Logo

9. Hukuk Dairesi2023/10529 E. 2023/10172 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, iş sözleşmesinin feshedilmesi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının terör örgütü ile iltisaklı olduğu gerekçesiyle kamu görevinden çıkarılmasına dayanılarak yapılan feshin haklı nedene dayandığı ve davacının mahkumiyet kararının kesinleşmesinden sonra davalı kurumun fesih hakkını kullandığı gözetilerek, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2023/50 E., 2023/229 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

İlk Derece Mahkemesi tarafından kabul edilen ve davalı tarafça temyize konu edilen miktar 5.271,83 TL olup bu miktarın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 341 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince, karar tarihi itibarıyla İlk Derece Mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 17.830,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 20.03.1992 tarihinden ... sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği 09.02.2017 tarihine kadar davalı ... bünyesinde şoför olarak çalıştığını, müvekkilinin işyerinde fazla çalışma yaptığını, çalıştığı dönem boyunca yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, ödenmeyen işçilik alacakları bulunduğunu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, asgari geçim indirim alacağı, yemek parası, yol parası, çocuk parası, eğitim yardımı, sendikal tazminat alacağı, ... arama izni ücreti alacağı, toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının dilekçesinde yer verdiği taleplerin yerinde ve hukuka uygun olmadığını, davacının müvekkili Kurum bünyesinde kadrolu işçi olarak çalışmakta iken terör örgütü ile irtibatı ve iltisakının olduğunun tespit edildiğini, davacının 14.07.2017 tarihli ve 30124 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 692 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirlerin Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (692 sayılı KHK) ile kamu görevinden ihraç edildiğini, bu sebeple görevli yargı yolunun idari yargı olduğunu, davacının talep konusu alacaklara hak kazanamadığını, davacının tüm yıllık izinlerini kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 04.08.2021 tarihli ve 2020/46 Esas, 2021/353 Karar sayılı kararıyla; davacının 20.02.1992-09.02.2017 tarihleri arasında davalı ... Başkanlığının farklı birimlerinde işçi olarak çalıştığı, davacının ... sözleşmesinin 692 sayılı KHK kapsamında feshedilerek davacının ihracına karar verildiği, yapılan araştırmalar sonucunda; davacı hakkında 05.01.2010 tarihinde suçu ve suçluyu övmek suçundan dolayı, 26.11.2012 tarihinde ise silahlı terör örgütüne üye olma suçu nedeniyle mahkumiyet kararları verildiği; ancak davacının işlediği suçların tarihleri dikkate alındığında fesih tarihi itibarıyla 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 26 ncı maddesinde öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, feshin şüphe feshi mahiyetinde olup haklı nedene dayanmadığından davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının ödenmeyen yıllık izin ücreti alacağının da bulunduğu; ancak fazla çalışma ile hafta tatili ücreti alacaklarına hak kazanıldığının davacı tarafça ispatlanmadığı; yol, yemek, eğitim yardımı, asgari geçim indirimi alacağı ve çocuk yardımı alacaklarının davalı tarafça ödendiğinin ispatlandığı; sendikal tazminat ve toplu ... sözleşmesinden kaynaklı alacak taleplerinden ise feragat edildiği gerekçesi ile bir kısım alacakların kabulüne bir kısım alacakların reddine dair davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 14.04.2022 tarihli ve 2021/1910 Esas, 2022/765 Karar sayılı kararıyla; dosya kapsamında toplanan delillerin, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, bilirkişi raporunun dosya kapsamı ve sunulan deliller ile uyumlu içerikte olmasına, yerel Mahkemenin objektif, mantıksal ve hayatın olağan akışına uygun dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 03.11.2022 tarihli ve 2022/9479 Esas, 2022/14320 Karar sayılı kararıyla; davacının 692 sayılı KHK'nın ekinde yer alan liste ile kamu görevinden ihraç edildiği, davacı tarafça işlemin iptali amacıyla Olağanüstü Hal İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine karar verildiği, dosya kapsamından davacı hakkında suçu ve suçluyu övmek suçunu işlediği gerekçesiyle ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/47 Esas, 2010/101 Karar sayılı ilâmı ile mahkumiyet kararı verildiği, bu kararın temyiz edilmeden kesinleştiği; ayrıca davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan da mahkum edildiğinin Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 2017/2181 Esas, 2018/127 Karar sayılı ilâmı ile sabit olduğu; davalı Kurumun mahkumiyet kararını öğrendiği tarih itibarıyla ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiği, bu hâlde ceza yargılamasındaki süreç dikkate alındığında fesih hakkının hak düşürücü süre içinde kullanıldığının kabulü gerektiği, davacının işlediği suçların niteliği ve davalının kamu kurumu olması dikkate alındığında feshin haklı bir sebebe dayandığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda işveren feshinin haklı nedene dayandığı gerekçesi ile davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebi de reddedilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; müvekkilinin ... sözleşmesinin 09.02.2017 tarihinde sona erdiğini, davacı hakkındaki mahkumiyet kararının ise 24.01.2018 tarihinde kesinleştiğini, fesih sırasında henüz kesinleşen bir mahkumiyet kararı bulunmadığından masumiyet karinesinin açıkça ihlal edildiğini, müvekkili hakkında açılan ceza davasının sonucu beklenmeden ve müvekkilinin görev yapmasındaki sakıncaların neler olduğu açıklanmadan ... sözleşmesinin sona erdirildiğini, davalı Belediyenin 2010 yılındaki ceza dava dosyasından 2017 yılında haberdar olduğunun kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca davalı Belediyenin ne cevap ne de istinaf aşamasında fesih sebebi olarak ceza davalarını belirtmemesine rağmen fesih sebebi olarak buna dayanılmasının ve fesih hakkının süresinde kullanıldığının kabulünün hatalı olduğunu, en azından feshin geçerli nedene dayandığı kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının hüküm altına alınması gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 692 sayılı KHK, 4857 sayılı Kanun'un 25 ve 26 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

B. Davacı Temyizi Yönünden

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.