Logo

9. Hukuk Dairesi2022/14629 E. 2022/17201 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşçinin işveren tarafından iş akdinin haksız yere feshedildiği iddiasıyla açtığı işe iade davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının bölge amirine hakaret etmesi ve sonrasında işyerini terk ederek devamsızlık yapması fiillerinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II-d ve g bentleri uyarınca haklı fesih sebebi oluşturduğu değerlendirilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 24. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki işe iade davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.01.2019 tarihli ve 2018/4925 Esas, 2019/284 Karar sayılı kararı ile davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süreden reddine karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından ... başvuru talebinde bulunulmuş ve Anayasa Mahkemesinin 2019/4152 Başvuru numaralı ve 14.09.2022 tarihli kararı ile Daire kararının adil yargılanma hakkı kapsamında yer alan mahkemeye erişim hakkının ihlali mahiyetinde olduğuna karar verilmiştir.

Anayasa Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı doğrultusunda Dairemizin 08.01.2019 tarihli ve 2018/4925 Esas, 2019/284 Karar sayılı kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.05.2009 - 17.05.2016 tarihleri arasında davalı Belediyenin çöp toplama biriminde alt işveren şirketler nezdinde şoför olarak çalıştığını, ... sözleşmenin son alt işveren olan adi ortaklık tarafından haksız olarak feshedildiğini beyanla feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine, işe başlatılmaması hâlinde ödenmesi gereken tazminat ve boşta geçen süre ücretinin de hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacı ile davalı ... arasında bir ... sözleşmesi bulunmadığını, davacının hizmet alım sözleşmesi yapılan diğer davalıların meydana getirdiği adi ortaklık tarafından istihdam edildiğini ve davanın süresi içinde açılmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı Şirketler vekili cevap dilekçesinde; davacı işçinin 12.05.2015 tarihinde kendisine işe neden geç geldiğinin sorulması üzerine işverenin bir başka işçisine sataştığını, davacının söz konusu olaydan sonra hiçbir savunma sunmadan işyerini ve görev alanını terk ettiğini ve hiçbir mazeret bildirmeden işe gelmemesi sonrası ... sözleşmesinin feshedildiğini beyanla davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Davacının bölge amiri ...'ye küfür ettiği, hakaret ettiği eyleminin 4857 sayılı yasanın 25/II–d bendinde düzenlenen haklı nedenle fesih sebebi olduğu, dosyaya ibraz edilen, tutanak tanıklarınca içeriği doğrulanan 13/05/2016 – 14/05/2016 – 15/05/2016 – 16/05/2016 ve 17/05/2016 tarihli tutanaklar nazara alınarak davacının işe devamsızlık yaptığı ve bu eyleminin de 4857 sayılı yasanın 25/II–g bendinde düzenlenen haklı nedenle fesih sebebi olduğu, ... akdinin davalı işveren tarafından haklı nedenlerle feshedildiği'' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; işveren tarafından yapılmış yazılı bir fesih bildirimi bulunmadığını, davalı işverenin beyanları ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen işten çıkış kodu arasında çelişki bulunduğunu, duyuma dayalı ve çelişkili davalı tanık beyanlarına itibar edilerek karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden yapılan inceleme neticesinde, davacının ...'ye hakaret ettiği, hakaretin ... yeri çalışanı tanıklar tarafından da doğrulandığı, davacının bu davranışı sonrasında işyerini terkederek devamsızlık yaptığı, devamsızlık olgusunun dosya kapsamı ile sabit olduğu..." gerekçe gösterilerek davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Yargıtay Kararı

Dairemizin 08.01.2019 tarihli ve 2018/4925 Esas, 2019/284 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi karar tarihinin 21.03.2017 olduğu, buna göre karar tarihinde yürürlükte olan 5521 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu’nun 8 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca temyiz süresinin gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren sekiz gün olduğu, gerekçeli kararın davacı vekiline 26.03.2018 tarihinde tebliğ edildiği ancak sekiz günlük temyiz süresi geçtikten sonra 08.04.2018 tarihinde karara karşı davacı vekilince temyiz yoluna başvurulduğu, buna göre temyizin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.

D. ... Başvuru

Kesinleşen karara karşı davacı taraf Anayasa Mahkemesine ... başvuruda bulunmuştur.

E. Anayasa Mahkemesi Kararı

1. Anayasa Mahkemesinin 2019/4152 başvuru numaralı ve 14.09.2022 tarihli kararında; başvurucunun, istinaf kararlarında kendisine tanınan ve kararın tebliğinden itibaren başladığı belirtilen iki haftalık süreye güvenerek hareket ettiği, kanun yoluna başvuru süresinin Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hatalı gösterilmesinin sonuçlarına katlanmak zorunda bırakılan başvurucunun üzerinde ağır bir yüke sebep olduğu, başvurucunun katlanmak zorunda kaldığı külfetin hedeflenen meşru amaçla orantısız olduğu, dolayısıyla müdahalenin ölçülü olmadığı sonucuna ulaşıldığı belirtilmiştir.

2. Anayasa Mahkemesince, 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın 36 ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkının ihlâl edildiğine karar verilerek ihlâlin Dairemiz kararından kaynaklandığı belirlenmiş ve bu yöndeki iddianın kabul edilebilir olduğuna, kararın bir örneğinin ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak amacıyla Dairemize gönderilmesine karar verilmiştir.

F. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; ... sözleşmesinin işverence haklı nedenle feshi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Dairemizin 08.01.2019 tarihli ve 2018/4925 Esas, 2019/284 Karar sayılı kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.