Logo

9. Hukuk Dairesi2023/10501 E. 2023/10174 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşçinin işe iade davasının kabulünün ardından işe başlatılmaması nedeniyle talep ettiği boşta geçen süre ücreti, işe başlatmama tazminatı ve diğer haklarının miktarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme gerekçesinde davacının boşta geçen süre ücretinin hesaplanmasına ilişkin belirtilen yöntem ile hüküm fıkrasında belirtilen miktar arasında çelişki bulunduğu ve bu durumun yargılamanın açıklık ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2021/373 E., 2023/104 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ikinci kez Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 03.11.2010-20.12.2011 tarihleri arasında likit operatörü olarak çalıştığını ve işten çıkarıldığını, işten çıkarıldığı tarih itibarıyla son ücretinin net 2.000,00 ... Doları (USD) olduğunu, ... 12. ... Mahkemesinin 2012/6 Esas sayılı dosyasına kayıtlı işe iade davasının kabulüne karar verildiğini ve söz konusu kararın kesinleştiğini, 29.08.2013 tarihinde ... 57. Noterliğinin 16655 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle davacının işe başlatılması için başvuruda bulunduğunu, ihtarnamenin 02.09.2013 tarihinde davalı işverene tebliğ edilmesine rağmen müvekkilinin işe başlatılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve diğer hakların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ...'daki işyerlerinde likit operatörü olarak çalıştığını, son ücretinin aylık net 900,00 USD olduğunu, ... 3. ... Mahkemesinin 2012/251 Esas ve 2013/723 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda da ücretin net 900,00 USD olduğunun sabit hâle geldiğini; ayrıca davacının diğer iddialarının da gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 15.....2016 tarihli ve 2014/10 Esas, 2016/336 Karar sayılı kararı ile; davacının davalıya ait işyerinde 03.11.2010-20.12.2011 tarihleri arasında çalıştığı, ... sözleşmesinin 20.12.2011 tarihinde işverence feshedildiği, ... 12. ... Mahkemesinin 2012/6 Esas sayına kayıtlı işe iade davasında yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne, davacının işe başlatılmaması hâlinde ödenmesi gereken tazminatının 4 aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesine karar verildiği, söz konusu kararın kesinleşmesi üzerine davacının ... 57. Noterliğinin 29.08.2013 tarihli ihtarı ile işe başlatılmak üzere başvuruda bulunduğu, ihtarnamenin davalıya 02.09.2013 tarihinde tebliğ edildiği, davacının işe başlatılmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 04.11.2020 tarihli ve 2016/30346 Esas, 2020/14722 Karar sayılı kararıyla; davacının boşta geçen süre ücretinin aylık brüt ücreti yerine net ücreti üzerinden hesap edilmesinin hatalı olduğu, davacının işçilik alacaklarının tahsiline yönelik olarak açmış olduğu ... 3. ... Mahkemesinin 2015/458 Esas, 2015/627 Karar sayılı dava dosyasında davacının aylık net 900,00 USD aldığı kabul edilerek işçilik alacaklarının tahsiline karar verildiği, bu kararın 29.03.2016 tarihinde onandığı, davacının kesinleşen dosyasına uygun olarak aylık net ücretinin 900,00 USD olduğunun kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 25.03.2021 tarihli ve 2021/30 Esas, 2021/98 Karar sayılı kararıyla; bozma ilâmı doğrultusunda, bozma öncesinde kapsama alınan bilirkişi raporunun birinci seçeneğinde davacının 900,00 USD ücret aldığı kabul edilerek yapılan hesaplamaya itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 28.09.2021 tarihli ve 2021/6613 Esas, 2021/13138 Karar sayılı kararıyla; boşta geçen süre ücreti ve fark kıdem tazminatı talepleri yönünden, davacının kesinleşen dosyasına uygun olarak aylık ücretin net 900,00 USD olduğu kabulü ile bu ücretin brüt miktarı üzerinden hesaplama yapılması gerekirken uyulmasına karar verilen bozma ilâmı ile davalı taraf yararına doğan usuli kazanılmış hak dikkate alınmaksızın net 900,00 USD ücret dışında davacıya 200,00 USD ek menfaat sağlandığı kabulü ile net 1.100,00 USD üzerinden yapılan hesaplamaya itibarla karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Maddi Hatanın Düzeltilmesi Talebi Üzerine Verilen Üçüncü Bozma Kararı

1. Dairemizin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından kararın maddi hataya dayandığı gerekçesiyle ortadan kaldırılması isteğinde bulunulmuştur.

