Logo

9. Hukuk Dairesi2022/11612 E. 2022/14319 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının kamu görevinden çıkarılmasını takiben açtığı işe iade davasının reddine ilişkin kararın Anayasa Mahkemesi tarafından bozulmasının ardından, yeniden yargılamada işe iade talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararını gerekçe göstererek davacının işe iadesine karar vermesinin, ihlal kararının gerekçesini hatalı yorumladığı, dosyanın esasına ve tarafların delillerine ilişkin değerlendirme yapmadığı, usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : İŞE İADE

İLK DERECE

MAHKEMESİ : Isparta ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki işe iade davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 22.12.2016 tarihli ve 2016/344 Esas, 2016/528 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 23.03.2017 tarihli ve 2016/210 Esas, 2017/51 Karar sayılı kararı ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 09.10.2018 tarihli ve 2018/8559 Esas, 2018/17868 Karar sayılı ilâmı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Anayasa Mahkemesine ... başvuru yapılmış ve yapılan başvuru sonucu Anayasa Mahkemesinin15.12.2020 tarihli ve 2018/35966 Başvuru numaralı kararı ile Anayasa'nın 36 ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine, kararın bir örneğinin ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, Anayasa Mahkemesi kararı üzerine yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 26.12.2010 tarihinde davalı Kurumda çalışmaya başladığını, davacının en son uzman olarak çalıştığını, davacının ... sözleşmesinin 04.08.2016 tarihli fesih bildirimi ile haksız ve yersiz olarak feshedildiğini, davalı Kurumun fesih bildiriminde 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (667 sayılı KHK) 4 üncü maddesinin birinci fıkrası ile (g) bendini gerekçe olarak gösterdiğini, fesih sürecinde davacı hakkında bir inceleme, kovuşturma, soruşturma olmadığını, davacının savunması dahi alınmadan fesih işleminin gerçekleştirildiğini, fesih bildirimi ile feshin son çare olma ilkesinin de ihlal edildiğini beyan ile fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla feshin geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine, davacının yasal süre içerisinde işe başlatılmaması hâlinde 8 aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatına ve boşta geçen 4 aylık brüt ücret ve sosyal hakların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın 1 aylık hak düşürücü sürede açılmadığını, davacının ... sözleşmesinin 90 sayılı ... Yönetim Kurulu Kararı ile haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İHLAL KARARINDAN ÖNCEKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. İlk Derece Mahkemesi Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 22.12.2016 tarihli ve 2016/344 Esas, 2016/528 Karar sayılı ilâmı ile davacının ... sözleşmesinin 667 sayılı KHK'nın 4 üncü maddesi dayanak gösterilerek davalı Kurumun Yönetim Kurulu kararıyla feshedildiği, bu itibarla feshin kanuna eşdeğer nitelikte bir düzenleme ile gerçekleştiği ve söz konusu 667 sayılı KHK'nın 4857 sayılı ... Kanunu'ndaki (4857 sayılı Kanun) düzenlemelerin önüne geçtiği, ayrıca söz konusu KHK'nın 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, bu kapsamda görevinden çıkartılanların bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemeyecekleri, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemeyecekleri belirtildiğinden bu düzenlemenin işe iade davası açma yolunu da kapattığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

B. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.03.2017 tarihli ve 2017/603 Esas, 2017/558 Karar sayılı ilâmıyla davacının ... sözleşmesinin 667 sayılı KHK'nin 4 üncü maddesi uyarınca davalı Kurumun Yönetim Kurulu kararı ile feshedildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

D. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

E. Yargıtay Kararı

Dairemizin 09.10.2018 tarihli ve 2018/8559 Esas, 2018/17868 Karar sayılı kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370 inci maddesi uyarınca onanmasına karar verilmiştir.

IV. ANAYASA MAHKEMESİ KARARI VE İHLAL KARARINDAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. ... Başvuru

Kesinleşen karara karşı davacı taraf Anayasa Mahkemesine ... başvuruda bulunmuştur.

