"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 50. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 34. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hüküm altına alınan ve davalı tarafça temyize konu edilen miktar 64.655,13 TL olup bu miktarın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin davalı Şirketin ... Hastanesi ve ... Merkez işyerlerinde 18.11.2009-27.01.2017 tarihleri arasında kurumsal fatura sorumlusu, merkez kurumsal faturalama müdür yardımcısı, hasta hizmetleri gelişim müdür yardımcısı, uluslararası pazarlama ve operasyon grup müdürü ve son olarak merkez kurumsal faturalama grup müdürü olarak çalıştığını, aylık ücretinin 8.004,00 TL olduğunu, ... sözleşmesinin haksız bir şekilde feshedildiğini ... sürerek manevi tazminat, prim, fazla çalışma ücreti, ... ... ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, araç yakıt desteği, banka promosyon alacağı ile asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının sürekli olarak yaptığı işten şikâyet ettiğini, yöneticileri ile problemler yaşadığını, müvekkili tarafından iki defa savunmasının istendiğini, bu savunmalar sonucunda ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"... davacının, 18/11/2009-27/01/2017 tarihleri arasında davalı ... yerinde çalıştığı, işten ayrılmadan önceki ücretinin brüt 8.004,00 TL olduğu, hisse satışları nedeni ile emsal çalışanlara 1-2 katlarında prim ödenmesi dikkate alındığında davacının hisse satışları nedeni ile nisan 2004 dönemindeki ücreti dikkate alınarak 7.200,00 TL prim alacağına hak kazandığı, bunun dışında prim alacağının bulunduğunun kanıtlanamadığı, dinlenen tanık beyanlarına göre davacının haftalık 10,5 saat düzeyinde fazla çalışmasının bulunduğu, 02/09/2015-27/01/2017 dönemi dışında dini bayramlarda iki gün ile diğer resmi tatil günlerinde ve ayda iki hafta tatili gününde çalıştığı, mayıs-aralık 2016 dönemi ile ocak 2017 dönemine ilişkin 224,27 TL asgari geçim indirimi fark alacağının bulunduğu, dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık dönem dışında kalan ücret alacaklarının zamanaşımına uğradığı, davanın belirsiz alacak davası olması dikkate alındığında bedel arttırım dilekçesine karşı zamanşaımı itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılarak mahkememizce dosya kapsamına uygun kabul edilerek itibar edilen bilirkişi raporu uyarınca davanın kısmen kabulüne; fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili ücret alacağından yerleşik Yargıtay kararları uyarınca 1/3 oranında hakkaniyet indirimi yapılmasına karar verilmiştir.
Davacıya ocak 2017 ayı ücret bordrosunda yıllık izin ücreti tahakkuku yapıldığı ve davalı şirket aleyhine açılan işe iade davası bulunduğu, bu durumda yıllık izin ücreti talebinde bulunamayacağı, araç yakıt desteği ve nema alacağının bulunduğunun kanıtlanamadığı, davacıya sürekli ve sistematik bir şekilde psikolojik baskı yapıldığının ve kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunun kanıtlanamadığı kanaatine varılarak manevi tazminat, yıllık izin, araç yakıt desteği ve nema alacağı taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olması sebebiyle hükmedilen alacaklara dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, fazla çalışmaya uygulanan indirimin fahiş olduğunu, davacının prim alacağı talebinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının araç yakıt desteğine ve nema alacağına hak kazandığını, bankaların verdiği promosyon ödemesinin iadesi talebinin reddinin hatalı olduğunu, manevi tazminatın koşullarının oluştuğunu ve reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; kararda Anayasa'nın ve 6100 sayılı Kanun'un aradığı anlamda gerekçe oluşturulmamış olduğunu, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, davacının üst düzey yönetici olduğunu ve fazla çalışmaya hak kazanamayacağını, bilirkişi raporunda ara dinlemelerin 1,5 saat olduğu belirtilmesine rağmen, haftanın 3 günü 08.00-17.00 saatleri arası çalıştığı süre hesabında ara dinlenmesinin 1 saat olarak düşüldüğünü, davacının prim alacağının bulunmadığını, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil ücreti alacağının da bulunmadığını, ıslaha karşı zamanaşımı def'inin değerlendirilmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen tanık beyanları doğrultusunda; davacının çalıştığı dönemde bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde fazla çalışma yaptığı, ancak karşılığının ödendiğinin davalı işverence ispatlanamadığı, yine ... ... ve genel tatil ücreti alacağı ile hafta tatili ücreti alacağı yönünden işyerinde ilgili günlerde çalışma yapıldığının tanık beyanlarıyla ispatlandığı, davanın belirsiz alacak davası olduğu, fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarının dava tarihi itibarıyla zamanaşımına uğramadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun açık, yeterli, denetime elverişli, yerleşik yargısal kararlara uygun olduğu ve doğru hesaplamalar içerdiği, davalının düzenli şekilde yaptığı anlaşılan prim ödemelerini tam olarak ödediğini ispatlayamadığı, fazla çalışma, ... ... ve genel tatil ile hafta tatili ücreti alacaklarından 1/3 oranında yapılan indiriminin makul olduğu, tanık anlatımlarının içerikleri değerlendirildiğinde davacı tarafa yönelik sistematik bir psikolojik taciz uygulandığının ispat edildiğinden bahsetmenin mümkün olmadığı, davacının araç yakıt desteği ve banka promosyon alacaklarını ispatlayamadığı gerekçe gösterilerek davacı ve davalının istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ... sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının manevi tazminat, nema, banka promosyon ve araç yakıt desteği alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, fazla çalışma alacağından yapılan indirimin dosya kapsamına uygun olup olmadığı ve dava konusu alacaklara hangi tarihten itibaren faiz yürütüleceğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 107 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Ücret alacağı bakımından faize hak kazanmak için kural olarak işveren temerrüde düşürülmelidir. Ancak bireysel ya da toplu ... sözleşmesinde açıkça bir ödeme günü kararlaştırılmış ise belirlenen ödeme tarihi sonrasında faiz işlemeye başlar. İşverenin dava tarihinden önce temerrüde düşürülmesi durumunda, istekle bağlı olarak temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmelidir. Bunun dışında dava veya ıslah tarihlerinden itibaren talep edilen miktarlarla sınırlı olarak faize karar verilmelidir.
3. Diğer taraftan alacağın belirsiz alacak davası yolu ile talep edilmesi durumunda faiz başlangıç tarihlerinin belirlenmesinde, dava tarihi ve miktar artırım tarihi şeklinde ayrım yapılmamalı, anılan alacaklarda hüküm altına alınacak tüm miktara dava tarihinden itibaren faiz işletilmelidir.
4. Somut olayda, davacının dava konusu prim, hafta tatili, ... ... ve genel tatil ile fazla çalışma alacakları bakımından davasını belirsiz alacak davası türünde açmış olmasına rağmen söz konusu alacakların tamamına dava tarihinden itibaren faize hükmetmek gerektiği hâlde bir bölümüne dava tarihinden itibaren faiz hükmedilmiştir. Belirsiz alacak olarak talep edilen alacaklarda dava açıldıktan sonra yargılama esnasında artırılan alacak miktarları bakımından zamanaşımı süreleri işlemeyeceği gibi artırılan miktar bakımından faize hükmedilirken de kısmi davadan farklı olarak tüm alacağa dava tarihinden itibaren faiz işletilebileceği gözetilmeksizin karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
B. Davacı Temyizi Yönünden
1. Davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı tarafın temyiz itirazının faiz yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin; (a), (b), (c) ve (d) alt bentlerinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine;
"a) Prim alacağı olarak ... 7.200,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
b) Fazla çalışma ücreti alacağı olarak ... 65.449,93 TL üzerinden takdiren 1/3 indirim uygulanmasına, kalan 43.633,28 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
c) Genel tatil ücreti alacağı olarak ... 4.219,30 TL üzerinden takdiren 1/3 indirim uygulanmasına, kalan 2.812,86 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
d) Hafta tatili ücreti alacağı olarak ... 16.177,09 TL üzerinden takdiren 1/3 indirim uygulanmasına, kalan 10.784,72 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,"
bentlerinin yazılması suretiyle kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.