"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2021/185 E., 2022/185 K.
DAVA TARİHİ : 01.10.2012
KARAR : Davanın kısmen kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre reddedilen ve temyize konu edilen toplam miktar 5.765,93 TL olup Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 5.810,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Üniversite Hukuk Fakültesi Yönetim Kurulunun 23.03.2011 tarihli kararı ile davalı bünyesinde Yrd. Doç Dr. unvanı ile öğretim görevlisi olarak atandığını ve işe başladığını, son ücretinin 3.750,00 TL olduğunu, ücretlerinin düzenli ve zamanında ödenmemesi nedeniyle ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ve 24.03.2012 tarihi itibarıyla ... sözleşmesini feshedeceğini ....03.2012 tarihinde davalı tarafa bildirdiğini, davacının son ücretinin 2.750,00 TL yerine 3.062,00 TL olarak yatırıldığını, sözleşmede belirlenen haftalık 10 saat yerine 11 saat ders verdiğini, buna göre güz döneminden 14 saat ders ücreti alacağı bulunduğunu, sözleşmeye göre yıllık 30 gün izin hakkı olduğunu ancak karşılığının ödenmediğini, ... sözleşmesi 23.03.2012 tarihine feshedilmesine rağmen çıkışının Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) bilgi sisteminden 30.03.2012 tarihine kadar yapılmaması nedeniyle diğer Üniversite ile sözleşme yapılamamasından dolayı 6 günlük ek ders ücreti hakkı doğduğunu, 24.03.2012 olan istifa tarihinden dönem sonuna kadar haftalık 8 saat misafir öğretim üyesi olarak verdiği ders ücretlerinin ve asgari geçim indirimi alacağının en az altı aya denk gelen kısmının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ücret, fazla ders ücreti ve misafir öğretim görevlisi ders ücreti, yıllık ücretli izin, asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir .
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davada görevli mahkemenin idare mahkemeleri olduğunu, dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, davacının taleplerinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 03.09.2013 tarihli ve 2012/853 Esas, 2013/452 Karar sayılı kararıyla; davalı Üniversitenin bir vakıf üniversitesi olması nedeniyle idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 20.11.2014 tarihli ve 2014/32794 Esas, 2014/34822 Karar sayılı ilâmı ile; davacının, davalı Vakıf Üniversitesinde üstlendiği görevi, davalı Vakıf ile yaptığı bir sözleşme gereği yürüttüğünün anlaşıldığı, yapılan sözleşmelerin Vakıf Yükseköğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 23 üncü maddesine istinaden ve bu maddenin verdiği yetkiye göre yapıldığını, anılan maddeye göre davalı ile davacı arasındaki ilişkinin özel hukuk kurallarına göre belirlenen özel hukuk ilişkisi olduğu, 5521 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu’nun (5521 sayılı Kanun) 1 inci maddesi uyarınca uyuşmazlığın adli yargıda ve ... mahkemesinde çözülmesi gerektiği, işin esasına girilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 217.09.2021 tarihli ve 2015/19 Esas, 2019/291 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmına uyularak devam edilen yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 16.01.2020 tarihli ve 2019/8159 Esas, 2020/501 Karar sayılı ilâmı ile; uyuşmazlığın ... yerinin idari yargı olduğu, Mahkemece dava dilekçesinin yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile usulden reddine karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesinin hatalı olduğu, Mahkemenin 03.09.2013 tarihli ve 2012/853 Esas, 2013/452 Karar sayılı kararı Dairemizin 20.11.2014 tarihli ve 2014/32794 Esas, 2014/34822 Kayılı ilâmı ile adli yargının görevli olduğu gerekçesiyle bozulmuş ise de görev hususu kamu düzenine ilişkin olduğu ve bu durumun davacı açısından kazanılmış hak oluşturmayacağı gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 05.01.2021 tarihli ve 2020/41 Esas, 2021/3 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmına uyularak devam edilen yargılama sonunda görevli yargı yerinin idari yargı olması nedeni ile dava dilekçesinin yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
E. Üçüncü Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 20.05.2021 tarihli ve 2021/4956 Esas, 2021/9341
Karar sayılı ilâmı ile; maddi ve hukuki olgular birlikte değerlendirildiğinde, özellikle 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun (2547 sayılı Kanun) Ek 11 inci maddesine, 6745 sayılı Kanun ile 20.08.2016 tarihinde getirilen 10 uncu bentte, ... sözleşmeleri hususunda 4857 sayılı Kanun'a atıf yapılması ve taraflar arasında imzalanmış sözleşmelerde, sözleşmelere idari sözleşme niteliği verecek, kamusal yetkinin getirdiği üstünlük ve ayrıcalığın bulunmaması nedeniyle İdareye tanınan üstünlük ve otorite ölçütünün yokluğu, davacı ile davalı Üniversite arasında bağıtlanan sözleşmelerin ... ... sözleşmesi olduğunu, dolayısıyla bu ... ilişkisinin özel hukuk kurallarına göre belirlenen özel hukuk ilişkisi olduğunu gösterdiği, uyuşmazlığın adli yargı yolunda ve ... mahkemesinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
F. Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının davalı bünyesinde geçen hizmet süresinin 1 yılın altında kalması nedeniyle kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacağına yönelik taleplerin koşulları oluşmadığından reddi gerektiği, davacının çalıştığı süreye göre ücreti ödenmiş bulunduğundan ücret alacağına yönelik isteminin yerinde olmadığı, asgari geçim indirimi alacağının davacıya tamamen ödendiğinin davalı işverence yazılı belgelerle kanıtlanamaması nedeniyle davacının bu alacağa hak kazandığı, davacının ek ders ücretine de hak kazandığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının 2011-2012 güz dönemine ait 14 saat ek ders ücret alacağı talebinin yerinde olduğunun kabulünün hatalı olduğunu, davacının misafir öğretim üyesi olarak herhangi bir çalışmasının olmadığını, haftalık zorunlu ders yükünün 12 saat olduğunu, 2011-2012 güz dönemine ilişkin 14 saatlik ek ders ücret alacak iddiası yönünden YÖK tarafından bildirilen tarifenin değil de davalı Üniversite tarafından bildirilen 60,00 TL üzerinden hesaplama yapılmasının doğru olmadığını, 2011-2012 güz dönemi ek ders ücreti alacak iddiası yönünden davanın tümden reddi gerektiğini, aksi hâlde ise YÖK tarafından bildirilen tarifeye göre yapılan hesaplama doğrultusunda brüt 160,35 TL'lik hesaplamanın nete çevrilerek ve ıslah zamanaşımı def'i de dikkate alınarak hüküm altına alınması gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı ile sonucuna göre asgari geçim indirimi alacağı ve ek ders ücreti alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 2547 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi, uyuşmazlık konusu dönem bakımından 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 28.03.2007 tarihinde 5615 sayılı Kanun ile yeniden düzenlenen 32 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davacı Temyizi Yönünden
Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine,
B. Davalı Temyizi Yönünden
Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.