"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işveren nezdinde 1. tip ... sözleşmesi ile şef teknisyen olarak çalıştığını, 31.01.2013 tarihinde emekli olduğunu, davalı işverence ... Mevzuatına Tabi Olan Personelin Ücret ve Fazla Çalışma Esaslarına göre toplu ... sözleşmeleri uyarınca müvekkilinin ücretine uygulanması gereken zamların yapılmadığını, 2008 yılından itibaren uygulanarak işyeri şartı hâline gelen performans priminin de ödenmediğini ileri sürerek, ücret, ilave tediye ve ikramiye artışı ile performans primi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının emekliliği nedeniyle işten ayrıldığını, müvekkilini ibra ettiğini, emsal dosyalarda müvekkili lehine kararlar verildiğini, davacının çalışma esaslarına ilişkin değişiklikten haberi olmadığı iddiasının yerinde olmadığını, özel ödülün ise işyeri şartı olmayıp yöneticilerin kanaatleri ile uzman ve üzeri personele uygulandığını, davacı şef teknisyen olduğundan kendisine ödül ödemesi yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 29.02.2016 tarihli ve 2014/35443 Esas, 2016/5894 Karar sayılı ilâmı ile özetle “....Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında varılan neticede, talep de nazara alınarak, 01/01/2007-19/09/2008 tarihleri arasında yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmeleriyle kapsam içi işçilere uygulanan ücret artış oranlarından, davacının da yararlanması gerektiği sonucuna varılmaktadır.01/01/2007-19/09/2008 tarihleri arasında davacının bordroları da incelenmek suretiyle aylık ücretine uygulanan artış oranları ve toplu ... sözleşmesi uyarınca uygulanması gereken artış oranları karşılaştırılmalı, varsa aradaki fark artış oranı belirlenmelidir. Neticeye göre dava konusu aylık ücret alacakları bir değerlendirmeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir.” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemenin 29.02.20216 tarihli bozma kararına karşı direnme kararının davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13.04.2021 tarihli ve 2016/(22)9-2794 Esas, 2021/470 Karar sayılı kararıyla Mahkemenin direnme olarak adlandırdığı kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı, bozmadan önceki kararda tartışılıp değerlendirilmemiş yeni gerekçeye dayalı yeni hüküm niteliğinde olduğu, hâl böyle olunca, kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevinin Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye ait olduğu, bu nedenle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
Dairemizin 28.09.2021 tarihli ve 2021/8367 Esas, 2021/13079 Karar sayılı ilâmı ile davacı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilerek ;
“...
Somut olayda söz konusu yeni düzenlemeler işçiye tebliğ edilmiş olmakla birlikte işçi tarafından yazılı olarak kabul edildiği iddia ve ispat olunmadığından işçi açısından bağlayıcı olmayacaktır. O halde önceki düzenlemeler çerçevesinde toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret alacağı ile buna bağlı olarak oluşan fark ikramiye ve ilave tediye alacaklarının davalının zamanaşımı def’i gözetilerek hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
...” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26 ncı maddesine göre hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.
Somut uyuşmazlıkta dava dilekçesi ile “2009 yılı ücret (ücret, ilave tediye, ikramiye) artışı alacağının 1.000,00 TL, 2010 yılı ücret (ücret, ilave tediye,ikramiye) artışı alacağının 2.500,00 TL, 2011 yılı ücret (ücret, ilave tediye, ikramiye) artışı alacağının 5.000,00 TL, 2009 yılı performans primi alacağı: 500,00 TL, 2010 yılı performans primi alacağı: 500,00 TL, 2011 yılı performans primi alacağı: 500,00 TL,” talep edilmiştir.
Bozma sonrası davacı vekili tarafından verilen 11.05.2022 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan konulu dilekçe içeriğinde dava dilekçesinde talep edilen tutarların ;
“2009 yılı için talep olunan 1.000,00 TL'nin 752,70 lirası ücret farkı, 130,47 lirası ilave tediye alacağı farkı, 116,83 lirası ikramiye farkı alacağı,
2010 yılı için talep olunan 2.500,00 TL'nin 2.300 lirası ücret farkı, 100,00 lirası ilave tediye alacağı farkı, 100,00 lirası ikramiye farkı alacağı,
2011 yılı için talep olunan 5.000,00 TL'nin 4.800,00 lirası ücret farkı, 100,00 lirası ilave tediye alacağı farkı, 100,00 lirası ikramiye farkı alacağı,
2009 yılı performans primi alacağı: 500,00 liranın
2010 yılı performans primi alacağı: 500,00 liranın
2011 yılı performans primi alacağı:500,00 lira...” olacak şekilde kuruşlandırıldığı ifade edilmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının talebi gözetilerek 2009, 2010 ve 2011 yılları için ayrı ayrı fark ücret alacağı, fark ikramiye alacağı ve fark ilave tediye alacağı hesaplanmıştır. Ancak Mahkemece davacının talebi aşılarak 2009, 2010 ve 2011 yılları için ayrı ayrı yapılan hesaplamalar toplanmak suretiyle fark alacakların hüküm altına alınması hatalıdır.
Yapılması gereken ..., davacı talebi dikkate alınarak talep konusu dönemler ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre fark alacakların hüküm altına alınmasıdır. Açıklanan yönler dikkate alınmadan hüküm kurulması isabetsiz olup kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 26.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.