"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2666 E., 2022/3889 K.
İHBAR OLUNAN : Koop ... Sendikası
DAVA TARİHİ : 23.11.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 55. ... Mahkemesi
SAYISI : 2021/1233 E., 2022/166 K.
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de davanın niteliği gereğince kanunda ivedi şekilde sonuçlandırılması öngörüldüğünden duruşma isteminin reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verilmiş olmakla; dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; öncelikle yetki tespiti talebinde bulunulabileceğini kabul etmemekle birlikte müvekkili Delegasyon işyerlerinde yerel çalışan sayısının yürütülen projelere ve doğan ihtiyaca bağlı olarak çeşitli nedenlerle değişiklik gösterdiği göz önüne alındığında davalı ... Ticaret Kooperatif Eğitim Büro ve ... Sanatlar İşçileri Sendikasının (... ... Sendikası) başvuru tarihinde gerekli çoğunluğu sağlamadığının görüleceğini, müvekkilinin Avrupa Birliğini ...'de temsil etmekle görevli diplomatik bir temsilcilik olduğunu ve Avrupa Birliğinin merkezi olan Brüksel/Belçika'daki Genel Merkeze bağlı olduğunu, her ne kadar müvekkili Delegasyonun, ... sınıflandırmasına göre (8211) “Kombine Büro Yönetim Hizmeti Faaliyetleri” alanında belirlenmişse de, salt ... kodundan hareketle müvekkili Delegasyonun bağımsız bir işyeri olduğunu veya büro yönetimi faaliyetinde bulunduğunu, böylece diğer davalı Sendikanın yetkili olduğunu iddia etmenin mümkün olmadığını, müvekkili Delegasyonun, Avrupa Birliği tarafından kurulan ... organizasyonuna tâbi olduğunu ve diplomatik niteliği uyarınca Avrupa Birliği Genel Merkezi olan Brüksel'den ayrı düşünülemeyeceğini, 04.....1987 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Avrupa Toplulukları Komisyonu'nun ... Delegasyonu'nun Kurulması ve Onun Dokunulmazlık ve İmtiyazları Hakkında Anlaşma'nın (Kuruluş Anlaşması) bu durumu teyit ettiğini, Kuruluş Anlaşması uyarınca müvekkili Delegasyonun, Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi ve Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi ile tanınan tüm bağışıklık, dokunulmazlık ve ayrıcalıklardan yararlandığını, işyerinin teknik bir amacı gerçekleştiren temelde örgütsel bir birliktelik olduğunu, somut olay özelinde teknik amacın Avrupa Birliğini temsil olduğunun açık olduğunu, müvekkili Delegasyonun, gönderen devlet statüsündeki Avrupa Birliğini temsille görevli olduğunu, sadece Avrupa Birliğinin ...'deki temsilciliği olan müvekkili Delegasyon bünyesinde uygulanacak bir toplu ... sözleşmesi için olumlu yetki tespitinin, Avrupa Birliğinin iç düzenlemeleri, yönetim hakkı ve Delegasyon kuruluş planlarına ilişkin olup tam da bu nedenle iptali gerektiğini, zira Viyana Sözleşmesi kapsamında Avrupa Birliğinin, diplomatik statüye sahip delegasyonlarının yönetimi, çalışanlara ilişkin politikaların belirlenmesi dâhil herhangi bir müdahaleye tâbi olamayacağını, Avrupa Birliğini ...'de temsil eden müvekkili Delegasyonun, bir devletin diplomatik temsilciliği ile denk durumda olduğunu, teamüli uluslararası hukukun en temel prensibinin, egemenlerin eşitliğinin korunması ve böylece her iki tarafın dâhili ve harici ilişkilerine müdahale edilmemesi olduğunu, başvuruya konu yetki tespit işleminin, müvekkili Delegasyonun bütçesini, yönetimini, faaliyetlerini, çalışma saatlerini ve dâhili disiplin mekanizmalarını düzenleyecek ve bu konulan düzenleme yetkisini bir sendikaya devredecek bir toplu ... sözleşmesi akdedilmesi için kabul edilemez bir teşebbüs olduğunu, bu şartlar altında müvekkili Delegasyonun böyle bir teşebbüsü kabulünün mümkün olmadığını, sadece Avrupa Birliği ... Delegasyonuna uygulanması için akdedilmesi ve diplomatik misyonla yerel sendika arasında müzakere edilmesi istenen bir toplu ... sözleşmesi için bir sendikanın yetkisinin tespitinin, diplomatik misyon yönetimine, harici bir aktör olan sendikanın doğrudan müdahalesi anlamına geldiğini, bir toplu ... sözleşmesi için davalı ... ... Sendikası lehine yetki tespitinin, müvekkili Delegasyonun ayrıcalık ve bağışıklıklarına haksız ve emsali görülmemiş bir müdahale niteliğinde olduğunu, Avrupa Birliğinin yerel çalışanların ... ... hukuku kapsamındaki tüm haklarını sağladığını, ayrıca Avrupa Birliğinin ek haklar tanıdığını ve bu hakların yerel mevzuat kapsamının oldukça ilerisinde olduğunu, müvekkili Delegasyonun, ... Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığını, yetki tespiti işlemi ile ilgili olarak diplomatik ayrıcalık ve bağışıklıklarından feragat etmediği hususunda bilgilendirdiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 28.07.2021 tarihli ve 22084 sayılı yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; sendikaya üye olma hakkının, kişinin doğduğu andan itibaren kazandığı bir hak olduğundan bahisle ertelenebilecek haklardan olmadığını, müvekkili Bakanlığın sendikalarca yapılan yetki tespiti başvurusu üzerine işlem yapmak zorunda olduğunu, başvuruya Delegasyon tarafından itiraz edilmediğini, hâlihazırda bulunan işkoluna itiraz veya işkolu tespiti talebi bulunmadığından müvekkili Bakanlıkça Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine dayanarak yapılan işlemin hatalı olduğu iddiasına itibar edilmesinin mümkün olmadığını, davacı işverenin ücret belirleme sistemine göre belirlediği ücret artışının yapılacak zamdan sonra mahsubuna da imkân verildiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... ... Sendikası vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin yetki tespiti için Bakanlığa başvuru tarihinde işyerinde çalışan 134 kişiden 88 kişiyi üye yaparak yasal çoğunluğa sahip olunduğunu, ... sınırları içinde bulunmayan ve ... mevzuatına hiçbir biçimde tâbi olmayan işyerlerinin işletme kapsamına alınması ve yetkinin buna göre verilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı işyerinde daha önce toplu ... sözleşmesi yetkisinin alındığını, dava konusu yetki başvurusunun ikinci dönem toplu ... sözleşmesi için yapıldığını, ilk dönem toplu ... sözleşmesinden doğan hakların ödenmediğini, davacının aleyhine 79 işçi adına dava açıldığını, bu itirazların mahkemelerce reddedildiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın (Anayasa) 1 inci, 2 nci, 4 üncü, 5 inci, 6 ncı, 7 nci, 49 uncu, 51 inci, 53 üncü ve 90 ıncı maddeleri; İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin 11 inci maddesi; Uluslararası Çalışma Örgütünün 87 sayılı Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi hükümleri; Uluslararası Çalışma Örgütünün 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi hükümleri; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un (5718 sayılı Kanun) 49 uncu maddesi; Birleşmiş Milletler Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin (Viyana Sözleşmesi) 41 inci maddesi; Birleşmiş Milletler Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 48 inci ve 55 inci maddeleri gereğince örgütlenme ve sendikal faaliyetlerde bulunma hak ve özgürlüğünün evrensel düzeyde tanınmış ve korunma altına alınmış sosyal bir hak olup bu haklara riayetin esas olduğunun belirtilen metinlerin lafzı ve ruhundan açıkça anlaşıldığı, toplu ... sözleşmesi imzalama ve bu haklardan istifade hakkının tanınmadığı bir ortamda Anayasa hükümleri ve uluslararası sözleşmelerle koruma altında bulunan sendikal hakların kullanımından bahsedilemeyeceğinin açık olduğu, davaya konu olayda diplomatik dokunulmazlığın varlığının ileri sürülmesinin de yine Viyana Sözleşmesi’ne aykırı olduğu, zira sosyal sigorta mevzuatından kaynaklı mevzuatın işverene yüklediği yükümlülükler konusunda kabul eden devletin kurallarına riayetin esas olduğunun sabit olduğu, toplu ... sözleşmesi imzalanmasının, kabul eden devlet yetkililerinin görevlerini etkili biçimde yerine getirmelerini ne surette engellediği iddiasının net olmadığı, söz konusu hakların yerel mevzuat hükümlerinden ayrı olarak aynı zamanda uluslararası düzeyde geçerliliği bulunan, uyulması ve korunması yine üye ülkelerce taahhüt edilmiş evrensel kurallar durumunda