Logo

9. Hukuk Dairesi2022/12179 E. 2022/14523 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin fesih nedeninin haklı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının işveren şirketin test traktörlerini ve diğer kaynaklarını kendi çıkarı için kullanarak maddi menfaat sağladığı, bu durumun işçinin sadakat borcuna aykırılık teşkil ettiği ve işverenin haklı fesih nedeni olarak kabul edilebileceği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 43. ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilli tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 08.11.2022 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 15.08.1995-17.09.2019 tarihleri arasında laboratuvar işçisi olarak çalıştığını, son ücretinin net 4.482,02 TL olduğunu, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendi uyarınca feshedildiğini, feshin hak düşürücü süre içerisinde yapılmadığını, feshe sebep olarak gösterilen fiil ve eylemlerin davacı tarafından işlenmediğini, iddiaların soyut olduğunu, her ne kadar müvekkilinin Disiplin Kurulu tarafından alınan ifadesinde 2012 yılında Kargalı köyünde 50 dönüm taşınmaz kiraladığını ve bu tarlayı sürdüğünü belirtse de bu ifadenin bulunduğu stres içerisinde ve baskı altında verildiğini, güveni kötüye kullanmak veya sadakatsizlik gibi bir eylemi olması durumunda denetimlerde bunun ortaya çıkacağını belirterek kıdem ve ihbar tazminatlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı işverenlikte 1995 tarihinden ... sözleşmesinin feshedildiği 17.09.2019 tarihine kadar çalıştığını, ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının işverenlikteki görev ve yetkisini kullanarak kurdurduğu ve ortak olduğu şirket üzerine kiraladığı ve satın aldığı tarlalarda müvekkili Şirketten test traktörü, traktör ekipmanı, yakıt ve işçilik desteği alarak kendi lehine maddi kazanç sağladığını, bu süreci uzun bir süre devam ettirdiğini, bu aşamalarda müvekkili işverenliğe hiçbir şekilde bilgi vermediğini, müvekkili işverenliğin iç denetim birimine 28.07.2019 tarihinde gelen ihbar üzerine iç denetim birimince ihbar konusu hakkında inceleme başlatıldığını, inceme sürecinde davacı ile 02.09.2019 tarihinde ön görüşme yapıldığını, 02.09.2019 tarihinde davacının yazılı savunmasının alındığını, Disiplin Kurulunun 17.09.2019 tarihinde ilk toplantısını yaparak konuyu incelediğini ve davacının son kez yazılı ifadesine başvurulduğunu, davacının ... sözleşmesinin feshine karar verildiğini, Disiplin Kurulunca verilen kararın altı ... günü içerisinde feshe yetkili organa iletilmiş olduğunu, davacının ... sözleşmesinin 4857 sayılı Kanun uyarınca 17.09.2019 tarihinde derhâl ve tazminatsız olarak feshedildiğini, özellikle 2016 yılının yarısına kadar test traktörlerinin Kargalı köyüne gönderilmiş olduğunu, Kargalı köyündeki traktör testlerinin davacı tarafından kullanılmış olduğunu, devam eden süreçte aynı köyden tanıdığı olan H.Ü.’yü önermiş olduğunu, H. Ü.'nün de yevmiye karşılığı bu testleri yaptığını, bu traktörler bakımından ... Traktörün yakıt ve işçilik ücreti ödemek durumunda kaldığını, ayrıca davacının yazılı savunmasında müvekkili Şirketin traktörlerini kendi tarlasında kullandığını, yeri geldiğinde tarla kiralayarak test traktörlerini kullandığını, sağladığı kazanç ile hem tarlanın kira bedelini ödediğini hem de kazanç sağladığını ikrar ettiğini, davacı işçinin görevini ve konumunu kullanarak maddi çıkar sağladığını, 4857 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinin son cümlesinde yer alan “…ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.” şeklindeki hüküm gereğince iddia edilen altı ... günü süresinin somut olay bakımından uygulanmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Davacının 17.09.2019 tarihli yazılı fesih bildirimindeki maddi olguları gerçekleştirdiği, yani M. B. ve C. E.'nin yakınlarının üzerine A. B. adlı şirketi kurduğu ve bu bilgiyi ... Traktör ile paylaşmadığı, eşi adına 18 dönüm arsa alındığı, 200-250 dönümlük arazinin kiralanıp bu arazide tarımsal aktivitelerin davalıya ait test traktörleriyle gerçekleştirildiği, test süresince elde edilen kazançlarla tarla kira bedellerinin karşılandığı ve ayrıca bu aktivitelerde kullanılan davacıya ait ekipmanların davalıya bilgi verilmeksizin yenilendiği, böylece davacının maddi menfaat temin ettiği kendi beyanı ile sabittir. Yine dosya içeriğinden ve tanık beyanlarından, test için verilen traktörler ile bedelsiz şekilde traktör kullanmak imkanının elde edilmesi ve aynı şekilde davalı şirket tarafından test traktörleri için verilen yakıt ve işçilik desteği ile yakıt ve işçilik masrafı yapılmaması suretiyle haksız kazanç elde edildiği anlaşılmıştır.

