Logo

9. Hukuk Dairesi2022/11616 E. 2022/11883 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davanın, davacı vekilinin tekrarlayan mazeret bildirimleri nedeniyle işlemden kaldırılması sonucu açılmamış sayılmasına ilişkin kararın isabetli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava açıldıktan sonraki süreçte sürekli mazeret bildirerek ön inceleme duruşmasının dahi yapılamaması ve davanın iki kez işlemden kaldırılması nedeniyle, yerel mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına dair kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz talebi reddedilmiş ve yerel mahkeme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 7. ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının dava dışı taşeron şirketler aracılığı ile davalıya ait ... Üniversite Hastanesinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) uyarınca mevcut mali ve sosyal hakları korunarak davalı Kurumda sürekli işçi kadrosuna alındığını, ihale şartnamesinde asgari ücretin belirli bir oranda fazlası olarak ücret belirlendiğini, 02.04.2018 tarihinde asgari ücretin belirli bir oranda fazlası ile kadroya girdiğini, davalı Kurum ile müvekkili arasında imzalanan belirsiz süreli ... sözleşmesinde “Personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı sözleşmeleri kapsamında çalışırken alınan ücret ve ferileri korunur. Ücret tipi yevmiye üzerinden ödenir.” hükümlerine yer verildiğini ancak ücret ve buna bağlı alacakların eksik ödendiğini ileri sürerek ücret, ikramiye ve ilave tediye fark alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 ve 24 üncü maddeleri uyarınca sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin istihdam edilmesine esas hizmet alım sözleşmelerinin öngörülen geçiş işleminin yapıldığı tarih itibarıyla feshedilmiş sayılacağının hüküm altına alındığını, davacının ücret ve sair hakları bakımından Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu ... sözleşmesi hükümlerinin uygulandığını, davacı ile imzalanan ... sözleşmesi hükümleri kapsamında davacının herhangi bir fark alacağı olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyanın 08.04.2021 tarihinde işlemden kaldırıldığı, 12.04.2021 tarihinde davanın bir kez yenilendiği, 30.11.2021 tarihinde ise tekrar işlemden kaldırıldığı bu itibarla dosyanın ikinci kez takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 320 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; huzurdaki dosyaya ikinci celsenin olduğu 08.04.2021 tarihinden bir gün önce 07.04.2021 tarihinde UYAP üzerinden ...'da olan Mahkeme adı ve dosya numaralarını da bildirerek mazeret dilekçesi sunduklarını, Mahkemenin mazeret dilekçelerinin usulüne uygun olmadığı ve dosyanın sürüncemede bırakıldığı gerekçesi ile mazeretin reddine karar verip aynı zamanda dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verdiğini, akabinde yenilenen dava dosyasının 3. celsesi olan 30.11.2021 tarihinde de mesleki anlamda ...'da birden fazla sayıda mahkemede duruşmaları olduğundan ve o tarihte duruşma sayısı itibarıyla yalnızca ...'daki duruşmalara katılabilecek olmaları nedeniyle mazeret dilekçelerine ek olarak duruşma tutanaklarını da sunduklarını, dosyanın işlemden kaldırıldığı gün sadece ...'da 10 farklı mahkemede 63 adet duruşmaları bulunduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın 07.12.2020 tarihinde açıldığı ve açılmamış sayılmasına karar verildiği 30.11.2021 tarihine kadar taraf vekillerinin sürekli mazeret bildirmeleri sebebiyle ön inceleme duruşmasının dahi yapılamadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekilince temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davanın açılmamış sayılmasına dair İlk Derece Mahkemesince verilen kararın isabetli olup olmadığı hususundadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 320 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.