olduğu, netice olarak sendikal örgütlenme hakkının normlar sıralamasında en üst konumda bulunan Anayasa hükümleri ile düzenlendiği, aynı şekilde bu hakkın ILO sözleşmeleri ile korunduğu, davacının da bu sözleşmelere taraf olduğu, diplomatik dokunulmazlık kurallarının özel hukuka tâbi bu olayda tatbikinin mümkün olmadığı, uluslararası sözleşme ile de ... altına alınan bu hakkın fiilen kullanımının engellenmesinin hak ihlali oluşturacağı, davacının imzalanan sözleşmede tahkim şartına yer vermesi ve daha önce aynı konuda tebliğ edilen kararlara itiraz etmemesinin davaya konu itiraz ile kendi içerisinde çelişki arz ettiği, davacının ILO sözleşmesine taraf olmakla beraber bu sözleşmelere riayet yükümlülüğü altında bulunduğu, davacı tarafın sendika üyelik haklarının varlığını kabul etmekle beraber bu hakkın bahşettiği haklardan toplu ... sözleşmesi imzalanması hakkını kabul etmemesinin esasen hakkın varlığını kabul etmemekle aynı anlamda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, dava dilekçesinde yazılı sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının Viyana Sözleşmesi kapsamında diplomatik görevli olmadığı gibi Avrupa Birliğinin ... temsilcisi durumunda olduğu, Viyana Sözleşmesi’nde yer alan misyon ve mensuplarına sağlanan diplomatik bağışıklığın, onların temsil ettikleri kurum, kuruluş, birlik aleyhine açılan özel hukuk ilişkisinden doğan uyuşmazlıkları ve davaları kapsamadığı, davacının yargı muafiyeti kapsamında olduklarına ilişkin iddialarının bu nedenlerle yerinde olmadığı, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen davacı işverene karşı açılan alacak davalarında da bu hususun kesinleştiği, davacının Viyana Sözleşmesi uyarınca diplomatik ayrıcalık ve bağışıklıklardan yararlandıkları yönündeki istinafının yerinde görülmediği, yetki tespitine hata olmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Anayasa'nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
5. 5718 sayılı Kanun'un "Yabancı devletin yargı muafiyetinden yararlanamayacağı hâller" kenar başlıklı 49 uncu maddesi ise şöyledir:
"(1) Yabancı devlete, özel hukuk ilişkilerinden doğan hukukî uyuşmazlıklarda yargı muafiyeti tanınmaz.
(2) Bu gibi uyuşmazlıklarda yabancı devletin diplomatik temsilcilerine tebligat yapılabilir."
6. Uluslararası Çalışma Örgütünün 98 sayılı Örgütlenme ve Toplu Pazarlık Hakkı Sözleşmesi’nin dördüncü maddesi de şöyledir:
“Çalışma şartlarını kollektif mukavelelerle tanzim etmek üzere işverenler veya işveren teşekkülleriyle işçi teşekkülleri arasında ihtiyari müzakere usulünden faydalanılmasını ve bu usulün tam bir surette geliştirilmesini teşvik etmek ve gerçekleştirmek için lüzumu halinde milli şartlara uygun tedbirler alınacaktır.”
7. İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin 11 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
"Herkes barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkına sahiptir. Bu hak, çıkarlarını korumak amacıyla başkalarıyla birlikte sendikalar kurma ve sendikalara üye olma hakkını da içerir."
8. Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nın “Toplu Pazarlık Hakkı” kenar başlıklı 6 ncı maddesi de şöyledir:
“Âkit Taraflar, toplu pazarlık hakkının etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak amacıyla;
1- Çalışanlar ve işverenler arasındaki ortak görüşmeleri teşvik etmeyi;
2- Gerekli ve uygun olduğu durumlarda, toplu sözleşme yoluyla ücretlerin ve ... koşullarının düzenlenmesi amacıyla işverenlerin ya da işveren örgütlerinin çalışanların örgütleriyle isteğe bağlı görüşmelerini sağlayacak yolları teşvik etmeyi;
3- ... uyuşmazlıklarının çözümü için uygun uzlaştırma ve isteğe bağlı hakemlik sisteminin kurulmasını ve işletilmesini teşvik etmeyi;
taahhüt eder ve
4- Menfaat uyuşmazlığı durumunda çalışanların ve işverenlerin, daha önce yapılan toplu sözleşmelerden doğabilecek yükümlülüklere bağlı olmak koşuluyla grev hakkı dahil, toplu eylem hakkını tanır.”
9. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.