Buna göre davacının eylemleri doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış niteliğinde olup, işçinin sadakat borcunun açık ihlalidir. Bu durumda işverenden artık ... ilişkisini sürdürmesi beklenemeyeceğinden, haklı nedene dayalı olarak ... akdinin işveren tarafından derhal feshedilmesinde hukuka aykırı bir yön yoktur.

Davacının eylemlerinin davalı şirketin yukarıda belirtilen iç disiplin kurallarını da ihlal ettiği anlaşılmıştır. Söz konusu Yönetmelik ve Etik Kurallar düzenlemelerinde davacının eylemleri için işten çıkarma yaptırımı öngörülmüştür. Dolayısıyla davalı tarafından yapılan feshin iç disiplin kurallarına uygun olduğu anlaşılmıştır.

Öte yandan davacı taraf feshin hak düşürücü sürede yapılmadığını iddia etmiştir. 4857 sayılı ... Kanunu 26.maddesinde, ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi için bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı ... günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamayacağı düzenlenmiş ise de, aynı maddede işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık sürenin uygulanmayacağı belirtilmiştir. Yukarıda belirtildiği üzere davacının sabit kabul edilen eylemleri ile haksız kazanç elde ettiği anlaşıldığından hak düşürücü sürenin geçmediği kanaatine varılmıştır.

Sonuç olarak, belirtilen gerekçelerle davalı işveren tarafından yapılan feshin haklı nedene dayandığı kanaatine varıldığından davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; gerekçeli kararda müvekkili tanık beyanlarına hiçbir şekilde yer verilmemesi yanında taraf delillerinin çok açık bir şekilde eşitlik ve tarafsızlık ilkesine aykırı şekilde karar metnine geçirilmiş olmasının özellikle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 27 nci maddesine aykırılık oluşturduğunu, ayrıca Mahkemece aldırılan ve müvekkili lehine olan bilirkişi raporu yönünden herhangi bir değerlendirme de yapılmadığını, ... sözleşmesinin feshine ilişkin Mahkeme değerlendirmesinin hatalı olduğunu, davacının herhangi bir unvan ya da yetki kullanarak kendisi veya yakınları için haksız menfaat temin etmesinin imkân dâhilinde olmadığını, A.B. Şirketi adına 18 dönüm arsa alındığı, 200-250 dönüm tarla kiralandığı ve bu arsanın müvekkili tarafından test edilen traktörler tarafından sürüldüğü iddiasının kurgu olduğunu, A.B. Şirketinin müvekkili tarafından kurulmadığı gibi müvekkilinin bu Şirketin ortağı da olmadığını, müvekkilin bahsi geçen dönemde test sürüşü yapmadığını, davalının test sürüşü için göndermiş olduğu traktörlerin tüm giderlerinin zaten fabrika tarafından karşılanmakta olduğunu ve test sürüşü yapılan tarla sahiplerinden bir bedel de talep edilmediğini, müvekkilinin davalı fabrikanın ekipmanlarını kendi tarlalarında kullandığı veya kendi kullanılmış ekipmanlarını fabrikaya ait ekipmanlar ile değiştirdiğine dair iddia ve bu konuda Mahkeme tarafından yapılan değerlendirmenin hukuki bir dayanağının olmadığını, müvekkilinin gerek kendi lehine gerekse davalı aleyhine menfaat temin ettiğine dair dosyada ... bir somut delil bulunmadığını, feshin haklı nedene dayanmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Tüm bu açıklamalar ve tespitler ışığında şirket kurulması yanında kurulan bu şirketin işverene bildirilmemiş bulunması, test traktörleri ile kendisine ve kurulan şirkete ait arazilerin sürülmesi, kimi zaman bunun için kullanılan mazotun davalıdan alınması, bu yolla da yakıt ve işçilik giderlerinden kurtulmak suretiyle maddi menfaat temin ettiğinin açık olduğu, maddi menfaat temini nedeniyle de 4857 sayılı ... Kanunu’nun 26.maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü sürenin dikkate alınmayacağı, dolayısıyla davalı işverence yapılan feshin haklı nedene dayandığı sonucuna varılmakla mahkemece yapılan değerlendirme ve kabulün dosya kapsamına uygun olduğu sonucuna varılmıştır.

..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ... sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı Kanun'un ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve temyiz sebeplerine göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,08.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.