2. Dairemizin 12.01.2022 tarihli ve 2021/12821 Esas, 2022/144 Karar sayılı kararıyla; ilk bozma kararından önce verilen Mahkeme kararında ve davacının daha önce açtığı ve Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleşen dosyasında aylık 200,00 USD yemek ve barınma yardımı yapıldığı kabul edilerek hüküm kurulduğu, bu hususun davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğunun Dairece gözden kaçırıldığı gerekçesiyle Dairenin 28.09.2021 tarihli ve 2021/6613 Esas, 2021/13138 karar sayılı bozma kararının maddi hataya dayanması sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verilerek davacı taraf yararına doğan usuli kazanılmış hak dikkate alınmaksızın net ücret üzerinden yapılan hesaplamaya itibarla karar verilmesinin hatalı olduğu; buna göre davacının net 900,00 USD ücreti brüte çevrilerek, belirlenen brüt ücrete 200,00 USD sosyal yardım eklenerek tespit edilecek miktar üzerinden boşta geçen süre ücreti ve diğer haklarının hesaplanıp hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle Mahkemenin 25.03.2021 tarihli kararının bozulmasına karar verilmiştir.

E. Mahkemece Üçüncü Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Dairemizin 12.01.2022 tarihli bozma ilâmı doğrultusunda ve usuli kazanılmış hak ilkesi de dikkate alınmak suretiyle davacının ücretinin net 900,00 USD olduğu kabulü ile bu miktarın brütleştirilmesi ve ardından 200,00 USD tutarında sosyal yardım eklenmek suretiyle davacının boşta geçen süre ücreti ve diğer haklarının hüküm altına alındığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe

1. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 298 inci maddesinin ikinci fıkrası.

2. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.

2. Değerlendirme

1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Kanun'un 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması, tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi esastır. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın, kısa karara uygun olması gerekmektedir. Aksi hâlde, yargılamanın açıklığı ilkesi, dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına ... sarsılmış olacaktır. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı kararında da kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni sayılacağı içtihat edilmiştir.

2. Mahkemece, "...Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 04.11.2020 tarihli bozma ilamı ve 12.01.2022 tarihli bozma ilamı doğrultusunda, usuli kazanılmış hak ilkesi de dikkate alınmak suretiyle, davacının ücretinin net 900,00.-USD ücret brütleştirilerek ve ardından ek 200,00.-USD tutarında sosyal yardım ilavesi söz konusu tutarların brüt karşılığı da belirtilmek suretiyle boşta geçe süre ücreti aşağıdaki şekilde hesaplanmıştır. Boşta geçen süre ücreti fesih tarihini izleyen 4 aylık dönemdeki ücrete göre, işe başlatmama tazminatı ise işe başlatılmamış sayıldığı tarihteki ve asgari ücret artış oranına göre tespit edilen ücret üzerinden hesaplanmalıdır. Davacı işçinin boşta geçen süre ücreti ve diğer haklar toplamının 8.355,81-TL olduğu sabittir. Hesaplanan boşta geçen süre ücreti ve diğer haklar toplamının USD karşılığının ise, net USD karşılığının ise 1.100,00 x 4 ay = 4.400,00-USD, brüt karşılığının ise (9.560,44-TL + 1.520,96-TL) = 11.081,40-TL / 1,9012 = 5.828,63-USD olduğu tesbit edilmiştir. ... " şeklinde gerekçeye yer verilmesine rağmen hüküm fıkrasında brüt 6.154,64 USD boşta geçen süre ücretinin hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Zira Mahkeme gerekçesinde bahsi geçen hesaplama yöntemi bozma sonrası kapsama alınan 20.12.2022 havale tarihli bilirkişi raporundaki kabule uygun iken; hüküm altına alınan miktarın 23.....2022 havale tarihli bilirkişi raporundaki kabule göre tespit edildiği anlaşılmaktadır. Mahkeme kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulması başlı başına bozma sebebi olduğundan Mahkeme kararının bozulması gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Mahkeme kararının usulden BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davalı tarafa iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

03.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.