"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2018/2828 E., 2022/1165 K.
DAVA TARİHİ : 31.05.2016
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. ... Mahkemesi
SAYISI : 2016/557 E., 2018/420 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 10.01.2023 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı asıl ve vekili Avukat Berfin Karadağ ile davalı vekili Avukat İpek Gülle Önal Karaca geldiler.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; 01.03.2001 tarihinde davalı Bankada kadrolu avukat olarak işe başladığını, çalışma süresi içinde raportör avukat, müşavir avukat ve en son birinci müşavir avukat olarak görev yaptığını, ... sözleşmesinin davalı Banka tarafından 31.05.2016 tarihinde feshedildiğini, davalı Bankanın ... sözleşmesinin eki mahiyetindeki banka iç mevzuatına aykırı olarak alacaklarından kesinti yaparak gelir kaydettiğini, davalının yapılan bu kesintileri gizlediğini belirterek yapılan kesintilerin davalı Bankadan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğunu, karşı taraf vekâlet ücretinin 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'na göre ödenmesinin mümkün olmadığını, müvekkili Bankanın sözleşmeli avukatlar ile imzaladığı sözleşme kapsamında karşı taraf vekâlet ücretinin %50'sini aldığını, bu tutarın bir bölümünün kadrolu avukatlara performans bonusu olarak dağıtıldığını, dava konusu kesintinin işverenin eşit davranma borcunun gereği olduğunu, işverenin söz konusu düzenlemeyi yönetim hakkı kapsamında objektif ve iyiniyetli olarak işyerindeki ücret dengesini korumak amacıyla yaptığını, yapılan kesintilerin davacının çalışma koşullarını esaslı olarak değiştirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının davalı Bankada kadrolu ve tam zamanlı olarak aylık ücret ve ekleri mukabilinde çalıştığı, taraflar arasında bağımlılık unsuru ve dolayısıyla işçi işveren ilişkisi bulunduğu, davacının davalı Banka mevzuatı ve Hukuk Müşavirliği Yönetmeliği esasları dâhilinde görev yaptığı, davacı işçinin 01.03.2001-31.05.2016 tarihleri arasında yaklaşık 15 yıllık hizmet süresi boyunca aylık sabit ücret ile her yıl Ocak, Nisan (Mayıs), Temmuz ve Ekim ayında tahakkuk ettirilen vekâlet ücretine hak kazandığı, vekâlet ücreti ödemesinin süreklilik kazandığı ve bir işyeri uygulaması haline geldiği, davalı Bankanın faaliyet alanı ve tâbi olduğu özel mevzuat itibarıyla da vekâlet ücretini gelir olarak kayıtlarına intikal ettiremeyeceği, bu nedenle havuza yatırılan tutarların %25 oranındaki kısmının davalı Bankaya gelir kaydedilmesinin aylık ücrete ek olarak ödenen vekâlet ücreti ödemesinde esaslı değişiklik mahiyetinde olduğu, davacının söz konusu değişikliğe yazılı rızasının bulunmadığı gerekçesiyle talep edilen alacağın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; dava konusu alacağa yasal faiz işletilebileceğini, davacının karşı taraf vekâlet ücreti ödemesinden %25 kesinti yapılmak suretiyle eksik ödendiği iddiasına dayalı talebinin haksız olduğunu, müvekkili Bankanın yapılan anlaşma kapsamında söz konusu vekâlet ücretlerinin %50'sini aldığını, bu tutarda davalı Bankanın serbestçe tasarruf yetkisini de kullanabileceğini, karşı taraf vekâlet ücretlerinin %25'inin kesilerek dağıtılmasının uzun yıllardan beri süregelen işyeri uygulaması olduğunu, dava konusu kesintinin, ücret skalasında meydana gelen bozukluğu gidermek amacıyla yapılan iyiniyetli bir işlem olduğunu, ... şartlarında esaslı değişiklik olup olmadığının somut olay bazında değerlendirilmesi gerektiğini, hukuk müşavirliğinde çalışan kadrolu avukatların gelirlerinin emsal pozisyonda çalışanların gelirlerini aşmasının işyerinde huzursuzluğa sebep olduğunu, yapılan değişikliğin hakkaniyete uygun olduğunu, objektif nedenlere bağlı yapılan değişikliğe uzun bir süre boyunca muvafakat gösterildikten sonra dava yoluyla talepte bulunulmasının objektif iyiniyet kurallarıyla bağdaşmadığını, brüt meblağa hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Davalı Bankanın Mayıs 1999 tarihli Takip İşleri Genelgesinin ilgili maddelerinde tahsil edilen vekâlet ücretlerinin nasıl dağıtılacağına ilişkin düzenlemeler yapıldığı, bu esasların davalı Bankanın ... taraflı tasarrufu ile davacı aleyhine değiştirildiği ve 2006 yılında dağıtılan %50 oranındaki karşı taraf vekâlet ücretinin %25'e düşürülüp, geri kalan %25'inin davalı Bankaya gelir kaydedildiği, 2009 yılında ise dağıtılan %25 ücretten %30 oranında kesinti yapıldığı, tüm bu kesintilerin işyeri uygulaması ile oluşan çalışma koşullarında esaslı değişiklik mahiyetinde olduğu, davalı bünyesinde ... sözleşmesi ile çalışan davacının bu değişikliklere ilişkin yazılı muvafakatinin bulunmadığı, davalı Bankanın ... taraflı tasarrufuyla davacı aleyhine yaptığı bu değişikliklerin davacıyı bağlamayacağı, değişikliğe uzun süre ses çıkarmayan davacının kötüniyetli olduğuna dair istinafının haklı olmadığı, İlk Derece Mahkemesince taleple bağlılık kuralı gereği alacağın brüt tutar üzerinden karar verilmesinde bir hatanın bulunmadığı, ücret benzeri alacak yönünden mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacıya ödenmesi gereken ücret benzeri alacaklardan yapılan kesintinin çalışma koşullarında esaslı değişiklik olup olmadığı ve kesintinin davacıya ödenmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 22 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı yararına takdir edilen 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücreti ile aşağıda yazılı temyiz giderinin davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.