"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili, davacı asılın 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (6111 sayılı Kanun) gereği davalı ... Bakanlığına bağlı kuruma nakledildiğini, buna göre ... 3 nolu Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonunda ambulans şoförü olarak çalıştığını, davalı Bakanlığa ait işyerinde yürürlükte olan toplu ... sözleşmelerinin tarafı olan ... Sağlık İşçileri Sendikasına üye olduğu hâlde söz konusu toplu ... sözleşmelerinden kaynaklanan alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek ücret farkı, ikramiye ve ilave tediye, hizmet zammı, sosyal yardım, yol parası, yemek yardımı ve meslek tazminatı ( şoförlük tazminatı) ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti
Davalı Bakanlık vekili, davacının dava dışı Belediyede görev yaparken 6111 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca yerel yönetimlerdeki norm kadro fazlası işçilerin diğer kamu kurum ve kuruluşlarına aktarılması çerçevesinde Sağlık Bakanlığına nakledildiğini, işçinin ödenmeyen bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemenin İlk Kararının Özeti
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda davacının davalı Bakanlığa bağlı işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmelerinden ... Sağlık İşçileri Sendikasına üye olduğu 05.12.2011 tarihinden itibaren yararlanması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süreci
Kararın; süresi içinde davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay(Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 08.07.2020 tarihli ve 2017/35311 Esas, 2020/9019 Karar sayılı kararı ile davacının devirden önce çalıştığı Belediye işyerinde devir tarihinde yürürlükte bulunan bir toplu ... sözleşmesi olup olmadığının var ise davacının bu toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanma hakkı bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği, yararlanma hakkı var ise davacının davalı Bakanlığa devrinden sonra düzenlenen 01.01.2013 yürürlük başlangıç tarihli toplu ... sözleşmesine kadar dava dışı Belediye tarafından bağıtlanan toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanması gerekeceği, davacının devirden önce yararlanma hakkına sahip olduğu bir toplu ... sözleşmesi yok ise dosya içerisinde bulunan sendika üyelik belgesinin doğru olduğunun tespiti durumunda, üyeliğinin davalı işverene bildirildiği 05.12.2011 tarihinden itibaren davalı işyerinde bağıtlanan toplu ... sözleşmelerinden yararlanmasına engel bulunmadığı; ancak bu takdirde davacının 27.10.2011 tarihinde davalı işyerine devredildiğinin, 01.01.2011-31.12.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesinin 17 nci maddesinin (A), (B) ve (C) bentlerinin ise devir tarihinden önce işyerinde çalışan işçilere ilişkin iyileştirme ve ücret zamlarına ilişkin olduğunun dolayısıyla, davacıya toplu ... sözleşmesi hükümlerinin ücret zammına ilişkin düzenlemelerinin en erken 2012 yılından itibaren bir başka anlatımla toplu ... sözleşmesinin 17 nci maddesinin (D) bendinden itibaren uygulanabileceğinin gözetilmesi gerektiği, davacının 24.07.2014-27.09.2014 tarihleri arasında davalı Bakanlığın bağıtladığı toplu ... sözleşmesinden yararlanma hakkı bulunup bulunmadığının ayrıca tespit edilmemesinin ve davalı ... Bakanlığının harçtan muaf olduğunun dikkate alınmamasının hatalı olduğu gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda Kurtpınarı (devredilen ...) Belediyesinin 01.04.2021 tarihli cevabi yazısında "...'ın Kurtpınarı Belediyesinde yararlanma hakkına sahip olduğu bir toplu ... sözleşmesinin bulunmadığı"nın bildirildiği, davacının davalı işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmelerinden 01.01.2012 tarihinden itibaren yararlanabileceği, davacının 24.07.2014-27.09.2014 tarihleri arasında sendika üyesi olmadığı dönemde dayanışma aidatı ödediği, buna göre belirtilen dönem için de toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanma hakkının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe
1.Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca imkân bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin bozma kararında açıkça davacının devirden önce yararlanma hakkına sahip olduğu bir toplu ... sözleşmesi yok ise üyeliğinin davalı işverene bildirildiği 05.12.2011 tarihinden itibaren davalı işyerinde bağıtlanan toplu ... sözleşmelerinden yararlanmasına engel bulunmadığı; ancak bu takdirde davacının 27.10.2011 tarihinde davalı işyerine devredildiğinin, 01.01.2011-31.12.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesinin 17 nci maddesinin (A), (B) ve (C) bentlerinin devir tarihinden önce işyerinde çalışan işçilere ilişkin iyileştirme ve ücret zamlarına ilişkin olduğunun ve dolayısıyla davacıya bu toplu ... sözleşmesi hükümlerinin ücret zammına ilişkin düzenlemelerinin en erken 2012 yılından itibaren bir başka anlatımla toplu ... sözleşmesinin 17 nci maddesinin (D) bendinden itibaren uygulanabileceğinin gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Oysa Mahkemece bozma sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bozmanın bu bendi gözetilmeden işçinin ücretine öncelikle toplu ... sözleşmesinin 17 inci maddesinin (A) bendi kapsamında iyileştirme yapıldığı, bundan sonra 2012 yılına ait ücret zamlarının uygulandığı görülmektedir.
Şu hâlde yapılması gereken; ilk bozma kararında da belirtildiği üzere 31.12.2011 tarihli işçi ücretine, 01.01.2011-31.12.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesinin 17 nci maddesinin (A) bendinde düzenlenen iyileştirme yapılmadan 2012 yılına ait ücret zamlarının uygulanması olmalıdır. Mahkemece bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 12.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
TH