Bu ilkenin geçerli olduğu davalarda, dava malzemelerinin mahkemeye tam olarak getirilmemesinin sorumluluğunu taraflar üstlenmiş olup; hâkim, kural olarak tarafların ileri sürmediği vakıaları ve belirli bir delili kendiliğinden araştıramaz ve taraflara hatırlatamaz.
Somut olayda davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkili davacının hafta içi 08.00-17.00 bazen 19.00’a kadar, cumartesi günleri 08.00-17.00 saatleri arasında, ayda iki pazar da 18.00-24.00 saatleri arasında çalıştığını ileri sürmüştür. Ancak Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yaz ve kış dönemi ayrı ayrı dikkate alınarak; davacının yaz döneminde ayda iki hafta haftalık 16,5 saat fazla çalışma; iki hafta ise haftalık 26,5 saat fazla çalışma yaptığı; kış aylarında ayda iki hafta, haftalık 5 saat fazla çalışma; iki hafta ise haftalık 13 saat fazla çalışma yaptığı kabulü ile fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmıştır. Ancak davacı vekilinin dava dilekçesindeki beyanı dikkate alındığında, bilirkişi tarafından kabul edilen çalışma saatlerinin dava dilekçesindeki iddia ve vakıaları aştığı anlaşılmaktadır. Örneğin davacının bazen 19.00’a kadar çalıştığı beyan edilmesine rağmen; yaz döneminde davacının sürekli 19.00’a kadar çalıştığı ya da davacının yaz döneminde Cuma günleri 08.00-21.00 saatleri arasında çalıştığının kabul edildiği görülmektedir. Söz konusu kabul 6100 sayılı Kanun’un 25 nci maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, davacı vekilinin davacının çalışma saatlerine ilişkin dava dilekçesindeki beyanının dikkate alınarak fazla çalışma ücreti alacağının yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Karar bu sebeple hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine 26.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.