B. Anayasa Mahkemesi Kararı

1.Anayasa Mahkemesinin 15.12.2020 tarihli ve 2018/35966 Başvuru numaralı kararı ile;

"35. ... Derece mahkemeleri, adil yargılanma hakkının bir unsuru olan mahkeme ... gereği asıl işverenin başvurucu hakkındaki değerlendirmesinin objektif ve makul dayanakları olup olmadığını, dolayısıyla geçerli feshin koşullarının oluşup oluşmadığını incelemeden asıl işverenin şüphesine bağlı kalarak sonuca varmıştır. Başka bir ifadeyle derece mahkemeleri yargısal fonksiyonun esasını oluşturan uyuşmazlığın içinde yer alan maddi ve hukuki sorunların bütünüyle ele alınması ve karara bağlanması işlevini yerine getirmemiş, gerçek anlamda bir yargısal faaliyet icra etmemiştir. Dolayısıyla hukuk düzeni tarafından başvurucuya tanınan feshe karşı yargı yolunun açık olması teorik olmaktan öteye geçememiştir. Bu durumda başvurucuların mahkeme hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmaktadır." şeklindeki gerekçe ile Anayasa'nın 36 ncı maddesinde güvence altına alınan mahkeme haklarının ihlal edildiğine karar verilmiştir.

2. Anayasa Mahkemesince ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak amacıyla dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesi Kararı

Anayasa Mahkemesinin yukarıda belirtilen ihlal kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"Tüm dosya kapsamı; taraf iddia ve savunmaları, dava ve cevap dilekçeleri, kurum kayıtları kayıtları, işyeri şahsi sicil dosyası ve taraflarca sunulan diğer tüm belge ve bilgiler ile yukarıda yapılan açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde, sigorta kayıtlarına göre davacının 28/12/2010-02/08/2016 tarihleri arasında davalı ... Ajansında çalıştığı, dosya kapsamına göre davacının belirsiz süreli ... akdinin 667 sayılı KHK'nın 4. maddesi uyarınca 02/08/2016 tarih ve 88 sayılı ... Yönetim Kurulu Kararı ile 02/08/2016 tarihi itibariyle feshedildiği, ... akdinin fesih gerekçesinin davalı şirket tarafından kuruma 29 koduyla '... veren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle fesih' olarak bildirildiği, 04.08.206 tarihli fesih bildiriminde; '667 sayılı KHK'nın 4'üncü maddesinin 1. Fıkrasının; Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen ..., oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilen; bir bakanlığa bağlı, ilgili veya ilişkili olmayan diğer kurumlarda her türlü kadro, pozisyon ve statüde (işçi dahil) istihdam edilen personel, ... amirinin teklifi üzerine atamaya yetkili amirin onayıyla kamu görevinden çıkartılır.' hükmü gereğince 02.08.2016 tarih ve 88 sayılı ... Yönetim Kurulu Kararı ile 02.08.2016 tarihi itibariyle belirsiz süreli ... sözleşmesinin feshedildiğinin bildirildiği, kurum tarafından davacının sözleşmesinin feshinden sonra davacı hakkında Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan soruşturma başlatıldığı, davacı hakkında yapılan soruşturma sonucunda Isparta Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2018 tarih ve 2018/4638 soruşturma sayılı iddianamesi ile; 'silahlı terör örgütüne üye olma suçundan' kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesinin ....02.2020 tarih ve 2019/20 esas sayılı kararı ile davacı hakkında; 'örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme' eylemi nedeniyle mahkumiyet kararı verildiği, Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.01.2022 tarihli yazısına göre kararın henüz kesinleşmediği, mahkememizin 22.12.2016 tarihli kararı ile davanın reddine ilişkin olarak verilen kararın İstinaf ve Yargıtay aşamalarından geçerek kesinleşmesi üzerine Anayasa Mahkemesine yapılan ... başvuru sonucu hak ihlali kararı verildiği, Anayasa Mahkemesi kararından sonra yapılan yargılamada, Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından davacı hakkında verilen karar ile akdin feshine gerekçe yapılan sebebin somutlaştığı, davacı hakkında 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan açılan ve yürütülen soruşturma sonucunda kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda mahkemece davacı hakkında 'örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme' suçundan mahkumiyet kararı verildiği, ... akdinin haklı ve geçerli sebeple feshedildiğine ilişkin ispat yükü üzerinde olan işveren tarafından bu hususta dosyaya somut deliller sunulduğu, davalı iddialarının, fesih bildirimindeki gerekçelerin ve kuruma bildirilen fesih sebebinin somut delillerle kanıtlandığı, sonuç olarak feshin haklı ve geçerli nedenlere dayandığı ..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

D. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

E. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davalı tarafın ... sözleşmesinin feshine dayanak olarak müvekkilinin terör örgütü ile irtibatlı veya iltisaklı olduğunu öne sürdüğünü, müvekkilinin Isparta 3.Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılamasında terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım suçundan hüküm kurulduğunu, ancak bu kararın hâlen daha Yargıtay aşamasında olduğunu ve kesinleşmediğini, evrensel hukukta ve ... hukukunda Anayasa'nın 38 inci maddesinde yer alan masumiyet karinesi ilkesinin Mahkemenin verdiği bu karar ile ihlal edildiğini, bir an için aksini düşünülecek olursa Isparta Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği kararın temyiz incelemesi sonucu bozulması ve sonucunda müvekkilinin beraat etmesi hâlinde Mahkemenin bu kararının hukuki mesnetten yoksun olacağını, Anayasamızın 153 üncü maddesinde Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığı belirtmesine rağmen Mahkemenin Anayasanın bu maddesini ihlal ettiğini, Anayasa Mahkemesinin dosyada bulunan kararını tam uygulamayarak ve eksik inceleme yaparak eldeki kararı verdiğini, kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

F. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"6100 sayılı HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dosya incelendiğinde: 2709 sayılı Yasanın 153. Ve 6216 sayılı Yasanın 50/2 maddelerinde bulunan düzenlemeler ile Anayasa Mahkemesinin 2018/35966 başvuru numaralı 15.12.2020 tarihli hak ihlali kararı itibariyle, ... akdinin haklı yada geçerli nedenle feshedilmediği anlaşıldığından aşağıdaki karar verilmiştir." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf incelemesi sonucu verilen kaldırma kararının gerekçesinin bulunmadığını, Mahkeme kararlarında gerekçe bulunmasının anayasal bir zorunluluk olduğunu, yeniden yargılamaya konu Anayasa Mahkemesi kararının, esasa ilişkin bir karar olmadığını, karar, özü itibari ile usuli eksiklik nedeni ile eksik araştırma sonucu karar verilmesine yönelik, ... mahkemesinin davada gerekli incelemeyi yapması gerektiğine, ... mahkemesinin yargı yetkisinin kaldırılmadığının ifade edilmesine yönelik bir karar olduğunu, bu nedenle Mahkemece gerekli araştırmaların yapıldığını ve bu araştırmada davacı hakkında Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/20 Esas sayılı dosyası ile silahlı terör örgütüne yardım suçundan mahkumiyet kararı tesis edildiğini, mahkumiyet kararında yer alan tespitler, Ajansın Yönetim Kuruluna ulaşmış olduğundan davacının ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, işvereni şüpheye götüren olguların varlığının Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/20 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile de tespit olunduğunu, Yargıtay emsal kararlarında davacı hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olduğu hâlde açıkça haklı feshin kabul edildiğini, terör örgütüne yardım suçunu işlediği ... olan davacının işe iadesinin hukuken ve fiilen imkânsız olduğunu, ayrıca tüm bu sebepler karşısında işveren açısından ... temelinin çöktüğünü ve ... sözleşmesinin sürdürülmesini imkânsız hâle geldiğinin açık olduğunu, anılan sebeplerle davanın ve istinaf başvurusunun reddi gerekmekteyken yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu ... sürerek kararın bozulması ile davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacının ... sözleşmesinin feshinin haklı ve geçerli nedenlerle yapılıp yapılmadığı, davalı işverenin ... sözleşmesin feshine gerekçe olarak ... sürdüğü olguların yöntemince ispat edilip edilemediği konularındadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı Kanun'un "Feshin geçerli sebebe dayandırılması" kenar başlıklı 18 inci maddesinin birinci fıkrasının ilgili bölümü şöyledir:

"Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli ... sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. ...”

3. Değerlendirme

1. Somut olayda; dosya içeriğinden davacının ... sözleşmesinin 667 sayılı KHK'nın 4 üncü maddesi uyarınca 02.08.2016 tarih ve 88 sayılı davalı ... Yönetim Kurulu Kararı ile 02.08.2016 tarihi itibarıyla feshedildiği, ... sözleşmesinin feshinden sonra davacı hakkında Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından silahlı terör örgütüne üye olma suçundan soruşturma başlatıldığı, davacı hakkında yapılan soruşturma sonucunda Isparta Cumhuriyet Başsavcılığının 21.02.2018 tarih ve 2018/4638 soruşturma sayılı iddianamesi ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesinin ....02.2020 karar tarihli ve 2019/20 Esas sayılı dosyası ile davacı hakkında örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme eylemi nedeniyle mahkumiyet kararı verildiği, Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.01.2022 tarihli yazısına göre de kararın henüz kesinleşmediği görülmektedir.

2. Derece Mahkemelerinin yeniden yargılama yapmasına sebebiyet veren Anayasa Mahkemesinin 2018/35966 Başvuru numaralı 15.12.2020 tarihli hak ihlali kararının gerekçesi, Derece Mahkemelerinin yargısal fonksiyonun esasını oluşturan uyuşmazlığın içinde yer alan maddi ve hukuki sorunların bütünüyle ele alınması ve karara bağlanması işlevini yerine getirmemesi, gerçek anlamda bir yargısal faaliyet icra etmemesidir.

3. Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucunda Isparta 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından davacı hakkında verilen karar ile sözleşmenin feshine gerekçe yapılan sebebin somutlaştığı, davacı hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan açılan ve yürütülen soruşturma sonucunda kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda Mahkemece davacı hakkında örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan mahkumiyet kararı verildiği, ... sözleşmesinin haklı ve geçerli sebeple feshedildiğine ilişkin ispat yükü üzerinde olan işveren tarafından bu hususta dosyaya somut deliller sunulduğu gerekçesiyle dava reddedilmişse de Bölge Adliye Mahkemesinin yeniden yapılan yargılama sonucu vermiş olduğu karar gerekçesinde ise; "Anayasa Mahkemesinin 2018/35966 başvuru numaralı 15.12.2020 tarihli hak ihlali kararı itibariyle, ... akdinin haklı yada geçerli nedenle feshedilmediğinin anlaşıldığı ..." şeklindeki açıklama ile Anayasa Mahkemesi kararının gerekçesinin hatalı yorumlanması suretiyle gerekçesiz şekilde İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılmış ve yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın kabulüne karar vermiştir.

4. Anayasa Mahkemesi kararındaki ihlal gerekçesi ve fesih sebepleri üzerinde herhangi bir yargılama ve değerlendirme yapılmamış olmakla; Bölge Adliye Mahkemesinin dosyanın esasına yönelik hiç bir değerlendirme yapılmaksızın ve davacı tarafın istinaf sebepleri ile dosyaya sunulan deliller ayrıntılı olarak incelenip değerlendirilmeden Anayasa Mahkemesi karar gerekçesinin hatalı yorumlanması ile davanın kabulü yönünde vermiş olduğu karar isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.11.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.