"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde büküm katlama operatörü olarak 2007-2010 yılları arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davacının devamsızlık yapması nedeniyle iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini, yıllık izinlerinin kullandırıldığını ve tüm alacakların ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının davalıya ait işyerinde 19.09.2007-22.11.2009 ile 04.03.2010-13.12.2013 tarihleri arasında çalıştığı, davacının birinci dönem çalışması yönünden iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispat edemediği ancak ikinci dönem çalışmasının davalı tarafından haksız ve bildirimsiz feshedildiği, tanık beyanlarına göre fazla çalışma yaptığı ve genel tatil günlerinde de çalıştığı anlaşılan davacının bu alacaklara hak kazandığı, kullanmadığı yıllık izinlerinin de olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 25/04/2018 tarihli, 2017/11473 Esas ve 2018/9708 Karar sayılı ilamı ile özetle, diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek işverence yapılan feshin haklı olduğu buna göre kıdem ve ihbar tazminatı isteminin reddi gerektiği ayrıca temyiz ekinde sunulan belgelerin (yıllık izin kaydı ile fazla çalışma, genel tatil ücreti tahakkuku olan bordroların) incelenmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, kıdem ve ihbar tazminatına yönelik bozma nedenine uyulmasına diğer bozma nedenine ise direnilmesine karar verilmiştir.
25/04/2018 tarih, 2017/11473 Esas ve 2018/9708 Karar sayılı bozma ilamına Mahkemece kısmen direnilmesi üzerine karar davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle 5521 sayılı Kanun'a 6352 sayılı Kanun'un 40. maddesi ile eklenen Ek 2. maddesi gereğince Dairece yapılan incelemede karar usul ve kanuna uygun görülerek dosya temyiz incelemesi için Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2019 (22)9-637 Esas 2021/1387 Karar ve 11.11.2021 tarihli ilamı ile özetle, davanın en başından beri var olduğu hâlde yargılama aşamasında ileri sürmeyen davalının, kararın temyizi aşamasında yeni deliller dosyaya sunarak bu deliller doğrultusunda değerlendirme yapılmasını talep etmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle direnme kararı yerinde bulunmuş ve hüküm altına alınan alacak miktarlarına ilişkin temyiz incelemesi için dosya Dairemize gönderilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.11.2021 tarihli kararıyla, dava dosyasının Dairemize gönderilmesi üzerine, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 21/03/2022 gününde oybirliği ile karar verildi.